Alzheimer'in tedavisi var mı?

DÜNYA nüfusu giderek yaşlanmaktadır. Tüm dünyada 65 yaş ve üstü popülasyon 2008 yılı ortalarında 506 milyon iken 2040 yılında iki katına çıkarak 1.3 milyar olacağı hesaplanmaktadır. Bu rakam nüfusun % 14'üne denk gelmektedir.

Yaşlı nüfus arttıkça Alzheimer hastalığı da yaygınlaşmaktadır. 65 yaş ve üstü her 20 yaşlıdan 1'i Alzheimer'e yakalanırken yaş 80'i geçince 4 yaşlıdan 1'ine yükselmektedir. 95 yaş ve üstü kişilerin yarısının Alzheimer olması beklenir.

Demans (bunama) tipik olarak sinsi başlar, bilişsel ve fonksiyonel bozuklukta aşamalı olarak kötüleşme şeklinde ilerler. Bu bozukluk ilişkileri etkilediği gibi günlük yaşamı sürdürmeyi de zorlaştırır.

Bunamanın erken dönem belirtileri arasında yakın dönemde yaşanmış olaylara ilişkin yakın hafıza kaybı dikkati çeker. Başlangıçta "anahtarımı nereye bıraktım?" veya "Alışverişe ne zaman gitmiştim?" gibi sorularla kendini gösteren ufak tefek olayların unutulması söz konusudur. Hastalık ilerledikçe hafıza (bellek) kaybı giderek ağırlaşır ve iyi bilinen yerler, tanıdıklar, adlar karıştırılmaya başlanır.

Demans hastalığı günümüzde toplum için önemli bir sağlık problemidir. Tabii ilaç üreticileri için de para kazanma hedefidir. Çok çeşitli ilaçlar çıkarılmakta, Demans hastalarının kullanması tavsiye edilmektedir. Fakat ilaç firmaları, kendi reklamlarında bile "Demansı geriye çevirmez, ilerleyişini durduramaz, ancak geciktirebilir" diyebiliyorlar.

Bu yüzden klasik kitaplarda Demans'tan, " ilerleyici ve geri dönüşsüzdür. Ama belirtileri bir süreliğine geciktirilebilir" diye söz ediliyordu.

Buna rağmen Alzheimerlılara tedavi için yüksek maliyetli ilaçlar kullanıldı ve kullanılmaya devam ediliyor. Bunları niye mi yazdım? Birkaç gün önce gazetelerde ilaç firmalarının Alzheimer araştırmalarından vazgeçtiklerini açıklamaları üzerine yazdım. Haberi okuyalım: "Bilim Dünyası Medya Merkezi'nden konuşan Eric Karran, "Kapitalizm böyle bir şey. Yapabileceğimiz hiçbir şey yok" dedi. İlaç üreticileri Alzheimer ilaçlarıyla ilgili araştırmaların çok zor ve maliyetli olduğunu belirterek çalışmaların sona erdirileceğini açıkladı. Firmalar ar-ge çalışmaları için büyük paralar yatırmalarına rağmen bugüne dek yapılan araştırmalarda hayal kırıklığı yaşadıklarını ve istedikleri sonuçları elde edemediklerini açıkladı. Hastalığın seyrini bile yavaşlatmayı başaramadıklarını belirten firmala, geçtiğimiz beş yılda, en az beş farklı tedavide istedikleri verimi alamadıklarını belirtti.

Alzheimer yalnızca İngiltere'de 500 bin kişiyi etkisi altına almış durumda, 300 bin kişi ise başka türde bunama yaşıyor. Amnezi, konuşma yeteneğini kaybetme, ani duygu durum değişikliği, ilgisizlik, ruhsal denge bozukluğu ve saldırganlık alzheimerın neden olduğu etkenler arasında.

Bilim Dünyası Medya Merkezi'nden konuşan Eric Karran; bir ilaç firmasında 300 bilim adamının nöro-bilim üzerinde çalıştığını belirtti. Karren ilaç firmalarının yol almak istediklerini ama hissedarların buna karşı çıktığını söylüyor. Karren; "Kapitalizm böyle bir şey. Yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Ancak toplumda buna büyük bir ihtiyaç var" dedi."

Evet , şu an Alzheimer'ın gidişatını önleyecek bir ilaç veya tedavi şekli yok. Yakın zamanda da bulunması beklenmiyor.

Son olarak televizyonlara çıkıp yedi yıllık Alzheimer'ı tedavi ettiğini söyleyen şarlatan doktora bir çift sözümüz var: Aldığın bütün paralar haramdır. Umut tacirliğiyle hastaları sömürmeyi bırak.