Dolar (USD)
35.19
Euro (EUR)
36.83
Gram Altın
2969.74
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
14 Kasım 2015

AKIL MANTIK ZEKA

Biribirine yakın kavramlar üzerinde durmak istiyorum bugünkü makalemde. Şöyle yada böyle algılar ve olguların içi içe girdiği bir dönemden geçiyoruz.Bilgiler kirli temiz ayırımı olmaksızın iç içe .Hangisi doğru dedirtecek kadarda biribirine girmiş durumda.

Kutsal kitabımız ise akletmemizi bilhassa tavsiye ediyor.Alınan her türlü bilginin doğruluğunu araştırmamıza ise özellikle vurgu yaparak sanki bugünlerdeki açmazlarımızın kapısını aralıyor.Akıl, ne büyük bir nimet.Ne büyük bir devlet.

Akıl ile zeka arasındaki farkı bugün biraz daha iyi kavrar olduk.Kelli felli İQ testlerinde 130-140 gibi rakamlarla gözlerinden zeka fışkıran insanların bazı tutum ve davranışlarına baktığımızda sıradan zekalı bir çok akıllı insana göre çok gülünç duruma düştüklerine sık şahit oluyoruz.

Doğru düşünceler üretebilmenin olmazsa olmazı akıl iken, zeka bu düşünceleri kullanmamıza zemin oluşturmaktadır.Mantık ise zeka ve akıl arasındaki gel gitleri başka disiplinlerden aldığı güç ile amme menfaatine kanalize etmeye yarar. Mantık zekayi aklıl süzgecinden geçirerek iki dünyada saadette olmamızı sağlayan ferasetli olma ilmi. Din ,felsefe, psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve tıp ilimlerinden yansıyan ışık hüzmeleri ile zenginleşerek insanlığın refahını mutluluğunu zirveye taşır.

Bu milletin ortak aklı ile dalga geçen beyinsiz beyinlerin ne kadar gülünç duruma düştüklerini bir çoğumuz acıma duygularımız ile gözlemliyoruz. İnsan eşrefi mahlukat mertebesinden esfele safilin çukuruna zekasını kullanmayı akledemediği için düşüyor.Kuru inadı sayesinde de düştüğü çukurda bocalayıp duruyor.

Akıl ve mantık hamuru ile karılmamış zeka hem sahibinin hemde yaşanılan toplumun bazen felaketine sebep olabiliyor.Tarihteki bir çok savaş ve kargaşada olgunlaşmamış yüksek zekalı insanların akıl almaz tutum ve davranışları birinci derecede rol oynamıştır.Yakın tarihimizde Hitler,Mussolini,Stalin ilk akla gelenler.Yaşadıkları dönemde dünyayı insanlığın yaşamasına dar etmişler. Bugünde hala lanetle nefretle anılıyorlar.

Toplum olarak yaşadığımız , yüksek gerilimli son seçim süreci ile ilgili son noktayı bu millet bazılarının aklını oynatacak bir yerden koydu. Bu nokta öyle bir yere kondu ki, tarihe geçecek ve torunlarımıza bugünleri heyecanla anlatacağımız anılarımız hikayelerimiz olacak. Son seçim , 50 li 80 li yıllardakinden çok farklı kazanımları ile inşallah yeniden bir daha dedirten gelişmelerin başlangıcı olur. Dedelerimizin kaldığı yerden devam etme gücünü ve kudretini bu enerjiden devşirebiliriz.

Bu haklı gururumuzu iç etmek isteyen dahili harici bedbahtlara karşı susmayalım.Sessiz şeytanlar olmayalım. Hata ararken kendimizden başlayarak halkayı genişletelim. Para, mal, mülk, şehvet, şöhret gibi nefsi emarelerimizin turnusolü olan sıfatlar karşısında doğru çizgimizi bozacak ucuz adamlar olmayalım.

İçinde yaşadığımız toplumumuz da o kadar çok beş para etmez insanımsı yaratıklar var ki, bunları ferasetlerimizle , gönül gözlerimiz ile görmenin tek yolu ihlas ve samimiyet. İhlas ve samimiyet çarşıda pazarda satılsa alalım derim.Ama satılmıyor. İhlas ve samimiyeti dostlarımız arasında kuracağımız muhabbet tarlasından toplayabiliriz.Ameller niyetlerimize göre derlenip toplanarak önümüze konulmaya çalışılan engelleri aşmamızı kolaylaştırır.

Bize bugün düşen en önemli görev ise ne oldum delisi olmamak olmalı.Su uyur düşman uyumaz der atalar.Bu milletin tokadını yiyenlerin iflah olmadığını içerde dışarda açık örnekleri ile görüyoruz.Her şey ayan beyan ortada.Gülünç durumlara düşmeden onurumuzla yaşamak en doğal hakkımız.Bana bir şey olmaz kolaycılığı yerine bindiği dalı kesenleri uyaralım.Objektif olalım.Birliğimizle dirliğimizle birbirimizin aynası olmayı becerebilirsek ne yolsuzluk ne yoksulluk kalır.Sağlık ve mutluluk dileklerimle.