Alternatif bir Kürt partisi geliyor
Kürdistan Federe Bölge Başkanı Mesut Barzani'ye yakınlığı ile bilinen, 1965 yılında kurulan ve ancak 2014 yılında siyaset yapma hakkı kazanan TKDP(Türkiye Kürdistan Demokrat Parti) Pazartesi günü Diyarbakır'da düzenledikleri bir basın açıklamasıyla ""bölgede terör faaliyetleriyle tıkanan siyaset kanallarını açmak için" tekrar faaliyet yapma kararı aldıklarını açıkladı.
Bildiğiniz gibi KDP 16 Ağustos 1946 yılında kurulan bir Kürt partisidir. Partinin kurucusu Molla Mustafa Barzani'dir.1979 yılından beri partinin başında oğlu Mesut Barzani bulunmaktadır. Yerel motifli, dindar, geleneksel kadim Kürt siyasetini benimseyen KDP, seküler, laik, Marksist-Leninist Kürt örgütlenmelerinin yani HDP, PKK ve bileşenlerinin hedefinde olan bir partidir. Çünkü Barzani, PKK ve HDP'nin Kürtler üzerinde kurduğu hegemonyayı eleştirerek tavrını Türkiye'den yana koymuştur. Hatırlarsanız, 16 Kasım 2013 yılında Diyarbakır meydanında Erdoğan ile Barzani dünyaya birlik ve beraberlik mesajları vermişlerdi.
Bu tarihi gün aynı zamanda kadim Türk Kürt ittifakının, dayanışmasının ve birlikteliğinin de temellerinin atıldığı bir gündü. Bu buluşma haliyle üst akılı rahatsız etti ve o günden sonra Erdoğan ve Barzani'ye dönük operasyonlar başladı. PKK terör örgütünün militanları özellikle yurt dışında "Recep Tayyip Barzani" şeklinde resmettikleri dövizlerle protesto gösterileri düzenledi. Washington'da düzenlenen bir konferansta da Demirtaş'a Ortadoğu'da oluşması muhtemel bir Türk Kürt ittifakını engelleme vazifesi verildi. Buna göre Erdoğan'ın Barzani'nin ve Öcalan'ın tasfiye edilmesi gerekiyordu. Kandil'in sudan sebeplerle ateşkes kararını bozmasıyla birlikte başlayan ve hendek terörüyle zirve yapan engelleme faaliyetlerinin ardında yatan temel neden; medeniyet perspektifli Türk Kürt ittifakını engellemekti. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimle Türkiye arasında kalan bölgede estirdikleri terörün önemli nedeni budur.
Pazartesi günü Diyarbakır'da yaptıkları basın açıklamasıyla yeniden faaliyet yapma kararı alan TKDP de Molla Mustafa Barzani ve Mesut Barzani çizgisinde siyaset yapacaklarını ifade ediyor. Açıklamalarında; "TKDP'nin 2014 yılında siyaset yapma hakkı elde etmesine rağmen bir takım baskılar sebebiyle siyaset üretmediklerini ancak gelinen nokta itibariyle son dönemlerde partinin önemli bir rol üstelenebileceği kanaatine vardıklarını ifade ediyorlar." Ayrıca TKDP'nin alternatif bir Kürt partisi olma yönünde ciddi bir hedefi olduğunu da deklare ediyorlar. Bu çerçevede geleneksel manevi değerlerle modern siyaset metotlarını bir potada eriterek yeniden bir yapılanmaya gideceklerini de duyurmuş oldular.
TKDP'li yöneticiler Türk Bayrağı'nı bir değer olarak gördüklerini, medeniyet perspektifli ve çözüme odaklı bir siyaset üreteceklerini ifade ediyorlar. PKK'nin silah zoruyla bölgede alternatif bir Kürt siyasi hareketine müsaade etmediğini biliyoruz. Son dönemlerde terör şiddetiyle mağdur olan Kürtleri yeniden diriltecek, devletle barışık, bölgede kadim Türk Kürt ittifakını yeniden gündeme taşıyacak İdris-i Bitlisi zihniyetinde yeni oluşumlara ihtiyaç vardır. Seküler, Marksist PKK'nın Kürtlerin bin yıllık medeniyet kodlarıyla oynadığını, dolayısıyla yıllardır Kürtlerin kimyasını bozmak istediği bir gerçek. PKK ve HDP zihniyetinin İslam'a olan düşmanlığını ise söylemeye bile gerek yok. Son 7-8 aydır bölgede özellikle tarihi ve kültürel mekanları tahrip etmesi bu yapıların üst akıl tarafından bir proje olduğunu bizlere göstermektedir.
TKDP eğer ifade ettikleri gibi Yavuz Sultan Selim ve İdris-i Bitlisi çizgisinde medeniyet çerçevesinde kadim Türk Kürt ittifakını yeniden tesis etmek için kolları sıvamışsa buna destek olunmalıdır. Başbakan Davutoğlu'nun bitmiş, tükenmiş, yol açtığı tahribatla da Kürtleri canından bezdirmiş seküler, Marksist, Leninist, İslam düşmanı PKK ve HDP ile eğer Mayıs 2013'e dönülürse her şey konuşulabilir şeklindeki tutumunu yanlış buluyorum. Sayın Başbakan artık bu zihniyetin ürettiği medeniyet düşmanı Kürt siyasetinin yerine alternatif yeni muhataplar bulma yoluna gitmelidir. Bölgede tarihi kültürel kodlar üzerine faaliyet yürütecek yeni oluşumlarla ittifak arayışına gidilmelidir. Kendi kendini imha etmiş, tüketmiş bir terör yapılanmasını yeniden meşruiyet kazandırmak yerine bana kalırsa izlenecek yol ve hedef; kadim Türk Kürt ittifakını yeniden tesis etmek olmalıdır. Çünkü bu ittifak bize Ortadoğu'nun da yollarını açacaktır. Aynı 1516'da oldu gibiu2026
@ufukcoskunn
