Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
23 Mart 2023

Asıl mesele

Pes doğrusu!… Bir yandan Rusya, bir yandan ABD, bir yandan Avrupalı koalisyon güçleri, bir yandan da PKK/PYD ülkesini işgal etmiş, adam; “Türkiye topraklarımızdan çıkmazsa, Erdoğan ile görüşmem” diyor hala. Ya hu Adana Mutabakatıyla sınırlarımızı korumak ve PKK/YPG’nin devlet kurmasını engellemek için, Suriye’de bulunduğumuzu bugün sağır sultan bile biliyor. Belli ki birileri Esed’e, ya gaz vermiş ya da seçimleri Erdoğan’ın kaybedeceğini zannetmekte. Aslında Çin’in ABD’ye karşı Suriye rejiminin yanında durması, Esed’e bir ÖZ GÜVEN aşıladığı muhakkak. Geçen Aralık ayında bizim muhalefet liderinin, Esed’e yazdığı söylenen mektupta; “İktidarımızda Suriye yönetiminin tazminat dâhil bütün talepleri karşılanacak. Suriye topraklarındaki tüm askerleri çekme sözü veriyoruz” dediği İDDİASI ise malumunuz. Özetle Moskova’da kurulması beklenen, “Rusya-Türkiye-İran-Şam” masasının, şimdilik devrilmişe benzediğini söyleyebiliriz. Zaten Esad’ın seçim döneminde, Sn. Erdoğan’ın hanesine artı yazacak bir adımı atması da beklenemezdi. Ama olsun! Hiç önemli değil. BIÇAK KEMİĞE DAYANDIĞINDA, neler yapabileceğimizi hemen hepsi çok iyi biliyor nede olsa. Ayrıca Türkiye’nin bu masaya, olabilecek en güçlü siyasi formatta oturması gerektiği de net. Neticede seçimlerin akabinde, tazelenmiş bir Erdoğan Hükümeti’nin, bölgedeki YENİ DÜZENİN FORMATLARINI, daha rahat masaya yatırması işten bile sayılmaz.

Yeni düzen demişken, Ukrayna’daki durumun, çok ciddi bir evrede olduğunu da üzülerek belirtmek isterim. Keza her şey bu savaşın BÜYÜMESİ ve YAYILMASI için, çıkartılmış gibi bir izlenim veriyor maalesef. Baksanıza gerek taraflar, gerekse NATO savaşı devam ettirmek için, elinden geleni yapıyor neredeyse. Eğer böyle giderse, savaşın Avrupa’ya yahut Pasifik’e doğru yayılması ise olasılık dâhilinde seyrediyor. Bu da hadisenin “NÜKLEER BİR SAVAŞA DÖNÜŞME” senaryolarını akıllara getir ki, 3. Dünya Savaşı biçiminde vücut bulacak şeyde tam bu olsa gerek. “Ne alakası var” demeyin sakın! Rus savaş uçaklarının, ABD’ye ait bir SİHA’yı Karadeniz’de düşürmesi ve karşılıklı tehditler, bunu apaçık ispatlıyor çünkü. O yüzden yarın öbür gün ABD gemilerinin, Karadeniz’e geçmek için Ankara’ya yoğun BASKI UYGULAYACAĞI şimdiden söylemek hiçte abartı olmayacaktır. Gerçi Ankara bu gibi baskılara, izin vermedi bugüne dek. Zira aksi takdirde, Türkiye’nin TARAF OLMASI ve SAVAŞA SÜRÜKLENMESİNİN, gündeme getirileceği açık. Kim bilir belki de batının, Erdoğan’ı indirmek istemesinin, sebeplerinden biri de budur. Kaldı ki seçimleri muhalefet kazanırsa, ABD savaş gemilerinin geçişine izin verip vermeyeceklerini takdirlerinize bırakıyorum.

Hülasa Mayıs seçimleriyle, bizden çok DIŞ ÜLKELERİN İLGİLENMESİ, hiç boşuna değil anlayacağınız üzere. Nitekim Bloomberg’de yayımlanan; “2023’te dünyanın en önemli seçimi, Türkiye’de olacak” başlıklı analiz bu demek değil mi zaten? Öyle ki yeni dünyanın kurulduğu bir demde, Türkiye’nin jeopolitik yeri ve ağırlığıyla takınacağı tavrın, herkes için BELİRLEYİCİ olacağı yadsınamaz konumda. Tek sorunlarıysa, “sandıktan ne çıkacağı” hususunda emin olamayışları... İçimizdeki figüranlarının devamlı TEHDİT ve KAOTİK ifadeler kullanması, bu BELİRSİZLİĞİN bir eseri midir derseniz? Bunu bilemiyoruz elbette. Fakat 30 yıllık Karabağ’ı işgalden kurtaran, 46 yıllık Kapalı Maraş’ı açan, 86 yıl sonra Ayasofya’yı Müminlerle buluşturan ve 40 Yıllık PKK’yı bitme noktasına getiren, Sn. Erdoğan’ı istemedikleri şüphesiz. Aslında haksızda sayılmazlar. Zira Sn. Erdoğan’ın; “verdiğimiz tüm mücadelelerde Çanakkale kahramanlarını örnek aldık. Yaşadığımız her sıkıntıda Çanakkale ruhunu hatırlıyor, mücadelemizi buna göre yürütüyoruz” açıklaması, fazla söze hacet bırakmıyor. Yani fotoğraf, gayet ortada… 100 yıl önce dedelerimizin yaptığını, torunları olarak 100 yıl sonra SANDIKTA başarmak ise bizlerin elinde. TARİH YAZMAK ya da TARİH OLMAK yani kısaca… İşte ASIL MESELE…