Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
02 Ocak 2024

​Ali Koç CHP Genel Başkanlığına oynuyor

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, spordan ziyade bir politikacı gibi hareket ediyor.

Suudi Arabistan’da oynanacak Süper Kupa finali sürecinde tam bir politikacı gibi hareket etti.

Planlı, programlı, oldukça Makyavelist ve provokatif bir operasyon yaptı.

*

Ali Koç, Fenerbahçe şampiyon, Ali Koç Başkan stratejisiyle hareket ediyor.

Fenerbahçe’yi şampiyon yaptığı anda, CHP Genel başkanlığını açıklayacak.

Akabinde de 2028 Cumhurbaşkanlığı adaylığı süreci başlayacak …

*

Ali Koç’u CHP Genel Başkanlığına mı hazırlıyorlar?

Ali Koç’u 2028 başkanlık seçimlerine hazırlıyorlar.

Yeni Ali Koç’u, Erdoğan sonrasına hazırlıyorlar.

Aslında Ekrem İmamoğlu’nun rakibi Özgür Özel değil, Ali Koç

Bundan böyle Ali Koç – Ekrem İmamoğlu mücadelesini göreceğiz.

Her şey Fenerbahçe’nin Şampiyon olmasına bağlı.

Fenerbahçe şampiyon olursa, Ekrem İmamoğlu da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını kaybederse, Ali Koç Erdoğan karşıtları için neredeyse rakipsiz oluyor.

*

Erdoğan sonrasına sadece AK Parti hazırlık yapmıyor.

İç ve dış aktörler de Erdoğan sonrasına hazırlık yapıyor.

CHP, İYİ Parti, Zafer Partisi, PKK (DEM Parti), yeni kurulacak partiler, …

Ali Koç, Cemil Bayık, Selahattin Demirtaş, Ekrem İmamoğlu, Meral Akşener, Özgür Özel, …

ABD, İsrail, İngiltere, Çin, Rusya, Almanya, Fransa, Suudi Arabistan, Katar, Yunanistan, Ermenistan, Azerbaycan, …

Bütün aktörler Erdoğan sonrası dünyaya hazırlık yapıyor.

*

Erdoğan adeta Dünyanın başkanı, dünyanın HALİFE’si gibi bir konumda.

Erdoğan sonrası dünya dengeleri değişecektir.

Türkiye’nin Erdoğan’dan sonraki lideri çok önemli.

Hem Türkiye hem dünya için önemli.

*

Erdoğan emperyalizmi adeta parçaladı.

“One Minute, Dünya 5’ten Büyüktür, Daha Adil Bir Dünya Mümkün, ama ABD ile mümkün değil, …” söylemleri, atasözleri ve deyimler sözlüklerine girdi artık.

Türkiye’nin küçük muhalefeti Erdoğan’ı küçültürken, Erdoğan Türkiye’ye de dünya insanlığına da LEVEL atlattı.

İç muhalefet bunu görmezden gelse de bütün dünya bunu biliyor.

Erdoğan Türkiye’nin sınırlarını karada, havada, denizde, uzayda, … genişletti.

Türkiye topraklarına fiili olarak toprak kattı.

Türkiye’nin yüzölçümünü arttırdı.

BOP’u parçalayıp çöpe attı.

ABD-İsrail-İngiltere şeytan üçgeninin İslam dünyası, Anadolu Coğrafyasındaki (Orta Doğu) etkinliğini MİT üzerinden, saman altından adeta su yürüterek azalttı.

ABD-İsrail-İngiltere şeytan üçgeninin askerleri olan PKK, DEAŞ, … gibi terör örgütlerini etkisiz hale getirecek önemli hamleler yaptı.

Erdoğan ve Bahçeli birlikte çok önemli başarılara imza attılar.

*

Şüphesiz ki bu hamleler önemlidir.

BOP ve Arzı Mevud’a karşı Genişletilmiş Misak-ı Milli stratejisini geliştirmemiz gerekiyor.

Aksi halde hamlelerimiz boşa gider.

Ali Koç, Ekrem İmamoğlu, … gibi birinin yönettiği Türkiye bütün kazanımlarını kısa bir sürede kaybeder.

Ali Koç, Ekrem İmamoğlu, … gibi biri Türkiye’yi de bir arada tutamaz.

***

Fenerbahçe-Galatasaray maçı mı Ali Koç-Ekrem İmamoğlu yarışı mı?

29 Aralık tarihinde Süper Kupa maçı Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanacaktı. Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç ve Uğur Dündar planlanmış bir çıkışla bize İstiklal Marşı okutmayacaklar diyerek ortaya çıktılar.

