Araplar Gazze'de aşağılanıyor
Yahudi-siyonist
İsrail (İsrail derken bugünkü devletten bahsetmiyoruz, bugünkü devleti de
oluşturan Yahudiliğin en sapık anlayışından bahsediyoruz.) her dönem kendisine
yapılanı yapıyor, kendisine yakışanı yapıyor. Tarihin her döneminde istisnasız
yaşadıkları her ülkede fitne-fesat çıkarmasından dolayı her dinden ve her
toplumdan kovulan İsrailli tam da İsrailliğini yapıyor: hırsızlık, katliam,
iftira, fitne-fesat…
Tanıdığımız,
bildiğimiz, okuyup anlamaya çalıştığımız Tevrat tahrif edilerek tam bir “İsrailli” kitaba çevrilmiş. Hahamlarını
ilah edinen bu Yahudiler, hahamlarının bozdukları Tevrat ile daha da azdılar.
Anlayacağınız
Yahudilerin azgın olan ve her dönem diğer Yahudi grupları etkisizleştiren bu
kolu insanlıktan nasip almamışçasına yaşamaya devam ediyor.
İyi
de dünya neden bu sapkın Yahudi koluna bu kadar teslim olmuş?
Dünya
neden bu sapık Yahudileri bu kadar koruyup kolluyor?
Dünyanın
gözleri önünde 30 gündür Gazze’de ABD’nin İsrail’e bağışladığı silahlarla 10
bini aşkın sivili katleden gözü dönmüş bu sapık Yahudiler Batı tarafından
alkışlanıyor. Batı dediysek birkaç Latin Amerika ülkesini hariç tutuyoruz. Batı
derken ABD, Kanada ve Avrupa akla geldiği için kastımız diğer ülkeler değil.
Hiçbir
vicdanın kabul etmeyeceği bu katliamları en çok Araplar görmezden geliyor.
Adeta üç maymunu oynayan Araplar zımnen, “Şu
Filistinliler bir an önce bitse de rahatlasak” diyorlar. Doğrusu Arap
devletlerini yadırgamadım zira onların Filistin gibi bir dertleri olmadı, lakin
Arap halkını çok yadırgadım. Çünkü devletleri ağababalarının sözünden çıkmasa
da Arapların halk olarak bu kadar tepkisiz kalmalarını beklemiyordum. Bu yüzden
sergiledikleri pasiflikten dolayı Arap halkının tarihin vicdanında mahkûm olduğunu
belirtmek isterim.
Arapların
batı ülkelerindeki Müslümanlar kadar olamayışları ar ve hayâ olarak Arap
milletine yeter de artar.
Arapların
durumu Bingöllü Haşim Amca şöyle anlattı: İsrail
Arapların sırtına binmiş ve onların analarına, bacılarına sövüyor ama Araplar İsrail’i
sırtından indirmek şöyle dursun, şarkılar eşliğinde zıplayarak sinirlenmiş İsrail’i
eğlendirip sakinleştirmeye çalışıyor Araplar...
Araplar
bu kadar aşağılanmayı hak ettiler mi bilmem, ama Filistin konusunda maşeri
vicdanın Araplara yönelik değerlendirmesi, onlara bakışı bu şekilde.
Batı’da
bu orantısız güç kullanımı, bu asimetrik savaş sorgulanıyor.
Müslüman
olmayanlar da bu durumu sorgulamaya başladı. Öyle ki İsrail’in insanı yerin 7
kat dibine batıran Gazze katliamları Batı’da ciddi kimlik krizlerine sebep
oldu:
BM’nin hiçbir kararına uymayan İsrail’i
hala neden haklı görüyoruz?
İsrail’in yaptıkları haksızlıkların
%1’ini bile yapmayan başka bir ülkeye tavır koyarken neden İsrail’i
sorgulamıyoruz?
Bir de biz neden İsrail’i destekliyoruz
ki?
İsrail katliam yaparken neden onu
savunuyoruz?
Bizim her koşulda İsrail’i haklı
bulmamızı ve desteklememizi bize dayayan görünmez güç mü var?
Neden?
Benzeri
sorular bu sorgulamaya sebep.
Halk
böyle iken Avrupalı devletlerin hali içler acısı;
Almanya’nın
pek çok eyaleti İsrail aleyhine hiçbir gösteriye izin vermiyor. İzinsiz gösteri
yapanları vatandaşlıktan çıkarıyor.
“Paris olarak demokrasinin başkentiyiz” dedikleri Fransa’da geçen hafta içinde 752 gösterici para
cezasına çarptırıldı. 43 kişi tutuklandı ve 9 gösteri de yasaklandı.
Fransa
gibi pek çok Avrupa ülkesinde Filistin lehine şarkı söylemek suç hatta Filistin
atkısı bile ceza sebebi. Bu siyonistsever hastalık Batı akademyasına da
sıçradı: Kanada’da York Üniversitesi 3 üniversite birliğine “İsrail aleyhine söylediğiniz sözlerinizi
geri alın, politikanızı değiştirin, yoksa sizi tanımayacağız ve birliklerinizi kapatacağız”
diye süre verdi.
20.
yüzyıl boyunca insan hakları, demokrasi havariliğine soyunan Avrupa şimdi
dünyanın en despot, en anti demokrat, en bağnaz, en ırkçı politikaların sahip.
İnsan hakları Avrupa'ya hiç uğramamış gibi batıda yabancılık çekiyor.
Bu
durum sürer mi bilmem lakin çok iyi biliyorum ki Batılı devletlerin insanlık
dışı tutumlarının faturası çok ağır olacak.