Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Şubat 2019

Ankara, İstanbul tamam, sıra İzmir’de…

CHP, yerel seçimler için anketlere erken başlamıştı. Büyük şehirler için kapsamlı anketler yaptırdı. Bu çerçevede seçmeni arayıp görüşlerimi ve isimler sıralayarak aday tercihlerini sordu.

CHP’lilerin beyanına göre, İstanbul için yapılan anketten Muharrem İnce, yüzde 90’lara varan bir oranla birinci sırada çıkmıştı. Daha önce belediye başkanlığını düşünmeyen İnce de bu sonucu görünce parti teşkilatlarında sandık kurulup ön seçim yapılması halinde İstanbul için aday olabileceğini açıklamıştı. İstanbul’u yönetirse, değişen yeni sistemde bir sonraki dönem Cumhurbaşkanlığına yeniden aday olup Türkiye’yi de yönetebileceğini düşünmüştü. Sadece düşünmekle kalmayıp bu hayalini açık açık ifade de etmişti. Fakat İnce’nin hayalleri CHP yönetimince üflenip yok edildi. Bırakın anketlerde ilk sırada çıkanı, ondan sonra gelenleri bile aday göstermediler. HDP ile ortak hareket edeceklerini hesaba katarak, ez kaza seçilirse emirlerinden çıkmayacak, bir dediklerini iki etmeyecek bir adayı tercih ettiler.

Oyuna bir sıfır yenik başlamışken HDP’nin de desteği ile belki öne geçme fırsatı olabilirdi. Ama partinin genel başkanlığına oynayacak kimseyi istemiyorlardı. O yüzden CHP, bir önceki seçimde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı yaptığı Mustafa Sarıgül’ü de aday adayı olduğu Şişli’den göstermek istemeyince CHP’lilerin İstanbul hayalleri uçup gitti…

Mustafa Sarıgül ile CHP’nin adayı Şişli’de çekişirse aradan AK Parti adayı çıkar mı? Pekâlâ çıkar. Nitekim 1994 mahalli seçimlerinde İstanbul için yarışan Bedrettin Dalan yüzde 15, Zülfü Livaneli yüzde 20, İlhan Kesici yüzde 22, Recep Tayyip Erdoğan ise yüzde 25 küsur oy almış, Erdoğan seçilmişti.

Bu seçimde İstanbul’da AK Parti’nin adayı Binali Yıldırım zayıf bir rakiple yarışacak. Ancak bu yarışın adaylardan çok parti ittifaklarının yarışı olduğunu gözden uzak tutmayıp çok çalışmak gerekiyor. Bir tarafta AK Parti ile MHP yer alırken, diğer tarafta CHP – İP – HDP koalisyonu var. Soldaki ufak tefek partileri de yanlarına almaları onlara ne kazandıracak, yaşayarak göreceğiz.

Ankara’da güçlü bir çekişme var. Ancak Mehmet Özhaseki’nin vizyonu, tecrübesi ve adamlığı seçmenin takdirini şimdiden kazanmış gözüküyor. Bu seçimlerde asıl sürpriz ise İzmir’de yaşanacağa benziyor. Milliyetçi kesimden oy alması beklenmeyen CHP adayının seçilme şansı gittikçe azalıyor. HDP’nin de İzmir’de güçlü olduğu söylenemez. Öyle olunca da geçmişte İzmir’e büyük hizmetleri dokunan Burhan Özfatura örneğinde olduğu gibi Cumhur İttifakı’nın yani AK Parti adayının eli güçleniyor.

Yaklaşan yerel seçimler için AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın önündeki en büyük handikap pahalılıktır. ABD’nin intikam duyguları ile manipüle ettiği dolarla yükselen fiyatlar henüz olması gereken yere dönmedi. Mesela salçanın fiyatı hala 6 ay öncekinin iki katı. Antalya’da hortum felaketi ile zarar gören seraların oranı toplamın yüzde 1,5’u iken, 4 lira olan kabak ve patlıcanın 14 liraya fırlaması ona bağlı değildi.

Piyasadaki her olayı istismar eden kalpazanların bu istismarına çok geç cevap verilmiştir. Bakanlıklar ve belediyeler kötü niyetli tüccarlar karşısında iyi niyetle hareket edemezler. Onların piyasayı al üst etmesini bekleyip tedbir almak yerine anında müdahale edilmeli ve çözüm üretilmelidir. Bilinmelidir ki, bu kesim hileyi hurdayı hızlı öğrenip uygulamaktadır. Et konusunda zincir marketler yoluyla yapılan uygulama o sektördeki sahtekârların önünü kesmiştir. Şu konu hiç akıldan çıkarılmamalıdır: Bu kansız ve soysuzlar İstiklal Harbi’nde bile canını malını ortaya koyan vatansever insanlara karşı keselerini doldurmakla meşguldü. Millet düşmanlarına asla acınmamalıdır!