Daha sonra da maç öncesi ısınma tişörtlerimizde ‘’Mustafa Kemal Atatürk’ün resmini yasakladılar’’ yaygarası koparıldı.

*

Aslında süreç şöyle ilerliyor : Bu tür maçlarda, maçlar oynanmadan bir hafta ya da on gün önce FIFA ve oynanacak ülkenin federasyonu ile iletişime geçiliyor ve gerekli anlaşmalar yapılıyor. Maçın oynanacağı stadyum, saati, hakemi, giyilecek formalar, formalarda yer alacak semboller, resimle yazılar, … maç öncesi seremonisi, maç oynanmadan önce konser yapılacaksa, konserin nasıl ve hangi saatte yapılacağı, … bunların hepsinin planlanması, kameramanların nerede duracağı, hatta top toplayıcıların kaç kişi olacağı ayrıntısına kadar hepsinin planlaması en az bir hafta öncesinden yapılıyor.

Bütün bu gerçekler ortadayken, bunlar görmezden gelinerek yaygara koparıldı.

Yapılan anlaşmada maç öncesi tişörtlerinin üzerindeki fotoğraflar ve benzeri anlaşmada yer almadığı için Suudi Arabistan yetkilileri tarafından bu dayatılan talep reddedilmişti. Aynı gerekçeyle "Ne mutlu Türk'üm diyene" ve "Yurtta sulh cihanda sulh" yazılı pankartlarına da izin verilmemişti. Yani aslında Atatürk'e, İstiklal Marşı'na, Türkiye'ye karşı özel bir tavır, husumet falan ortada yok.

Bence de "Yurtta sulh cihanda sulh" yazılı pankartla maça çıkılabilirdi. Hatta "Yurtta Selam cihanda Selam" ya da "Yurtta İslam cihanda İslam" pankartıyla da sahaya çıkılabilirdi. Çünkü İslam Selam demek selam barış demek.

Suudi Arabistan Fenerbahçe stadında Yurtta Şeriat Dünyada Şeriat pankartıyla çıkarsa, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Uğur Dündar, … gibiler buna izin verir mi?

Fenerbahçe ilk lig maçına “Yurtta İslam Cihanda İslam” pankartıyla saha çıksın.

*

Atatürk Tanrı, Anıtkabir Müşrik Tapınağına mı dönüşüyor?

Ali Koç, Uğur Dündar, … gibilerin provokasyonları sonrasında ortalığı karıştırmak isteyenle roldü.

Fırsat bekleyenler neredeyse iç savaş çıkaracaklardı.

ALLAH’tan buna güçleri yok.

Yoksa yapacaklar.

Yüne Gazi Mustafa Kemal Atatürk üzerinden bir rejim krizi çıkarmaya çalıştılar.

İSLAM dinine hakaret ettiler.

Arap, Araplar kavramı üzerinden İSLAM Dinine olan kinlerini kustular.

Ne zaman böyle bir fırsat çıksa hemen İslam’a saldırıyorlar.

İslam dinine saldırmak için her fırsatı kullanıyorlar.

Atatürk ve Anıtkabir’i bir maske olarak kullanıyorlar.

ALLAH’a koşar gibi Atatürk ve Anıtkabir’e koşuyorlar.

*

Ünlü isimleri mi, müşrik isimler mi?

Kime, neye tapıyor bunlar?

Ünlü isimler, Disney Atatürk'e hakaret ettiğinde kırmızı çizgileri neredeydi?

ALLAH'a küfür edildiğinde kırmızı çizgileri yok

HZ Muhammed (S.A.V.) peygambere küfür edildiğinde kırmızı çizgileri yok

Kuran-ı Kerim yakıldığında kırmızı çizgileri yok

Filistin'de İsrail onbinlerce çocuk şehit ettiğinde kırmızı çizgileri yok

PKK Güvenlik Korucusu şehit ettiğinde kırmızı çizgileri yok

CHP, DEM Parti (PKK-HDP-HEDEP-YSP) ile seçim ittifakı yaptığında kırmızı çizgileri yok

DEM Parti İstiklal Marşı okumadığında kırmızı çizgileri yok

DEM Parti Atatürk'e hakaret ettiğinde kırmızı çizgileri yok

Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, ... PKK'lı Selahattin Demirtaş'a selam gönderdiğinde kırmızı çizgileri yok

Ekrem İmamoğlu PKK'lı Selahattin Demirtaş'ın çizgisini beğendiğinde kırmızı çizgileri yok

Bunların kırmızı çizgileri, İSLAM Dinine hakaret etme fırsatı ortaya çıktığında mı belli oluyor?

