Ak'şenersiz
Abdullah Gül ve Abdüllatif Şener Politik Araştırmalar Merkezi'nde 14 Temmuz 2001 de basın toplantısı düzenlendiğinde Meral Akşener, siyaset kurumunun vatandaşın gözünde hızla ivme kaybettiğini savunarak ülkenin kötü yönetildiğine ve yeni bir siyasi oluşumun içinde yer almak istediğini beyan etmişti. Akşener, yeni oluşumda, “Tayyip Erdoğan'ın siyasi yasağı var. Emanetçi bir genel başkana razı olabilir misiniz?'' sorusuna, “Yenidünya düzeninde 21. yüzyılda tek kişiye bağlı bir yönetim anlayışının çöktüğüne inanıyorum. Dolayısıyla bizim iddiamız, yönetim anlayışının değiştiği şeffaf, katılımcı ve ortak aklın önde olduğu, bir kadro hareketi... Dolayısıyla bir liderlik sorunu yaşanacağını zannetmiyorum” demişti.
Yeni oluşumun manevî
değerleri ön planda tuttuklarından rahatsızlık duyup duymadığı sorusuna ise, “Millî ve manevî değerler, dinî değerler
milletin değerleridir. Dolayısıyla her parti bu değerleri savunmalıdır. Sadece
tek bir parti milliyetçilik, bir partiye dindarlık, bir partiye liberallik
bırakılmayacak kadar Türk milletinin omurgasını oluşturan kavramlardır.
Dolayısıyla bu kavramların, insanlarımızı oluşturan bu değerlerin ebetteki bu
siyasi organizasyonda yeri olacaktır. Ama istismarı söz konusu olmayacaktır.
Bundan sonra Türkiye'nin geldiği nokta istismarların ortadan kaldırılacağı bir
dönem olacaktır” cevabını verirken Tayyip
Erdoğan'la da görüştüğünü belirtmişti.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Karadeniz gezisi
boyunca eşlik ederken Türkiye’yi yönetenlerin IMF’ye verilen tavizlerle ülkeyi ‘müstemleke valiliği’ haline
getirdiklerini ifade eden Meral Akşener,
“Sizler çalmayın çırpmayın, dürüst ve
imanlı olun mesajları gönderiyorsunuz. Mesajlarınızı Ankara’dakiler duymasa da
biz duyuyoruz” sözleri alkışlarla kesilmiş, “Milli mücadele ruhuyla Ankara’ya gideceğiz ve ülkeyi bu insanlara
layık olarak yöneteceğiz” beyanları gazetelerde geniş yer tutmuştu.
Ak Parti’nin kuruluş çalışmaları, parti programı ve tüzük
hazırlıkları için Afyon İkbal Otel’de kurucu isimler yoğun bir tempo ile
çalışmaya başladığında M. Mehdi Eker,
İbrahim Gül, Mustafa Tarlacı ve
Mehmet Şafi Öztekin görevlerini ifa ederken basın mensuplarıyla ilgilenme,
basın açıklaması ve toplantıları tertip etme vazifesi uhdemdeydi.
24 Temmuz 2001 de Giresun Alucra Ekin Festivali’nde
Türkiye’yi evladına abdestsiz süt vermemeyi ilke edinmiş anaların çocuklarının
yönetmesi gerektiğine dair ifadelerin sahibi Akşener’in parti kurucusu olarak Afyon’a gelmek üzere Ankara’dan
yola çıktığı haberiyle basın açıklaması yapacağı mekânda gerekli düzenlemeleri
yaptırmış, basına bilgi vermiştim. Onlarda iyi görüntüyü alabilmek için kameraların
‘beyaz’ ayarlarını yapıp mikrofonlarını
kürsüye bırakmışlardı.
Ancak Akşener’in parti
kurucusu olmaktan caydığı ve Ankara’dan çıktığı yolda ‘U’ dönüşü yaptığına dair
haber gelmişti. Doğruluğunu teyit için daha önce aynı partide Akşener ile birlikte hareket eden
milletvekili arkadaşıma yoldan dönüşün sebebini sorduğumda o da şaşırmıştı. Bu mevzuda hiç konuşmayan Meral Akşener’in yıllar sonra bir televizyon programında kendisine
bu konuda hiç sorulmadığını belirtmiştir.
Bu anlattığım olay 2001
de olmuştu. Bugünlerdeki mevzularla lütfen karıştırmayalım. Altı/üstü bir
masaydı. Bağdaş kurup oturabilirlerse yer sofrasına geçerler mi bilemem ama bundan
sonra AK’Şenersiz yola devam
edecekler.