''Allah, Sabredenlerle Beraberdir!..''-3
Sabır çok kıymetlidir. Ancak en kıymetli olanı; “sabr-ı cemil”dir, yani güzel sabırdır. Bu da, hiç sızlanmadan ve şikât etmeden belâlara sabredip dayanmaktır. Sabır makamına aykırı olan şey, derdini insanlara şikâyet etmek ve sızlanmaktır. Fakat halini, Allahü Teâlâ’ya arzetmek ve O’ndan yardım dilemek, sabır makamına aykırı değildir. Nitekim Eyyûb aleyhisselam, -hiç şikâyet etmeden- sıkıntısını: “Başıma bir dert geldi, ama Sen merhametlilerin en üstünüsün,” (Enbiyâ 83) diye anlatmış ve Allahü Teâlâ’ya yalvarıp yakarmıştır. Dolayısıyla kul isyan etmeden, edepli bir şekilde niyaz ve tazarru ile derdini Allah’a arz edip kurtuluş dilerse, bundan sevap alacağı gibi belâya sabretmesi de güç kazanır.
Sabır konusu, Kur’an-ı kerimde çok geniş yer alır. Âyet-i kerimelerde buyuruldu ki:
“İyilikle kötülük bir olmaz. Kötülüğü en güzel bir şekilde sav. Bir de bakarsın ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse sanki sıcak bir dost oluvermiştir. Bu güzel davranışa ancak sabredenler kavuşturulur. Buna ancak (hayırdan ve olgunluktan) büyük payı olanlar kavuşturulur.” (Fussilet 34-35)
“(Ey insanlar!) Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık. (Bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin, hakkıyla görendir.” (Furkan 20)
“Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sağlam bastır ve şu kâfir kavme karşı bize yardım et.” (Bakara 250)
“Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir.” (Beled 17)
“Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak, iman edip de sâlih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka. (Onlar ziyanda değillerdir.)” (Asr 1-3)
“Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allahtan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.” (Bekara 153)
“Allah’ın izniyle büyük bir topluluğa gâlip gelen nice küçük topluluklar vardır. Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Bekara 249)
“Allah’a ve Resul’üne itaat edin ve birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfâl 46)
“Eğer içinizde sabırlı yüz kişi olursa, iki yüz kişiye gâlip gelirler. Eğer içinizde (sabırlı) bin kişi olursa, Allah’ın izniyle iki bin kişiye galip gelirler. Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Enfâl 66)
“Allah, sabredenleri sever.” (Âl-i İmrân 146)
“Kim kötülükten sakınır ve sabrederse; şüphesiz Allah, iyilik yapanların mükâfatını zayi etmez.” (Yûsuf 90)
“Ancak sabredip salih amel işleyenler böyle değildir. İşte onlar için bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.” (Hûd 115)
“Elbette sabredenlere, yapmakta olduklarının en güzeliyle mükâfatlarını vereceğiz.” (Nahl 96)
“Melekler de her bir kapıdan yanlarına girerler (ve şöyle derler): Sabretmenize karşılık selâm sizlere. Dünya yurdunun sonucu (olan cennet) ne güzeldir!” (Ra‘d 20-24)
Sabır konusu, sünnet-i seniyyede de çok geniş yer almıştır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
“Sabır ışıktır.” (Müslim 106)
“Müminin işi ilginçtir. Her işi hayırdır. Bu yalnız mümine verilmiştir. Sevindirici bir işle karşılaşsa sabreder şükreder, o iş kendisi hakkında hayırlı olur. Üzücü bir işle karşılaşsa sabreder, kendisi için hayırlı olur.” (Müslim 5322)
“Hiç bir kimseye sabırdan daha hayırlı bir mükafat verilmemiştir.” (Buharî 1469)
“Sabır, imanın yarısıdır.” (Hâkim 3666)
Peygamber Efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem, kendisinden sürekli yardım isteyenlere yardım ettikten sonra yine de istemeleri üzerine onlara; müstağni davranmalarını ve sabırlı olmak için çaba göstermelerini öğütlemiş; böyle yapmaları halinde Allah’ın kendilerine yardım edip onları ihtiyaçtan kurtaracağını, bildirmiştir.
Çocuğunu kaybetmenin acısıyla ağlayan bir kadına Resûlullah, “Allah’tan kork, sabırlı ol,” buyurdu. Bunun üzerine kadın; “benim derdimden sen ne anlarsın!” şeklinde tepki gösterdi. Kadın, daha sonra kendisine nasihat edenin Resûlullah olduğunu öğrenince, özür diledi. Bunun üzerine Efendimiz aleyhisselam, “Sabır ilk sadmededir (ilk sarsıntı sırasında) gösterilen metanettir,” buyurdu. (Buhari 1223) (Devamı haftaya…)