Ali Nar

İslamu00ee Edebiyat Vakfı Başkanı Ali Nar Hoca'yı önceki gün ebedu00ee aleme yolcu ettik. Fatih Camii'nde büyük bir kalabalık cumadan sonra cenaze namazını kıldı, hakkını helal etti ve ardından Edirnekapı Şehitliği'ndeki mezarına defnetti. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Ahmet Davutoğlu cenazeye katılmışlardı. Devletin zirvesinin büyük bir dava, fikir ve sanat adamını yolcu etmesi son derece anlamlıydı. Vefa duygusu elbette güzeldir, ama Devlet katında yaşanması daha da manidardır. Vefalı olanlara selam olsun! Allah hayırlı işlerinde yardımcıları olsun.

Ali Nar, Türkiye'ye 'İslamu00ee Edebiyat' kavramını yerleştiren, gündemde tutan ve bu yolda mühim hizmetlerde bulunan bir teorisyendi. İslamu00ee Edebiyat mefhumunu uygulayan, Müslüman yazar ve aydınların eserlerini Türkçeye tercüme eden, ediplerimizin eserlerini Arapçaya çeviren bir irfan köprüsüydü.

İslamu00ee Edebiyat kavramına aydınlarımızın ve okur-yazar kitlenin dikkatini çekmek için İslamu00ee Edebiyat dergisini kurdu ve maddu00ee sıkıntılar yaşamasına rağmen vefatına kadar yayımladı. Fatih'te Millet Kütüphanesi'nin yanında İslamu00ee Edebiyat Vakfı'nı kurarak çalışmalar yaptı, yazılar yazdırdı. Üniversitelerdeki hocalara ve araştırmacılara konular verdi, dosyalar hazırlattı.

Mahir İz'in talebesiydi. Necip Fazıl ve Sezai Karakoç'la tanıştı, tesirlerinde kaldı. Onların edebiyat yolunda devam etti. Büyük Doğu ve Diriliş mektebini sevdi, talebelerine sevdirdi.

1941 yılında Sarıkamış'ta doğdu. Ailece Yozgat'a göç ettiler. Çileli bir hayat yaşadı. İlk ve orta tahsilini tamamladı. Önce İmam Hatip sonra Yüksek İslam'dan mezuniyet... Arapçayı mükemmel öğrendi. Edebiyat zevkini u00c2kif'in yakın dostu Mahir İz'den aldı. Ömer Nasuhi Bilmen ve Ahmed Davudoğlu'ndan istifade etti. Birçok alim, şair, mütefekkir ve sanatkarla tanıştı, ama onun üzerinde en büyük tesiri yapan Necip Fazıl oldu. Fatih'te oturdu. Ömrü öğrenmek ve öğretmekle geçti. Kendisine 'Muallim Ali Nar' dense sezadır. Fethi Gemuhluoğlu'nun takdirini kazandı, duasını aldı.

Şiirler ve denemeler yazdı, bunları Anadolu'daki gazete ve mecmualarda yayımlattı. İstanbul basınında da göründü. Necip Fazıl gibi aksiyon adamıydı. Yazdı, konuştu, anlattı. Düşüncelerinden dolayı sürgün edildi. Davası uğruna çile çekti ama asla yılmadı. Bazı güçler, bir gölge gibi onu takip etti, peşini bırakmadı. Üniversitede kalmasına aynı şer mihraklar engel oldu.

Dört bir yandan kuşatılmasına rağmen kaleme sarıldı. Kaleme, yani fikre... Müslümanların en çok ihmal ettiği tiyatroya ağırlık verdi. Tiyatro eserleri Fetih, Koro ve Muhtar Kafası çok beğenildi, yüzlerce kere sahnelendi. İslam alemini yakından tanımak için Ortadoğu'ya gitti, Suriye, Irak, Suudi Arabistan ve diğer İslam şehirlerini dolaşıp tanıdı. İntibalarını Ortadoğu Günlüğü adıyla kitaplaştırdı. Kaleminin ucu açılmıştı. Seyahatname, günlük, roman, hikaye, şiir, tiyatro ve dini eserler kaleme aldı, tercümeler yaptı.

Ali Nar, Türkiye'nin İslam dünyasına açılan penceresiydi. Necip Kiylanu00ee, Ali Ahmet Bakesir, Tevfik El-Hakim ve Necip Mahfuz'un eserlerini Türkçeye kazandırdı. Ehl-i Sünnet inancına bağlıydı ve mezhepsizlik tehlikesine dikkat çekti. Bazı dinu00ee grupların zararlı faaliyetleri hakkında Müslümanları ikaz etti. Sağlam akidelere sahip olunması için fıkıh kitapları ve Peygamber Efendimizin hayatını anlatan siyer-i nebiler kaleme aldı. Şiir, yazı, araştırma, inceleme ve tercümelerini Milli Gazete ve Yeni Devir gazetelerinde, Büyük Doğu, Pınar, Mavera, Yeni Sanat, Sedir, Çınar, Tohum, Hilal, İslam, Milli Gençlik, Düşünce ve Hakses dergilerinde yayınlattı.

1986'da Dünya İslami Edebiyat Birliği ile temas kurdu ve Başkanı Hasan En Nedvu00ee ile tanıştı. 1975'te tanıştığı Prof. Dr. Muhammed Harp ile dost oldu. 1989, 1991, 1994 ve 1996'da İstanbul'da Dünya İslamu00ee Edebiyat konferanslarını düzenledi. 1997'de birliğin İstanbul şubesini kurdu.

Ali Nar'ın eserleri çok, tercümeleri fazla. Uzay Çiftçileri, bizim "ilk bilimkurgu" kitabımızdır. Diğer başlıca kitapları: Porselen Dişli Bürokrat, Hortlaklar, Nasreddin Hoca'dan Öğütler, Ezan Donanması, İki Sonsuzda Gerilim, Kan Denizi, Muhtar Name, Bir Demet Yasemin, Anadolu Günlüğü, Mizah Edebiyatı, Arılar Ülkesi, Müslüman'ın Gökkuşağı, Hicret, Kur'an Dersleri, Ceb İlmihali, Tasavvuf Gerçeği ve Üç Şahidi, Dinde Yenilikçiler ve Birleşme Noktaları, Edebiyatın İslamcası.

Güzel Türkiye'min yetiştirdiği büyük fikir, sanat, edebiyat, ahlak ve fazilet adamı, hayırlı ve güzel bir ömrü tamamlayarak Rabbinin davetine uydu. Onun hatıralarını yaşatmak, hizmetlerini sürdürmek ve ismini unutturmamak artık bize düşüyor. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Herkesin bayramını kutlar, İslam alemi için iyiliklere ve hayırlara vesile olmasını dilerim.