Arefe'den Sonra Direk(t) Bayram
Bugün arefe yarın bayram. Engin bilgisiyle mühim günlerin önüne 'arefe' yapıştıran zevat, nerdeyse her günün önüne bu ilaveyi takacak. 'Arefe' bazan 'arife' de oluyor, bazan 'arafe' de haliyle, kafana göre takıl yani!
Gavurun kelimesine çok meraklılar ya, onda sorun olmaz. Vay mı ki 'direkt' kelimesine 'direk' diyesin, yahud yazasın, aha tefe koydular seni ve pek de bir cahil oldun! Ama 'teskere', 'tezkere' olsa, 'kazazede', 'kazazade' olsa ne olacak, hele de Kemalistler, aman canım 'eskimiş' zaten onlar, denip burun kıvıracaklar elbet! O yüzden Gençliğe Hitabeyi ve Nutku okuyamadıklarından, atsalar olmuyor, tutsalar olmuyor! İşki "Osmanlıca dediğin Farsça, Arapça, İtalyanca ve Fransızca karışımı bişey zaten" deyip çıkıverirler ama kendi kullandıkları dilin yüzde kaçının son moda revacı 'ingilizce'olduğunu amaTürkçe kabul etmelerine ne demeli?
Bu sadece bunlara has değilmiş mi desem bilmem ki, vakta ki, bir 'müsait' tartışması olduydu malum TDK(Türk Dil Kurumu) üzerine, baktım bu 'arefe' orda da aynı şekilde 'önemli günlerin öncesi' diye anlamlandırılmış! Üstelik ısrarla 'arife' diye yazacakmışız ve de bildiğimiz, olması gereken Kurban Bayramı ile falan da hiç alakası yokmuş, bahsi geçmemiş bile! Acaba o kuruma da mı bir el atmalı, diye geçti aklımdan ciddi ciddi! Aslında cidden el atılmalıdır ha!
Haydi haksızlık etmiş olmayalım, bazısının sadece teşbih yahud kinaye olarak Kurban bayramı öncesine matuf olduğunu düşünelim bu 'arifenin'. Ama TDK'da bile her günün evveli diye izah varsa, biz de 'direkt' kelimesini bildiğin 'direk' olarak kullanabilmeliyiz, di mi ama cancağızım? Tabii nasıl kullanacağız kişinin bileceği şey, ona göre!
Bu bayram da başlıyacak ya, 'nerde o eski bayramlar' teranesi. Hani o her tarafın ulu orta kesilen kurbanlardan kan gölü olduğu, hele de bugünlerde olduğu gibi sıcak havalara denk geldiyse, kokudan kurtulsanız, hastalığa yakalanmanız an meselesi o 'eski bayramlar'! Bu mudur yani özlenen o 'eski bayramlar'? Öyle giriyoruz yani 'arefesiyle' bayrama!
He bir de bu arefe günün bir özelliği de Kabe örtüsü değiştirilmesi ve bunun bir 'ritüel' tarafı da, sadece Mekkeliler'in bu işi üstlenmesi ve o gün Kabe'de sadece Mekkeliler'in olmasıdır.
E şimdi, Trump'a 'işleri kesat giden esnaf' muamelisiyle azıcık seçime heycan katalım deyip Amerikan basınının 'gaz pompalamasına' ve bin kişiyle 'sözde' anket yapmışlar 'Clinton %43 Trump %45 çıkmış-mış'a mı girelim böyle bir günde?
Yahud milletin iradesini gasp edip millete değil de teröre ve teröriste hizmet eden belediyelere kayyum atanmasının ne denlı isabetli olduğuna mı?
Olmadı, Suriye'ye aslanlar gibi girip önce "topunuz gelin" deyip 15 Temmuz'da her türlü medhe layık millete yaslanan, sonra da "Türkiye'siz Suriye'de bir şey yapamazsınız" diye haykıran Başkomutan'ın emriyle Suriyeliler'in en azından Cerablus kısmına 5 yıl aradan sonra ağız tadıyla memleketlerinde bayram yaşatmasını yazmalı belki.
Ne bileyim, bayram günüdür. Siyaset, Suriye, FETÖ bir yana, herkesin Bayram telaşı varken bizim yazı da 'direkt' acı kahve olsun yahu. Kabul buyurun efendim. Hatrım kalsın, 40 yıl hem de!
Arefe'den sonra mutlu bayramlar.
@yusufserce twitter.com/yusufserce
