Ak Sakallı ulu bir çınar Adnan Tanrıverdi Hakka Yürüdü
Ak Sakallı ulu bir çınar; Adnan Tanrıverdi Hakka yürüdü…
O asrı saadetin günümüz temsilcilerinden biriydi.
O darbeci zihniyetin çekindiği bir isimdi.
O İslam Ümmetinin dertlisi,
Kudüs aşığı, Filistin halkının dostu idi.
O Uşak medreselerinde yetişmiş, din görevlisi olarak görev yapmış, İstiklal Harbine katılmış, İstiklal madalyası ile taltif edilmiş bir babanın tek oğlu idi.
O bir önder, O bir yol gösterici, O bir AK Sakallı fikir insanı idi.
Adnan Tanrıverdi daha 2. Zırhlı Tugay Komutanı iken vermişti mesajını.
O’nun komutanlığı döneminde kurtarılmış bölge olarak adlandırılmıştı komuta ettiği Tugay.
Darbeciler Onu görevinden alırken Doğu Silahçıoğlu ile silmek istedi kurduğu adil komutanlık anlayışını.
Ancak başaramadılar.
Bölge halkının gönlünde taht kuran insanı silemediler oradan.
O, 28 Şubat mümessillerine el yazısı ile yazdığı mektubunda şöyle diyordu;
“Çarpık laiklik anlayışları ile, İslâmî Dinî inancına dönük ve tamamen temel hak ve özgürlüklerin gereği olan her türlü davranışları tehdit gibi görüp gösteren, yersiz korku ve endişelerle, 28 Şubat sürecinde Milletin Dini Hayatı üzerine konulan hukuk dışı yasak ve kısıtlamaların derhal kaldırılarak milli irade ile ve milleti ile barışık bir ordunun tesis edilmesini” istiyordu.
Dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı’dan
27 Nisan E-Muhtırasına hemen akabinde en hızlı cevabı saat 05:00 da yine “O” vermişti.
“Genelkurmay bildirisi muhalefetle koordineli yapılan demokrasi dışı bir girişimdir.” başlıklı karşı bildiriyi göndererek Bakanlar Kurulunun öğleden sonra verdiği sert mesaja dayanak oluşturmuştu.
Daha 2009 yılında Gazze’de katliamlar gerçekleştiren katil İsrail’in ancak güçten anlayacağını dillendiren oydu.
İsrail’in bu saldırılar boyunca, çaresiz kalan İslâm Aleminin onurunu ve izzetini ayaklar altına aldığını ilk O, ilan etmişti.
“Filistin Halkının mücadelesi ile "İslâm'ın Gazze’deki Ordusu" olduğunu ispat etmiştir.” Diyende o değil miydi?
Milleti Müslüman olan Devletler, ya Filistin'i kendi silahlı kuvvetleri ile korumalıdırlar, ya da Filistin için İsrail ile baş edebilecek modern bir silahlı kuvvet oluşturmalıdır.
Bu mümkündür.
Önce hayal edilir, sonra fikir ortaya çıkar, arkasından proje ve planlama gelir, icraat faaliyetin son safhadır. Biz henüz hayal etme safhasındayız.
Diyerek yıllar önce Filistin meselesinin çözümüne ışık tutmuştu.
Ömrünü Allaha, Resulüne (sav), Ümmete ve yüce Türk Milletine hizmete adamış çınardı.
O çınar şimdi aramızda yok!
Ümmetin ve milletimizin başı sağ olsun.
Yüce bir değerimiz daha Arşın gölgesine yelken açtı.
O hep derdi; “Birgün İslam Birliği kurulacak ve bizler mezarımızın etrafında yeşeren otlardan bunu anlayacağız.”
Evet umarım ardından kalan bizler İslam Birliğinin tesis edilişini görürüz.
Yoksa inanıyoruz ki Adnan Paşamız ile beraber mezarlarımızın etrafında yeşeren otlardan bunu anlayacak ve kabirlerimizde mutlu olacağız.
Cenazesi 5 Ağustos Pazartesi günü Eyüp Sultan Camiinde kılınacak cenaze namazı sonrası Eyüp sultan mezarlığında defnedilecek.