AK Parti'nin Yeniden Doğuşu!

"Her Dem Yeni Doğarız, Bizden Kim Usanası!"

AK Parti'nin Yeniden Doğuşu!

Bugün, büyük gün.

AK Parti Büyük Kongresi'nde, "Yeni Ak Parti" doğacak.

Yenilenmiş bir parti, tepeden tırnağa.

Yılların yorgunluğunu üzerinden atmış...

Üç büyük engeli; yerel seçimler ile genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimini "zorlanmadan" aşmaya hazır bir Parti.

İsmine layık bir Parti.

AK Parti.

İçindeki AKP'lileri temizlemiş...

Yolundaki "takozları" fırlatıp atmış bir parti.

Umarım böyle olur...

Hepsi hemen olmaz elbet, umarım "tez" zamanda olur.

AK Parti kimsenin Partisi değil.

AK Parti bu Aziz Millet'in Partisi.

Önderi Recep Tayyip Erdoğan, bu Aziz Millet'in Lideri.

Şer odaklarının topyekün hedef aldığı bu Büyük Lider'e sahip çıkmak, Türkiye'ye sahip çıkmaktır.

Dünya mazlumlarının haklarına, hukuklarına sahip çıkmaktır.

Bir milli vazifedir, insanlık vazifesidir.

Ümmete mal olmuş bu büyük Lider'e sahip çıkmak; Onu her "doğru adımında" desteklemeyi gerektirir.

DOĞRUDA DESTEK, YANLIŞTA "DÜZELTME"!

İlahi Buyruk;

"Nasılsanız Öyle Yönetilirsiniz!"

Bizler, idarecilerimizin bizleri düzgün yönetmesini istiyorsak, "düzgün insanlar" olacağız!..

"İltimas"a değil "liyakat"a odaklanan düzgün insanlar!..

"Bir haksızlık gördüğünüzde 'el'inizle, buna gücünüz yetmiyorsa 'dil'inizle engel olmaya çalışın, o da yetmiyorsa içinizden buğzedin, bu imanın en zayıf noktasıdır!" buyruğunun gereğini yerine getirirken...

"İmanın en zayıf noktası" ile yetinmeyen...

Hakk'ı söyleyen cesur insanlar...

Makam, mevki, servet için birbirlerinin kuyusunu kazmayı, birbirlerine iftira atmayı akıllarının ucundan dahi geçirmeyen; fasıktan gelen haberi"üzerinde araştırma yapmaksızın" kabule meyletmeyen adil insanlar...

"Dua müminin silahı" ve "Helal Rızık" da duanın kabulünün ana şartı.

"Muhammed'in canını kudreti altında bulunduran Allah'a yemin ederim ki, karnına haram lokma atan kişinin kırk gün duası kabul olunmaz!" buyruğunu sindirmiş dürüst insanlar...

"Kınayanların kınamalarından korkmadan doğruyu söyleyen"...

İcabında "Bedel ödemeyi" göze alan insanlar.

Hz. Ebu00fbbekir (r.a.) halife seçildiğinde, Allah'a hamdu

sena ettikten sonra ne buyurmuştu?

Hatırlayalım dostlar:

"Ben sizin en hayırlınız

olmadığım halde sizin başınıza halife seçildim.

Kur'an nazil olmuş, Hz. Peygamber (s.a.v.) dinin hükümlerini

açıklamıştır. Sizin en zayıfınız, hakkı alınıncaya kadar

benim yanımda kuvvetlidir. Ey insanlar! Ben ancak Hz.

Peygamber (s.a.v.)'in yoluna uyarım. Kendiliğimden birşey

icad edici değilim. Eğer iyilik yaparsam bana yardımcı

olun. Eğer sırat-ı müstakimden kayarsam beni düzeltiniz.

Ben bu sözümü söyler, hem kendim için hem de sizler için

Allah'ın affını taleb ederim."

Evet...

İyiliklere sonuna kadar destek olacak, yanlışlara sonuna kadar karşı çıkacağız!..

Bunu yapmazsak, "dost"luk etmiş olmayız.

Hz. Ömer (r.a.) ne güzel der:

"Allah'ım yanıldığımda beni düzeltecek teb'am olduğu için sana şükürler olsun!"

Ölçülerimiz belli değil mi?

Doğruya doğru, yanlışa yanlış...

"Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!"

"Kınayanların kınamasından çekinme!"

DEMOKRASİ BİR ARAÇ, SADECE BİR ARAÇ!

İnsanoğlunun bulduğu en az kusurlu yönetim modeli olarak"demokrasi"den bahsediliyor.

"Demokrasi" bir "araç."

"Millete Hizmet"in bir aracı.

AK Parti, ülkeyi yönetme kabiliyetine sahip tek siyasi oluşum olarak çok kritik bir noktada bulunuyor.

Dile kolay, 15 yıldır tek başına iktidarda.

Neler yaşadı bu süreçte, ne hain tertiplere maruz kaldı, ne alçak "dava"lara, ne alçak operasyonlara, ne rezil suikastlere...

İşte son olarak tarihin en büyük ihanet hareketi; 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi.

Şükür, ülke ayakta kaldı.

AK Parti ayakta kaldı.

Bir yorgun boksör gibi...

Önünde üç önemli maç var; yerel seçim, genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimi.

Hiç kolay olmayacak.