*

Anıtkabir’e bir imam atanmalı

Anıtkabir için bir düzenleme şart

İpini koparan Anıtkabir’e gidiyor ve Anıtkabir üzerinden İSLAM Dinine hakaret ediyor.

Anıtkabir için yasal bir düzenleme yapılmalı.

Anıtkabir, İSLAM’a sövme yeri olamaz.

Anıtkabir’e giden Atatürk’e tapmaya değil, dua etmeye gitmelidir.

Anıtkabir’e giriş izne tabi olmalıdır.

Her kafile saygı duruşundan sonra duasını yapıp dönmelidir.

Anıtkabir’e bir imam da atanabilir.

Anıtkabir’e gitmenin de bir adabı olmalıdır.

Anıtkabir İSLAM (ŞERİAT)’a sövme yeri değildir.

*

Müsabakalar Yurtta İslam Cihanda İslam pankartıyla başlasın

Türkiye’deki bütün spor müsabakaları “Yurtta İslam Cihanda İslam” pankartıyla başlamalıdır.

“Yurtta İslam Cihanda İslam”

“Yurtta Şeriat Cihanda Şeriat”

“Yurtta Adalet Cihanda Adalet”

“Yurtta Selam Cihanda Selam”

“Yurtta Sulh Cihanda Sulh”

“Yurtta Barış Cihanda Barış”

İSLAM = Şeriat = Adalet = Selam = Sulh = Barış , … bu kavramların hepsi aynı anlamdadır.

Bu kavramların hepsi, İSLAM demektir.

İSLAM (Şeriat) : Barıştır, Adalettir, …

Madem Yurtta Sulh Cihanda Sulh Diyorsunuz, o halde Türkiye’deki bütün spor müsabakaları “Yurtta İslam Cihanda İslam” pankartıyla başlasın. Var mısınız?

***

Araplara özür borcumuz var

Bilindiği üzere, 1. Dünya savaşına bizi İttihat ve Terakki ekibi sürükledi.

Koca Osmanlı Cumhuriyeti (Devlet-i Aliyye – Osmanlı İmparatorluğu) İttihat ve Terakki kadrolarının yönetiminde, on yıl içerisinde darmadağın oldu.

Savaşa İttihat ve Terakki yüzünden girdik ve çok büyük bedeller ödedik.

En büyük bedeli de Osmanlı Cumhuriyeti’nin tebaası olan Araplar ödedi.

Savaşa biz girdik, bedelini Arap toplumu ödedi.

Hala ödemeye de devam ediyor.

*

Osmanlı Cumhuriyeti’nin parçaları olan; Suriye, Irak, Filistin, Ürdün, Yemen, Cezayir, Libya, Suudi Arabistan, Lübnan, … gibi bugün devlet olan toprakları koruyamadık.

İttihat ve Terakki yüzünden işgale uğradılar.

O işgal hala devam ediyor.

*

Bir kısım Arap aşiretleri İngilizlerin yanında yer alıp bizimle savaşsa da, Araplar içindeki azınlık bir kesim Osmanlı’ya ihanet etse de … bu Araplar bize ihanet etti şeklinde değerlendirilemez. Böyle bir genelleme hakikate sığmaz. Arapların çoğunluğu Osmanlı’nın yanında yer almıştır.

Kemalist ideoloji İSLAM (ŞERİAT) Dinini Araplar üzerinden hep düşman göstermiştir.

Aslında İslam düşmanlığını Arap kavramı üzerinden sembolleştirmiştir.

*

Araplar Çanakkale başta olmak üzere cephelerde Osmanlı Ordusu’nda düşmana karşı savaşmıştır.

Araplar bize ihanet etmemiştir. Arapların içindeki bir kısım satılık azınlık bize ihanet etmiştir.

*

Gazze’lilerin dedeleri Çanakkale’de bizimle birlikte savaşırken, biz bugün Gazze’de Gazellilerle birlikte miyiz?

Araplar Çanakkale’de savaştı, biz Gazze’de adeta yokuz.

Evet Araplara bir özür borcumuz var.

Çünkü savaşa biz girdik, en büyük bedelini Araplar ödedi.

Kendi topraklarımızı koruyamadık.

İngiltere, Fransa, İtalya, … bizim Arap topraklarımızı işgal etti.

Araplar bizim yüzümüzden işgal uğradı.

Kendi adıma Arap toplumundan ÖZÜR diliyorum

Herkesi de Araplardan özür dilemeye çağırıyorum.

Türk, Kürt, Arap, … Müslümandır, ümmettir, birdir.

Türk, Kürt, Arap, … kardeştir.