Aklımızı başımızdan alma ALLAHIM
Akıl ile zekâ arasındaki fark her geçen gün biraz daha iyi anlaşılıyor. Kelli felli, gözlerinden zekâ fışkıran birçok insanın bazı tutum ve davranışlarına baktığımızda sıradan zekâlı ancak akıllı insanlara göre gülünç durumlara düştüklerine sık şahit oluyoruz.
Doğru düşünceler üretebilmenin olmazsa olmazı akıl iken, zekâ bu düşünceleri kullanmamıza zemin oluşturmaktadır.
Mantık; zekâyı akıl süzgecinden geçirerek iki dünyada saadette olmamızı sağlayan ferasetli olma ilminin evrensel adıdır
Din, felsefe, psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve tıp ilimlerinden yansıyan ışık huzmeleri ile zenginleşerek insanlığın refahını mutluluğunu zirveye taşır.
Bu milletin ortak aklı ile dalga geçen beyinsiz beyinlerin ne kadar gülünç duruma düştüklerini birçok insan acıma duygusu ile gözlemliyor.
İnsan, eşrefi mahlûkat mertebesinden esfele safilin çukuruna zekâsını kullanmayı akletmediği için düşüyor. Kuru inadı sayesinde de düştüğü çukurda bocalayıp duruyor.
Akıl ve mantık hamuru ile karılmamış zekâ hem sahibinin hem de yaşadığı toplumun felaketine sebep olabilir. Tarihteki birçok savaş ve kargaşa olgunlaşmamış yüksek zekâlı insanların akıl almaz tutum ve davranışları birinci derecede rol oynamıştır.
Önümüzdeki yerel seçimlerin kazanımları ile 2023’lere doğru kaldığımız yerden devam etme gücünü ve kudretini de kazanabilirsek sadece zekâlarına güvenen akıldaneleri bir kez daha şaşkına çevirebiliriz.
Göbeğini kaşıyan makarnacıların insan sınıfından sayılmasının da bir miladı olacak gibi bu seçimler.
Bu haklı gururumuzu iç etmek isteyen dâhili harici bedbahtlara karşı susmayalım. Sessiz şeytanlar olmayalım. Hata ararken kendimizden başlayarak halkayı genişletelim.
Para, mal, mülk, şehvet, şöhret gibi nefsi emarelerimizin turnusolü olan sıfatlar karşısında doğru çizgimizi bozacak ucuz adamlar olmayalım.
Samimi ve hasbi olalım.
İhlas ve samimiyet çarşıda pazarda satılsa alalım derim. Ama satılmıyor. İhlas ve samimiyeti dostlarımız arasında kuracağımız muhabbet tarlasından toplayabiliriz.
Ameller niyetlerimize göre derlenip toplanarak önümüze konulmaya çalışılan engelleri aşmamızı kolaylaştırır.
Birbirine yakın kavramlar üzerinde durmak istiyorum bugünkü makalemde. Şöyle ya da böyle algılar ve olguların içi içe girdiği bir dönemden geçiyoruz.
Bilgiler kirli temiz ayırımı olmaksızın iç içe. Hangisi doğru dedirtecek kadarda birbirine girmiş durumda.
Kutsal kitabımız ise akletmemizi bilhassa tavsiye ediyor. Alınan her türlü bilginin doğruluğunu araştırmamıza ise özellikle vurgu yaparak sanki bugünlerdeki açmazlarımızın kapısını aralıyor.
Akıl, ne büyük bir nimet.
Ne büyük bir devlet
Bize bugün düşen en önemli görev ise ne oldum delisi olmamak olmalı. Su uyur düşman uyumaz. Bu milletin tokadını yiyenlerin iflah olmadığını içerde dışarda açık örnekleri ile görüyoruz.
Her şey ayan beyan ortada.
Gülünç durumlara düşmeden onurumuzla yaşamak en doğal hakkımız.
Bana bir şey olmaz kolaycılığı bindikleri dalı kesenleri uyaralım.
Objektif olalım.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle.
Vefat ve başsağlığı
Değerli okurlarım hazan mevsiminin son günlerinde dostlarımız bir bir darı bekâya doğru yola çıkıyor.
Kırklareli vali yardımcısı iken kendileri ile tanışıp kaynaştığım değerli insan Taceddin Özeren beyde bu kervana katılarak ahiret yolculuğuna başladı. Kendilerinin iyi bir Müslüman ve muvahhid olduğuna şahitlik eder Rabbimizin rahmetine ve mağfiretine mazhar olmasını diler dostlara sabr-ı cemil niyaz eylerim.