Dolar (USD)
34.54
Euro (EUR)
36.04
Gram Altın
3008.12
BIST 100
9460.43
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
24 Haziran 2021

Akla geldikçe ahlaklı olunmaz

Bir şeyin, bir işin iyi/kötü veya güzel/çirkin olması sonuçları itibariyle o şeyin ya da o işin failini ideal ahlak ya da ideal olmayan ahlak sahibi yapar. Yani toplumun deyişiyle o faili ahlaklı ya da ahlaksız yapar.

Bireyin yani insanın bireysel ya da toplumsal olarak kendisine kötü dedirtmesi çok kolaydır. Bireysel ya da toplumsal olarak birkaç kere kötü/çirkin davranışta bulunması ve bunu tekrar etmesi kötü olarak vasıflandırılması için yeterlidir. Dolayısıyla bu durum, o insanın ahlaksız ya da ahlakı düşük yaftasını yıllar boyu üzerinde taşımasına yetecektir.

Hal böyle iken aynı bireyin kendisi hakkında iyi insan dedirtebilmesi çok zordur. Gerek bireysel gerek toplumsal sürekli iyi olmak ve sürekli iyi davranışlar yapmak mecburiyetinde olmalıdır. Birey, daimi olarak iyi ve güzel amellerle yaşamazsa ahlaklı olamayacaktır.

Günümüzde ateist, deist, dinden uzak duran insanların aklına, Müslüman denilince kesinlikle ahlakı düzgün, merhameti bol biri gelmiyorsa Müslümanların ahlakında bir sorun var demektir. Bu insanların aklına, Müslüman denilince tam tersine değişik karanlık düşünceler geliyorsa sorun daha da büyümüş demektir.

Ahlak, yeryüzünde en çok ter, en çok gayret gerektiren en büyük kıymettir. Ahlak bir nimet ise.. ki öyledir de.. ter dökmeden, gayret etmeden bu büyük nimete asla erişilemez. Ahlakı tamamlamaya gönderilen bir Peygamberin inananları da bu ahlakı asla eksiltmeye çalışmamalıdır. Aksine iyi/güzel ahlakı yaşayarak aynı Peygamberleri gibi ahlakı tamamlamalıdırlar. Ayrıca tamamlanan ahlakınız, herkesin etrafınızda pervane olma vesilesidir.

Ahlak için ter dökmeyi, gayret etmeyi bir an bırakırsanız belki yüzlerce belki binlerce iyilik de yapmış olsanız gün gelecek kendi kâinatınız çökmeye başlayacaktır. Sonrasında ne kendi dünyanıza ne de tüm dünyaya belki de asla bir faydanız olamayacaktır.

Müslümanların ahlakına göre; bir insanı büyük bir kâinat kabul etmek demek yüksek ahlak sahibi olmak demektir. Müslümanların ahlakına göre; ahlakı iyi olan insan, huyu güzel olan insan, fıtratı temiz olan insan, en yüce insan demektir.

Herhangi bir insanı böyle büyük bir kâinat olarak düşünen bir insan, ne cana ne mala ne de namusa kastedebilecektir. O insan; etrafı için emin bir canlı, kâinattaki her canlı için de emniyetli bir sığınak olmuş demektir.

Gazete ve televizyon haberlerinde her gün, her saat ahlak dışılık ve bundan mütevellit işlenen kötü/çirkin işler arşa çıkıyor. Çocuk, kadın, erkek hangisi ve nerede olurlarsa olsunlar tedirgin ve emniyetli hissetmiyorlarsa bu durum bir problemdir ve çözülmelidir. Bu durum, ancak beraber fikir ve plan oluşturulup, beraber hareket edilerek çözülebilir.

Hangi insan kötü/çirkin ahlaklıların yaptıklarına bana ne diyebilir?

Kötü/çirkin ahlaklıların hangisi bu yaptıklarımdan sana ne diyebilir?

Dünya, kötü/çirkin ahlak ile çok kolay bir şekilde batacaktır. Aynı dünya sadece iyi/güzel ahlak ile ayakta kalabilecektir. Ancak dünya, akla geldikçe ahlaklı akla gelmedikçe ahlaksız yaşanılarak asla iyi ve güzel bir yer olamayacaktır. Akla geldikçe ahlaklı olunmaz. Bu şekilde ahlaklı değil başka bir şey olunur. Dünya ancak daimi ahlak ve daimi iyilik/güzellikle daimi ahlaklı ve daimi iyilik/güzelliğin membaı olacaktır.

Ne olur yeryüzünde yaşanacak bu cehennem azabına çok özel davetiye çıkaran bu kötü/çirkin ahlak ve ahlaklılardan kendinizi ve milletinizi kurtarın. Ahlakı önceleyerek “ya güzel ahlak ya cehennem” ikileminden tüm ülkenizi kurtarın.