Dolar (USD)
35.19
Euro (EUR)
36.75
Gram Altın
2967.03
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
22 May 2022

Ashâb-I Kirâm Hazerâtı

Resulullah sallallahü aleyhi ve Sellem’in arkadaşları, sırdaşları, yardımcıları, dininin tebliğcileri, vahiy kâtipleri ve nihayet fedaileri olan Eshâb-ı kirâm aleyhimurrıdvan hazerâtının fazileti, önemi ve üstünlüğü birçok âyet-i kerime ile sâbittir, şöyle ki:

“Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz.” (Âl-i İmrân 110)

“İlk iman eden, en ön safta bulunan Muhacirler ile Ensar ve onlara iyilikle tâbi olanlardan Allah razı oldu. Onlar da Allah’tan razı oldular. Allah onlar için ebedî kalacakları, altında ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte büyük kurtuluş budur.” (Tevbe 100)

“Sana bîat edenler ancak Allah’a bîat etmiş olurlar. Allah’ın eli onların ellerinin üzerindedir.” (Fetih 10)

Bîat, söz vermek demektir ve genellikle el sıkışma şeklinde olmuştur. Resulullah sallallahü aleyhi ve sellem, önemli dinî-siyasî olaylar arefesinde veya İslamiyet’i kabul eden kimselerle ilk defa görüştüğünde bîat almıştır. Bu âyet-i kerime; İslâm tarihindeki “Bey’atü’r-Rıdvan”a işaret etmektedir.

“Gerçekten Allah, (Hudeybiye’de) o ağacın altında Sana bîat ettikleri zaman, müminlerden râzı oldu. Onların kalperindeki ihlâsı bildiği için üzerlerine sekîne, huzur ve güven indirdi.” (Fetih 18)

“Muhammed Allah’ın Resûlüdür. O’nunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. Onları; rükû ve secde hâlinde, Allah’tan lütuf ve hoşnutluk istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir.” (Fetih 29)

Ashâb-ı kirâmın kıymeti ve üstünlüğü birçok hadis-i şerifte de vurgulanmıştır, şöyle ki:

“Ümmetimin en hayırlı asrı, içinde yaşadığım asırdır. Sonra da onların peşinden gelenlerin asrıdır.” (Buhâri 3650)

“Size Allah’ın takvasını ve Habeşistanlı bir köle dahi olsa liderinizin sözünü dinlemeyi ve ona itaat etmeyi vasiyet ediyorum. İçinizde Benden sonra yaşayanlar birçok ayrılıklara şâhit olacaktır. Size sünnetimi, hidâyete erdirilmiş, doğru yolu bulmuş Halifelerimin sünnetini (yolunu) vasiyet ediyorum. Ona sımsıkı sarılın, âdeta dişlerinizle tutun, sonradan çıkacak şeylerden (bid’atlerden) uzak durun. Çünkü her yeni çıkan şey bid’attir; her bid’at dalalettir (sapıklıktır.) (Ebû Dâvûd 4607)

“Allah’ın, meleklerin ve bütün insanların laneti, Eshabıma söven kişinin üzerinde olsun.” (Taberanî Evsat 7515)

“Ağaç altında bîat edenlerin hiçbiri ateşe girmez.” (Tirmizi 3864)

“Ashâbımdan herbiri, kıyamet günü kabirlerinden kalkarken, vefât ettikleri memleketin insanlarına önder ve nûr olurlar.” (Tirmizî 3869)

“Beni gören veya beni göreni gören bir müslümana ateş dokunmaz.” (Tirmizî 3862)

“Ashâbıma sövmeyiniz! Nefsim kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, (Ashabımdan olmayan) biriniz dağ kadar altın sadaka verse, Ashâbımdan olan birinin bir avuç arpa vererek kazandığı sevaba ve (hatta) yarısına kavuşamaz.” (Tirmizi 3865)

“Ashâbım hakkında Allah’tan Allah’tan korkun! Ashâbım hakkında Allah’tan Allah’tan korkun! Benden sonra onları hedef haline getirmeyin! Onları seven, Beni sevdiği için sever. Onlara buğzeden, Bana buğzettiği için buğzeder. Onları inciten, Beni incitmiş olur. Beni inciten de, Allah tebareke ve teâlâyı incitmiş olur. Allah’ı inciteni, (Allah’ın) tutuklaması yakındır.” (Tirmizi 3862)

Ashâb-ı kiramı üç kısımdır:

1) Muhacirîn: Mekke alınmadan önce, Mekke’den veya başka yerlerden, vatanlarını, yakınlarını terk ederek, Medine-i münevvereye hicret edenlerdir.

2) Ensâr: Peygamber Efendimize ve Muhacirîn’e her türlü yardımda ve fedakârlıkta bulunacaklarına söz veren Medine-i münevveredeki müslümanlardır.

3) Diğer Eshâb-ı kiram: Mekke şehri alındığı zaman ve daha sonra Mekke’de veya başka yerlerde imana gelen müslümanlardır.

Ashâb-ı kiramın üstünlük sırası şöyledir:

a) Dört Hâlife: Yani sırayla Ebû Bekr, Ömer, Osman ve Ali radıyallahü anhüm.

b) Aşere-i mübeşşere kalanı: Yani dört Halifenin dışında cennetle müjdelenen sahabiler ki şunlardır: Talha bin Ubeydullah, Zübeyr bin Avvâm, Abdurrahmân bin Avf, Sa’d bin Ebî Vakkâs, Saîd bin Zeyd ve Ebû Ubeyde bin Cerrâh.

c) Bedir harbine katılan sahabiler.

d) Uhud harbine katılan sahabiler.

e) Bey’atu’r-Rıdvân’a katılan sahâbîler.

f) Diğer Sahabiler.