Aşiretlerin isyanı
Suriye’nin kuzeyinde Arap aşiretleri için bardağı taşıran son damla, Deyrizor’daki askeri kanat komutanı Ahmet’in tutuklanması oldu. Aşiretler ayaklandı ve güçlü silahları olmadığı halde kazmayı küreği kapan YPG ve ABD’ye savaş açtı. İlk olarak da petrol kuyularını ateşe verdiler. ABD, olayları yatıştırmaya çalışsa da bugüne kadar başarılı olamadı. PKK/YPG’nin elinde ABD’nin verdiği güçlü silahlar olduğu halde aşiretlerde sadece hafif piyade tüfekleri var.
ABD, terör örgütü YPG’nin çok az militanı olmasına karşı onları
eğitip silahlandırarak bölgede kendi piyonu olarak kullanıyor. Silahlı
çatışmalara onları sürerek kendi askerlerinin ölmesini önlüyor. Suriye’nin
kuzeyinde güya DEAŞ’a karşı teşkilatlandırdığı SGD güçlerinin yüzde yetmişi
Arap gençlerinden, yüzde otuzu YPG/PKK militanlarından oluşuyor. Ancak yönetim
YPG’de…
ABD, Suriye’nin kuzeyinde yaşayan insanları silah zoruyla
sindirerek demografik yapıyı bozmaya kalktı ama olmadı. Çünkü Arap, Türkmen ve
Kürt aşiretleri asırlardır orada, kendi topraklarında yaşıyor; ekip biçiyor,
toprağı işliyor. Fırat’ın suları ile hayat bulan bölgedeki topraklar da
Suriye’nin en bereketli alanları…
***
Bölgeyi karıştıran kişi, Biden’ın başkan seçildikten sonra Orta
Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü olarak atadığı Brett H. McGurk. Yakın zaman
önce Kuzey Irak’ta PKK militanlarını taşıyan bir helikopter düşmüş, PKK’nın üst
düzey yöneticileri cehennemi boylamıştı. Talabani ile işbirliği yaparak
PKK/YPG’yi hava gücüne kavuşturan kişi de işte bu McGurk çıktı.
O yüzden Türkiye, bu karanlık karakteri acilen bölgeden
uzaklaştırmalı. Yahut PKK militanlarının başına gelen İHA operasyonlarından
biri McGurk’a da dokunmalı. Trump döneminde Türkiye ciddi bir baskı yaparak
McGurk’un görevden alınmasını sağlamıştı. Trump seçimi kaybedip Biden kazanınca
ilk imzaladığı genelge, Orta Doğu’ya Afrika’yı da ekleyerek McGurk’u yeniden
bölgeye ataması olmuştu.
Kuzey Suriye’de çıkarılan petrolden YPG/SGD ciddi bir gelir
elde ediliyor. McGurk, bu paranın YPG kasasına akmasını sağlıyor. Bölge halkı
kendi toprağındaki bu gelirden faydalanamıyor. Aşiret şeyhlerine petrol
gelirlerinden küçük bir pay veriliyor ama bu miktar da onları tatmin etmiyor.
ABD’ye hizmet veren PYD militanlarına verilen aylık üç yüz dolar da artık
onları tatmin etmiyor.
***
Suriye’nin kuzeyinde YPG Arap aşiretlerinin mallarını
ellerinden alıyor. Küçük yaştaki evlatları zoraki asker yazılarak ailelerden
koparılıyor. Kurdukları polis teşkilatınca bölgede yaşayanlara zulüm üstüne
zulüm yapılıyor. Şu anada kadar her türlü vahşet uygulanarak aileler
sindirilmeye çalışıldı ama artık isyan zamanı.
Türkiye, YPG/PYD’yi terörist bir yapı olarak görüyor, ABD
ise stratejik ortak olarak kabul ediyor. Türkiye ile ABD arasında çok önemli
problemler var ancak bunların en başında YPG/PYD meselesi geliyor. ABD, bunda
ısrar etmeye devam ederse, Afganistan’dan kaçarak çıkması gibi bir gün Suriye’nin
kuzeyinden de askerlerini kaçırarak çıkma zamanı gelebilir.
YPG, daha önce de Rakka’daki aşiret reisi Huveydi’yi tuzağa
düşürüp şehit etmişti. Türkiye, zaman zaman aşiret reislerini Türkiye’de
toplayarak teşkilatlandırmaya ve kendi topraklarını savunmaya teşvik ediyor.
ABD, bölgede tansiyonu düşürmeye çalışsa da işe yaramıyor. Çünkü bölgenin yüzde
65 - 70’i Sünni Arap, yüzde 15-17 Nuseyri Arap, yüzde 8-10 Türkmen, yüzde 3-5
civarında Kürtler ile az miktardaki Asuri, Keldani ve Süryani ve Ermenilerden oluşuyor.