Amerika yeni Ortadoğu olur mu?
Ortadoğu Amerika’ya taşınır mı? Başkanlık seçimlerinden sonra ortaya çıkan gelişmeler, ABD’yi bir meçhule doğru sürükler mi? ABD, daha da karışarak, yeni bir Ortadoğu olur mu?
***
ABD kurulduktan sonra, dünyayla önceleri pek ilgilenmedi. Belli bir süre içine kapanan bir ülke oldu. Daha sonra stratejisini değiştirerek, bütün dünyayla ilgilenmeye başladı. Dünyayla ilgilenmesi ise pek hayırlı sonuçlar doğurmadı.
Ambargolar, askeri müdahaleler, darbeler, ABD’nin başka ülkeler için kullandığı araçlar haline geldi. Bu araçları kullanırken de özellikle demokrasi ve insan hakları kavramlarını ön planda tuttu. Atom bombası bile kullanan ABD, aynı zamanda dünyaya demokrasi ihraç etme iddiasını taşıdı.
***
ABD, özellikle son elli yılın önemli bir kısmında dünyaya liderlik yapıyor. Ama, bir PaxAmerikana düzeni kurmayı bir türlü başaramadı.Dünyayı adil bir şekilde hiç yönetemedi. Bundan dolayı ABD, dünyanın her yerinde bir nefret objesi haline geldi. Özellikle İsrail’in yanında yer aldı ve İslam ülkelerini ise tam manasıyla sömürdü ve perişan etti. İslam dünyasına müdahalelerde bulunarak, çok büyük acıların yaşanmasına sebep oldu ABD.
***
Amerika Birleşik Devletleri’nin 26 Ocak 2005 - 20 Ocak 2009 tarihleri arasında Dışişleri Bakanlığı görevini üstlenen Condoleezza Rice’ın, 2003 yılında Ulusal Güvenlik Danışmanı olduğu günlerde yazdığı bir makalede “Ortadoğu’da Türkiye de dahil 22 ülkenin sınırları değişecek” şeklinde bir ifade kullandığı iddiası, hep tartışıldı. Hala da tartışılmaya devam ediliyor.
ABD, BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) olarak adlandırdığı projede, İslam dünyasına (Anadolu Coğrafyası) demokrasi getirmeyi vaat ediyordu.
BOP Projesinin sınırları, HİNDİSTAN ve CEBELİTARIK arasındaki bölgeyi kapsayacak kadar geniş olarak yorumlandı. Daha sonra BOP da genişletildi.
Genişletilmiş Büyük Ortadoğu Projesi; Kuzey Afrika’dan İRAN Körfezi’ni de kapsayacak şekilde PAKİSTAN’a, FİLİSTİN’e, ORTA ASYA’ya ve KAFKASLAR’a kadar uzanan bölgeyi kapsayacak şekilde detaylandırıldı.
GBOP’da ise; ARAP ÜLKELERİ, İSRAİL, PAKİSTAN, BANGLADEŞ, AFGANİSTAN, İRAN, ERMENİSTAN, AZERBAYCAN, GÜRCİSTAN ve TÜRKİYE yer almaktadır.
ABD, 1998’de (Başkan Clinton Dönemi’nde) 21.Yüzyılı şekillendirme adı altında yeni bir STRATEJİK YAKLAŞIM geliştirdi. Bu stratejik yaklaşımın amacı, dünyayı ABD’nin milli çıkarları doğrultusunda şekillendirmekti.
11 Eylül (2001) saldırılarından hemen sonra ABD’nin, AFGANİTSAN ve 2003 yılında da IRAK’a müdahalesi ve işgali bu stratejiyi uygulamanın ilk adımları oldu.
ABD sürekli, İslam (Anadolu) coğrafyasında kaos oluşturmakta, ülkelerin içişlerine müdahale etmekte, bölgedeki neredeyse bütün terör örgütlerini besleyerek kullanmaktadır.
Bununla d a yetinmeyen ABD, hala darbeleri desteklemektedir.
15 Temmuz 2016 FETÖ darbesindeki rolü de açık bir şekilde ortadadır.
***
Dünyaya sürekli müdahalelerde bulunan ABD, Donald Trump ve Joe Biden arasındaki başkanlık yarışında, kaderin ADALET etmesiyle karşı karşıya kaldı. ABD'de (6 Ocak’ta) başkanlık seçimlerinin tescili için yapılan Kongre oturumu esnasında, Trump yanlılarının Kongre binasını basması ve çıkan olaylar, çok ciddi sonuçlar doğurabilecek nitelikte.
***
ABD, dünyayı adaletsiz bir şekilde yönetmenin bedelini mi ödeyecek? İsrail gibi bir terör devletini desteklemenin bedelini mi ödeyecek? PKK, DEAŞ/IŞİD, … gibi terör örgütlerini desteklemenin bedelini mi ödeyecek? Dünya insanlığına çektirdiği acıların bedelini mi ödeyecek? Bunu zamanla göreceğiz.
***
Ülkeleri bölen ABD, bölünme ile karşı karşıya. Darbeleri destekleyen ABD, darbe ile karşı karşıya. Ülkelerin içişlerine müdahale edene ABD, kendi içişlerine müdahale ile karşı karşıya kaldı.
***
ABD, İslam (Anadolu) coğrafyasındaki 22 ülkenin sınırlarını değiştirme planları yaparken, kendisi bölünme süreci ile karşı karşıya. Amerika, Küçük Ortadoğu oluşturmaya çalışırken, Büyük Ortadoğu olma ile karşı karşıya.
***
Amerika Birleşik Devletleri, Amerika Bölünen Devletleri olabilir mi? ABD, Ortadoğu gibi cehenneme dönen bir coğrafyaya dönüşebilir mi? ABD, dış müdahalelere açık hale gelen bir ülke olabilir mi?
***
ABD, dünya insanlığına çektirdiği acıların bedelini ödemeye hazırlanıyor. ABD eliyle Ortadoğu, Amerika kıtasına taşınabilir. ABD, BOP ve GBOP gibi planları kendi ülkesinde yaşayabilir. ABD, Ortadoğu gibi uzun yıllar sürecek bir iç-savaş coğrafyasına dönüşebilir. ABD, Ortadoğu’yu Amerika Kıtası’nda, çok derinden ve sarsıcı bir şekilde yaşayabilir. ABD toprakları üzerinde, yüzlerce devlet kurulabilir. ABD eyaletleri, yüzlerce kantona dönüşebilir.
Anadolu (Ortadoğu’yu) İslam coğrafyasını kantonlara bölmeye çalışan ABD, kendi eyaletlerinin kantonlara bölünmesini yaşayabilir. Kısacası, ABD için hiçbir şey eskisi olmayacak.Ne dünya hakimiyeti, ne kendi hukuk sistemi ne kendi demokrasi rejimi.
ABD, tarihinin en büyük imtihanı ile karşı karşıya.
Bu imtihanı da çok büyük bedeller ödeyerek kaybedecek.
ADİL olmayan her sistem (ülke, rejim, …), çökmeye ve bitmeye mahkumudur.
Çünkü, kader her zaman ADALET eder.
Bu ALLAH’ın kanunudur.