Al birini vur ötekine
Yıllardır sınır boylarımızda ve dolayısı ile Doğu ve Güneydoğu'da ülkemize kan kusturan terör ve teröristlerin şerefsizlikleri ile uğraşırken başlayan Afrin harekatı ile hem ülkemiz, hem sınırlarımız ve hem de sınır ötesindeki bölgelerde beklenen rahatlama sağlandı ve insanlar yavaş yavaş memleketlerine dönmeye başladı. Bu temizlik devam ederken ABD Başkanı Donald Trump'ın "Suriye'den çekileceğiz" söylemi ile artık ABD bu bölgede teröre destek vermeyecek diye beklerken bunun bir yalan olduğunu anlamak için çok beklemeye gerek kalmadan Pentagon, PKK'ya destek için 300 askerini daha Fırat batısındaki Münbiç'e yolladı.
Afrin'i terör ve teröristlerden temizleyip Münbiç'e doğru ilerlerken ABD'nin Fırat Kalkanı bölgesi sınırına sevk edilen Amerikan askerleri, devam eden Türkiye'nin operasyonu için o bölgede gerilimi daha da artıracağı aşikar. Sadece asker göndermekle kalmayan ABD çok sayıda zırhlı araç ve iş makinesi ile onları desteklemeye devam ediyor. Çekilmeyi bırak aksine o bölgede daha da güçlü bir birlikle adeta karşımıza dikilmeye çalışıyor. Zaten Trump'ın "Suriye'den çekileceğiz" söylemine hiçte inanmamıştık. Bu kıvırdığı ilk söylemi değil, son söylemi de olmayacak. Bu bölgede konuşlanmış ABD askerleri Münbiç'e, ilçe doğusundaki Sırrın'da bulunan Sebet üssünden geldi. Aynı zamanda ABD'nin takviye unsurları, Sacu Çayı boyunda haftalık devriyelerini de günlük yapmaya başladılar. Adeta tetikte bekliyorlar. Binlerce kilometre öteden gelip bu bölgede ne aradıkları ise gayet açık. Yüz yıldır bu bölgeyi sömürenler anlaşılan o ki hala doymadı ve gelecek yüzyılın planlarını kurguluyorlar. ABD'nin demokrasi bahanesi ile yerleştiği ve bir daha da çıkmadığı her bölgede kan gövdeyi götürmekte, insanlar ölmekte ve şehirler alt üst olmaktadır. Bu nasıl bir demokrasi ki geldiği her yeri yakıp yıkmakta ve insanları zelil etmekte. Batsın böyle demokrasi dememek elde değil.
Tüm bu gelişmeler olurken Trump'ın sözde "Suriye'den çekileceğiz" söyleminin ardından diğer bir sömürücü devreye girdi, o da Fransa. Trump-Macron teması sonrası iki ülke, Suriye'de terör örgütü PYD/PKK'yı koruma seferberliğine girişti. İki ülkeden peş peşe gelen seviyesiz açıklamalar sonrası ABD Münbiç'e 300 askerini daha gönderirken aynı zihniyetin diğer bir ülkesi olan Fransa ise aynı bölgeye 4 uçakla 50 uzman personelini yolladı. Suriye'de ABD ile "vardiya değişimine" soyunan Fransa'nın bu alçak tavrı ve hareketi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un geçtiğimiz günlerde PKK elebaşlarını Elysee Sarayı'nda ağırlayarak destek sözü vermesiyle başladı. Türkiye'den gelen büyük tepki üzerine Fransa'nın Suriye'ye asker göndermeyeceğini ve bu ülkede yeni bir askeri operasyon düzenlemeyi planlamadıklarını iddia etmesinin üzerinden çok geçmedi ki Fransa'nın "asker gönderme" çıkışının ardından Münbiç'e 50 üst düzey personel gönderdiği ortaya çıktı. Söz konusu 50 Fransız askerin bölgeye geldiğinde ilk işi de Münbiç'teki PKK'nın elebaşlarıyla buluşmak oldu. Türkiye'nin büyük tepkisine rağmen bu tavrından vazgeçmeyen Fransa'nın da tıpkı ABD gibi bu bölgede terörü besleyerek kendine menfaat elde etme çabalarından başka bir şey olmadığı ortaya çıkmış oldu.
Terörden temizlenen bölgelerdeki halkın Mehmetçik sevgisi bu insanların ne kadar zulüm gördüğünün bir işaretidir. Ellerinde Türk bayrakları ile Türk askerini gülücüklerle karşılayan bölge halkının yüzlerinde tarihin kara izleri ve gözlerinde geleceğin umut dolu bakışları seyredilmektedir. Evlerinden, parklarından koparılan ve geride adeta virane kentler oluşan bu bölgenin kara talihi yüz yıldır böyle ve inşallah yüz yıl daha devam etmeyecek.
Sınırımızda bu hareketlilik devam ederken zalimler dünyanın diğer bölgelerinde kan dökmeye devam etmektedir. Hafta sonundan bu yana Gazze'de 400'den fazla hedefi vuran İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısının 79'a yükseldiği söyleniyor. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yüzlerce yaralı var. İsrail füzelerinin hedefi olan evler enkaza dönmüş durumda. Hayat felç.
Diyeceğim o ki: "Küfür tek bir millettir" ve "Al birini vur ötekine"