Asıl Yeni Türkiye
Türkiye, 1876'dan beri, halkın iradesi ile en önemli anayasa değişikliğini yaptı. Bu değişikliğin ilk uygulanan maddesi de partili cumhurbaşkanlığı oldu. Recep Tayyip Erdoğan, 2 Mayıs'ta kurucusu olduğu Ak Parti'ye üye oldu. 21 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü kongre ile de yeniden partisinin başına geçecek.
Ak Parti, ülkemizdeki siyasi organizasyonlar içinde kendi iç muhasebesini en iyi yapan teşkilatlardan biri. Seçmenin Ak Parti ve MHP'nin getirdiği anayasa değişliğini kıl payı kabul etmiş olmasının nedenlerini sağlıklı bir şekilde araştırarak ortaya koyabiliyor. Daha açık bir ifade ile seçmenin uyarısını anlayabiliyor.
Kısaca özetlersek, 16 Nisan'da seçmen şunu söyledi: "Ey beni ve ülkemi yönetenler, getirdiğiniz anayasa değişikliğini kabul ediyorum. Ama bunun benim sıkıntılarımı çözmesini de istiyorum. Benim derdim, siyasi değil, ekonomiktir. 15 Temmuz'dan beri yaşadığımız ekonomik sıkıntıları geride bırakmak, ulaştığım ekonomik seviyeyi devam ettirmek istiyorum.
***
Bu ülkede en büyük imar hareketi Kanuni Sultan Süleyman döneminde yapılmıştır. Osmanlı Devleti'nin en zengin olduğu dönem de o dönemdir. Kanuni, bunu 46 yıllık saltanatında at sırtında geçirdiği 11 yıllık icraatına borçludur. Ülke toprakları üç katına çıkmış, Türk insanı zenginleşmiş, ülkenin dört bir yanına inanılmaz yatırımlar yapılmıştır. Zekat verilecek insan bulunamaz hale gelmiştir.
Vatandaş referandumda diyor ki: Şimdi siz de dünyanın dört bir yanına dağılın, ticaretle, inşaatla, icraatla beni ve ülkemi zenginleştirin. Ak Parti, seçmenin mesajını doğru aldığı için oylarını gittikçe artırarak tek başına iktidarını sürdürüyor. 2002 yılında aldığı yüzde 35 oyu 17 yılda yüzde 50'lere çıkarmasının sebebi seçmeni doğru anlamasındadır.
Ak Parti'nin iktidarda olduğu dönemde Türkiye'de kişi başına milli gelir artmıştır. Erdoğan, 15 yıl önce başbakan olduğunda 100 maddeden oluşan bir icraat programı açıklamış ve bunu hızlı bir şekilde hayata geçirmişti. 21 Mayıs'ta Ak Parti'nin başına geçmesi ile birlikte benzer bir uygulama ile yeni bir seferberlik programı başlatacaktır.
***
Türkiye'nin kalkınmasının yolu çok çalışmasından geçiyor. Dikkatinizi çekmiştir. Erdoğan, her gün ekranlarda ve her konuşması ile gündemi belirliyor. Hedefler koyuyor ve yönlendiriyor. Bir yurt içinde, bir yurt dışında. Bugün Çin'de, üç gün sonra ABD'deu2026 Çevresindeki herkes onun gayretine, enerjisine, heyecanına yetişmek için koşturuyor. Böyle bir çalışma ile milli gelirin Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023'te iki katına çıkması hayal değil.
Seçimlere biraz ara verip çalışmaya odaklanmamız lazım. Hatırlayın, 30 Mart 2014'te sandık başına gidip belediye başkanlarını seçtik. Aynı yıl Cumhurbaşkanlığı seçimi için seferber olduk. Aradan bir yıl geçmeden 7 Haziran 2015'te genel seçimleri yaptık. Sonuç alamayınca 1 Kasım'da bir daha sandık başına gittik. Ardından dengelerimizi alt üst eden 15 Temmuz darbe girişimi ve Nisan 2017'de referandum.
Ak Parti'de büyük bir şatafatla görevi devralan Ahmet Davutoğlu, teorideki düşüncelerini uygulamaya geçiremeyince adı konulmamış bir iktidar değişikliği yaşandı. O günden beri de ülkeyi fiilen Erdoğan yönetiyor. 16 Nisan'da artık bu durum anayasa değişikliği ile hukuki hale geldi. 21 Mayıs'tan itibaren hızlı bir icraat dönemi başlıyor. Yeni Türkiye asıl şimdi ortaya çıkacak.