Allah'a verilen farklı isimler
İsimler Atlasına şöyle bir baktığımızda İslam kaynakları, Kuran ve hadisler dışında Allah’a verilen isimlere doğru yola çıkalım. Kaynağımız merhum Halil İbrahim Şener’in Esmâ ü’l Hüsna’ya dair 1985’te hazırlamış olduğu doktora tezi.
Bakalım
nasıl güzel isimlerle, hürmetli anmalarla karşılaşacağız?
Mesela Arapça
olarak hangi isimlerle anılmış olduğuna bakalım.
Delil
denmiş. Görünen varlığın görünmez delili… Bunun dışında ezel ve ebed oluşunu
yansıtan bir isim olarak; Daim denmiş.
Sultan,
Mucid, Kadim, Sadık gibi isimlerle anılmış; Allah…
Farsça
isimlere bir
göz attığımızda ise şu kelimelerle karşılaşıyoruz:
Çâreger
i bi çâregân… Yani çaresizlerin çaresi olan Allah! Bu ismi duyunca hem
seviniyor insan, hem de böyle bir isim, böyle bir anılma biçimi, keşke insanlar
birbirlerini hiç çaresiz, imkansız bırakmasalar mesajını da telkin ediyor. İlk
ve sonsuz çarenin kaynağını anarken insanlığa umut da yayıyor.
Bir
başka isim Dânâ… Alim manasına.
Hudâ
ismi ise hepimizce bilinen ve yağın kullanılan bir diğer isim.
Bir de
Yekta var. Eşsiz, biricik, tek ötesi tek anlamlarına karşılık geliyor.
Mecusilerce kullanılan Yezdan ismi var. Hayırları yaratan, hayır ilâhı, iyilik tanrısı
manalarına geliyor. Kirdgâr da Allah anlamına geliyor. Kesin olmamakla birlikte
kerd zikretmek, anmak kelimesiyle ilgili de olabilir.
Türkçe
isimlere
baktığımızda şu isimler karşımıza çıkıyor:
Ağırlık(El
Muız), Bayat(Kadim), Çalab(Allah, Rab), Efendi, Belli Tanrı (Zahir Allah),
Goca
Tanrı, Güzel Allah, Güzel Tanrı, İş üstadı (Mübdi), Keremler Issı (Kerim),
Keremlü,
Kuday,
Mülk Sahibi Tanrı, Tangrı, Tengri, Ulu Tanrı, Yagıtgan, Yaradan, Yaratgan.
Bağırsak
(Rahman), Bedük(Azim), Bir ü Bâr (Ehad), Görklü (Cemil), Halk Eyleyen,
İdi/İgidgen (Rab), Kavuşturan (Musıl), Keçürgen (Mümit), Birigli İdi (Munim,
vergili Rab)
O (Hû),
Şefkatli (Atuf), Ugan (Kadir), Törütgen (Hâlik), Yir Kök İdisi (Rabbüs semavati
ve’l arz), Yarlıgayıcı (Gaffar), Vefalıg (Vafi), Ulu Han, Tüzün (Halim),
Kılavuz (Hâdi).
Bu
isimlerden herhangi birini, birkaçını kendimize yakın bulabiliriz.
Yeniden
yaşayan dile dahil edebiliriz.
Neden
olmasın…
Bir de
bildiğim kadarıyla birkaç Kürtçe anılma biçimi var. Hudey, Hoda, Star kelimelerinin
gündelik dilde olduğuna dair… Bilmediklerimizin yanı sıra.
İsim
varlık hali. Varlığın tanımlanması hali. Varlığın var oluş nedeni, olma sürecine
dair verilerin olduğu bir çatı, bir üst başlık muhakkak. Bir varlık hakkında
bizi uyandırıyor.
İnsan
Allah’a isim koyamaz demiştik. Tanımlayamaz. Kuşatamaz. Ama yaşadıklarından
çıkardıkları, gördüklerinden hareketle göremediklerine olan hayali ve elindeki
gerçek verilere göre O’na sevgisinden, samimiyetinden O’nu hürmetle anacağı,
isimler, seslenişler, hitaplar oluşturmuştur.
Ezel ve
ebedi elbette bir fani kuşatamazdı. Fakat nasıl da kuşatıldığını ifade etmek
istemiş olabilir. Bir kıyısından… Bin bir yanına güç yetiremese de bir
yanından…
Bu
isimler sevgiyle kuşatılmış olan insanın kuşatılmışlığından kaynaklı hem aciz,
hem güçlü ifadeleri…