Alevilik İslam dışı mıdır Ekrem Bey?
Aleviliği İslam dışına itmeye çalışan iç (PKK/HDP, CHP) ve dış (istihbarat örgütleri ve özellikle Almanya kaynaklı) odaklar yıllardır çalışıyor. Aleviliği İslam’dan uzaklaştırmak için yıllardır mühendislik çalışması yapan iç ve dış odaklar var. Bunların farkındayız.
Alevi kardeşlerimiz de bu oyunun farkında oldukları için, yıllardır Sünni-Alevi çatışması çıkarmaya çalışan iç ve dış odaklara prim vermiyorlar. Alevi kardeşlerimiz; Gezi isyanından da, Gezi ayaklanmasında kullanıldıklarının da farkındalar. PKK (HDP) ve CHP, yıllardır özellikle Alevilik üzerinden toplumu kutuplaştırmaya çalışıyorlardı.
Ama, CHP bu sefer çok daha ileri gitti. Bugüne kadar bu kadar açık bir şekilde cesaret etmemişlerdi. Belki de ilke defa bu kadar açık ve net bir şekilde toplumun gözüne soktular. Evet, CHP bunu da yaptı. CHP; Aleviliğin İslam dışı ve ayrı bir din olduğunu ilan etti. Hem de Ramazan ayında. Bunu ancak CHP başarabilirdi.
CHP yine Aleviler üzerinde bir mühendislik çalışması yapıyor. Alevi gençlerini Gezi isyanında kullanan CHP, Alevileri esir aldığını düşünüyor herhalde. Alevileri tamamen kendi tekelinde görüyor anlaşılan.
*
Ekrem Beyin yeni icraatı; ‘Alevilik İslam’ın dışında ve ayrı bir dindir’
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında tam bir rezalet yaşandı. Bu rezaletin mimarı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Bey. İBB’nin halka dağıttığı Ramazan kolilerinin içerisinde bir broşür çıktı.
Oruç ve faziletleri, orucun faydaları… Ramazan ayının faziletleri gibi bir bilgilendirme beklenirken, Ramazan kolilerinden siyasi içerikli bir bildiri çıktı. Bildiride; seçimlerin sadece sandıktan ibaret olmadığı, idamı çağrıştıran görsel, haç işareti, Dinler arası diyaloğu çağrıştıran görsel, Aleviliği İslam’ın dışında ve ayrı bir din olarak gösteren görsel… Hepsinden önemlisi de ALLAH lafzına benzeyen bir imzayı, Yahudi din adamının sandalyesinin altına almak…
Bütün bu rezaletler Ramazan ayında yaşandı. Hem de İBB Başkanı Ekrem beyin marifetiyle. İşin doğrusu Ekrem Bey cesur adam. Siyasi ikbal için iç-savaş çıkarabilecek kadar cesur bir adam. Daha önce (PKK’yı da arkasına alarak) PKK desteğiyle İBB Başkanı olmayı başaran Ekrem Bey, bu sefer daha büyük oynuyor. Zaman ilerledikçe, İstanbul’da yıpranacağını ve Cumhurbaşkanı adayı bile olamayacağını iyi biliyor.
Amaç erken seçime zorlamak. CHP’nin de PKK’nın da Koronavirüs felaketini atlatmamızın hemen arkasından, harekete geçirecekleri en büyük projeleri hükümeti erken seçime zorlamak. Bunun hazırlıklarına Koronavirüsle mücadele döneminde başladılar bile. Aleviler de Kürtler de CHP ve PKK’nın oyunlarına gelmemelidir.
Kürtler PKK’nın tekelinden, Atatürk ve Aleviler ise CHP’nin tekelinden çıktıkça, CHP de PKK da marjinalleşir.
CHP’nin de PKK’nın da en büyük korkusu; marjinalleşerek küçük ve etkisiz hareketlere dönüşmek. Erdoğan ve AK Parti Kürtleri büyük ölçüde PKK’dan kurtardı. Sıra Atatürk ve Alevileri CHP’den kurtarmaya gelmiştir. Erdoğan bunu da başaracaktır. CHP 100. yılında (yerini İYİ Parti’ye bırakarak), meclis dışında bile kalabilir.
***
Karantina ve 23 Nisan kutlamaları
Normal şartlar altında yapılacak olan 23 Nisan Anıtkabir törenine bir tepki verilmezdi. Ama, bütün dünyanın mücadele ettiği Koronavirüs belası ortadayken, böyle bir tören karantina uygulamalarına uymadı. Sosyal mesafe kuralları, maske gibi tedbirlerin alınmadığı 23 Nisan Anıtkabir töreni, kötü bir kutlama olarak tarihe geçti.
Anıtkabir’e koştular
Koronavirüsle mücadelede twitterdan daha önce: “Anıtkabir’e gidişler de durdurulmalı.” (17 Mart 2020), demiştik.
Meğer Anıtkabir, Koronavirüs ile ilgili tedbirlerden muaf tutulmuş. Demek ki; Koronavirüs, Anıtkabir’den uzak duruyor. Bu yılki 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, TBMM’nin açılışının 100. Yılında. TBMM Başkanı, bakanlar, milletvekilleri, askerler, Kılıçdaroğlu, Akşener, Bahçeli Anıtkabir’e koştular.
Koronavirüs ile mücadelede hükümete dediğini bırakmayan, sürekli sokağa çıkma yasağı uygulanması yönünde hükümete baskı yapan, propaganda yapan Meral Hanım ve Kemal Bey… Sanki hiç bunları dememişler gibi,
Sanki Koronavirüs ile bir mücadele yokmuş gibi, sanki Koronavirüs diye bir şey yokmuş gibi hareket ettiler.
Millete sokağa çıkmayın diyenler, camileri bile ibadete kapatanlar, koşa koşa Anıtkabir’e gittiler.
Mekke, Medine, Kudüs kapalı… Kâbe, Vatikan bile kapalı, bütün ibadet mahalleri kapalı. Ama Anıtkabir açık.
Anıtkabir’e gidenler imtiyazlı öyle mi?
