Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.03
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
14 Ağustos 2021

Altındağ olaylarının ardında yatanlar

Gazetemizin Ankara Temsilciliği’nin Altındağ’da bulunması, geçtiğimiz gün kamuoyunda infiale neden olan olayları yakından takip etmemize neden oldu.

Emirhan Yalçın’ın hayatına mal olan o kavga sonrası çıkan olaylar 76 kişinin gözaltına alınmasıyla sonlandı.

Sosyal medyanın ne kadar kışkırtıcı bir platform olduğunu bir kez daha görmüş olduk.

Yalnız Milat Gazetesi’nin manşetten verdiği “Göç Bakanlığı Kurulsun” çağrısı dikkate değer...

Ahmet Hakan da Milat gazetesinin bu önerisini köşesine taşıyarak destek verdi.

Resmi rakamlara göre 4 milyona yakın, gayriresmi birçok rapora göre ise 7 milyondan fazla olduğu düşünülen göçmen / mülteci / sığınmacı sorununa katkı sunacak bir bakanlık kurulması kamuoyunun ortak düşüncesi hâline geldi.

Bana göre mülteci meselesinde en büyük problem ise: Kayıtdışılık

İnsanlarımızın misafirlere olan olumsuz bakışı gençler arasında artan işsizlik oranıyla yükselişe geçti.

Milletimiz ve devletimiz zulüm gören insanlara meşrebine bakmaksızın yardım eli uzatmayı kendisine bir görev biliyor.

Ama bu insanî görev ülkenin vatandaşlarına bir haksızlık olarak dönünce sabır taşı da çatlıyor.

Sanırım bayramlarda memleketlerine dönen Suriyelilerin tekrar Türkiye’ye geri gelmesi, toplumu mültecilerin gördüğü birçok zulmü bile görmezden geleceği bir raddeye getirdi.

Araçlarda ÖTV değişimi

Araç satışlarındaki ÖTV matrah hesaplaması değiştirilerek aşağı çekildi.

Nisan’da yükseltilen ve elektrikli araçların dezavantajlı bir noktaya getiren düzenleme sonrasında elektrikli araçlar lehine gelen yeni bir düzenleme şaşkınlığa neden oldu.

Üstelik bu kararın Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) Yönetim Kurulu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyareti sonrasında gelmesi dikkat çekici bir durum...

Yerli otomobil için piyasa hazırlanıyor gibi...

Türkiye’nin ev ve araba çıkmazı

Vatandaşların büyük çoğunluğunun bir araba alacak durumda olmamasına rağmen araç alım piyasasındaki bu değişikliğe olan ilgisinin sebebi arabayı bir yatırım aracı olarak görmesi.

Araçların enflasyona karşı bir değer koruma, hatta değer kazanma unsuru olarak görülmesi finans piyasalarından uzak durmak isteyen vatandaşların güvenilir bir yatırım olarak gördükleri bu piyasada kalmasına neden oluyor.

Türkiye birçok uğraşa rağmen yastık altındaki birikimleri finans piyasalarına kazandıramıyor.

Temel bir ihtiyaç olarak görülmesi gereken arabaların üzerlerine koyulan ekstra vergilerle değerli hale getirilmesi kâr elde etmek isteyenlerin ilgisini çekiyor.

Benzer şekilde şehirlerdeki imar planlarının sürekli değiştirilmesi ve bu değişikliklerin önceden kamuoyuna deklara edilmemesi bir anda şehrin merkezinde gökdelenler dikilerek emlak rantı ortaya çıkarıyor.

Bu gibi alışkanlıklar insanları yastık altındaki birikimlerini daha fazla getirisi olan ve finans piyasalarının aksine gözle görülür elle tutulur bir yatırım olarak değerlendirilen ev ve arabaya almaya yönlendiriyor.

Bu nedenle ülkemizdeki birikimler finans sistemine kazandırılıp yatırımlara dönüşmek yerine daha fazla döviz talebine neden olan ve enflasyon artıran araba ve konuta kanalize oluyor.

Aşısız aşılama oyunu

Bir süredir çevremden duyuyorum.

Aşı yapılmasının toplum sağlığını temin edeceği ve ekonominin devamlılığını sağlayacağını söyleyen uzmanlar aşı konusunda tereddüt edilmemesi gerektiğine vurgu yapıyor.

Fakat salgının arkasında bambaşka nedenler olduğunu düşünen ülkemizin neredeyse yüzde 30’a yakın kesimi aşıdan uzak durmayı tercih ediyor.

Buna rağmen aşı olmayanlara getirilmeye başlanan sosyalleşme sınırlaması bazılarının başka başka yollara tevessül etmesine neden oluyor.

Bir süredir kulağıma çalınan olaylar İzmir’de adli bir vakaya dönüştü.

İzmir’deki bir hastanede görevli bir hemşire, sistem üzerinden 2 yakınına aşı olmuş gibi sahte aşı kartı düzenlediği iddiasıyla gözaltına alındı.

Sağlık Bakanlığı da hemen işlem başlattı.

Bana gelen duyumlara bakacak olursak buna benzer olayların ortaya çıkması işten bile değil.

Üstelik bir de uzmanların aşılananların da Delta varyantına yakalandığını açıklaması, bu haberlerin üzerine tuz biber oluyor.

Daha okulların açılması faslı var.

Bakalım ne olacak?