Zaferin yolu, birlik ve beraberlikten geçiyor.

Bir de, "goygoyculuk"tan vazgeçecek Ak Parti destekçileri...

Adam eksiltmeye değil, arttırmaya bakacak.

İsraf haramdır ve en büyük israf insan israfıdır!

KONYA'DAN MARDİN'E "TEFEKKÜR FIRTINASI!"

Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, yaklaşık 130 sivil toplum örgütünü bir araya getiren bir "sessiz" dev.

Bu müthiş oluşumun Mardin'de gerçekleştirdiği UFUK TURUetkinliğine katıldık.

"Sivil Toplum ve Din" başlığı altında müthiş tebliğler yapıldı, dolduk, taştık.

FETÖ gibi "bozuk, yamuk, çarpık, müptezel" anlayışa hala itibar edenlerin olmasını, "batıl akımlar" hakkında derinlemesine bilgi edindikçe "tabii" karşılar olduk.

Allah kurtarsın hepsini, ne diyelim.

Onlar için denebilecek olan bu; Allah kurtarsın.

Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, 14'ncüsünü gerçekleştirdiği UFUK TURU organizasyonları ile müthiş bir iş yapıyor.

FETÖ belası yüzünden hayırlı işler yapan "Cemaat"lerimizin topyekun karalandığı bir fitne ortamında, "Sivil Toplum ve Din", "İslam ve Cemaatler", "Tefrika Kaynaklı Oluşumlar", "İslam'da Mezhepler", "Türkiye'deki Dini Yapılar" gibi hassas konuları, en seçkin uzmanları bir araya getirerek tartıştırmak büyük işti.

Umarım, Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu'nun bu hayırlı çalışmasına diğer sivil oluşumlarımız da farklı etkinliklerle katkıda bulunur.

FETÖ fitnesinden ve diğer fitnelerden mümkün mertebe korunma yollarını da bu sayede öğrenmiş oluruz.

Bunları söyledikten sonra...

Bir görevi yerine getirelim:

Üç gün boyunca "tefekkür fırtınası" estiren hocalarımız;

Prof.Dr. Ahmet Önkal, Prof.Dr. Mustafa Ağırman, Prof.Dr. Mustafa Tekin, Prof.Dr. İbrahim Özcoşar, Prof.Dr. Birol Akgün, Prof.Dr. Fikret Karapınar, Doç.Dr. Metin Aksoy, Doç.Dr. Kudret Bülbül, Dr. Burhan İşleyen, Prof.Dr, Önder Kutlu, Dr.Adem Ergül,Yrd. Doç.Dr. Gökhan Bozbaş, Prof.Dr. Saffet Köse, Dr. Masum Taşçı, Prof.Dr. İlyas Üzüm, Prof.Dr. Seyit Bahçıvan, Dr. Necdet Subaşı, Prof.Dr. M. Ali Büyükkara ve Dr. Tayyip Elçi'ye SONSUZ TEŞEKKÜRLER...

Platform Başkanı Sayın Muhsin Görgülügil ile diğer gönüldaşlarımıza da, "YÜREĞİNİZE, EMEĞİNİZE SAĞLIK" diyelim.

"DİNDARLAR YAŞLANIYOR!" MESELESİ

Mardin'den gönderdiğimiz "Dindarlar Yaşlanıyor!" başlıklı yazımız hayli ses getirdi.

Evet...

"Dindarlar Yaşlanıyor!"

Gerçekten de...

Bu tür oluşumlara katılanların yaş ortalaması, herhalde 55'ten aşağı değil.

Çok az genç var.

Burada, yani Mardin'de bir araya gelen dostlarımıza şöyle bir baktık;

Çoğunu 30 yıldır tanıyoruz.

Hepsinin "dava"ya büyük hizmetleri var; uzun yıllar boyunca yönetiminde bulundukları sivil toplum örgütleri aracılığı ile ülkenin birlik ve bütünlüğüne katkıda bulunuyorlar.

Ah, bu dostalarımızın yanında, gençler de olsa.

Büyük sivil toplum örgütlerimizin yönetimlerinde mesela üçte bir oranında "gençler" de yer bulsa.

Gençlerimize güvenelim.

Onları aramıza alalım.

Hemen yargılamayalım.

Bizim gibi davranmayabilirler, bu normaldir.

Benimle, benden otuz sene önce doğan arasındaki tek fark, belki, bir "televizyon."

Benimle benden otuz sene sonra doğan arasında ise sanki üç yüz yıl var.

Dünya çok değişti, teknoloji çok gelişti, dünya küçük bir köy haline geldi.

Dünyanın öbür ucundaki kuşun grip olması bile bizi ilgilendirir oldu.

Böyle bir atmosferin çocukları bunlar.

Bazı sıkıntıları var ama kabul edelim, bizden çok daha önde oldukları alanlar da var.

Sosyal medyayı bizden çok daha iyi kullanıyor, teknoloji diline bizden çok daha kolay hakim oluyorlar.

Onları mutlaka kazanmalıyız.

"Bizim zamanımızda böyleydi, şimdiki gençlerde iş yok, yedikleri yemedikleri önlerinde ama çalışmıyorlar, e tabi, çalışarak kazanmadılar ki, zorluk görmediler ki azizim!" yollu"bayat" lakırdılarla onları kendimizden uzaklaştırmayalım...

Onları bizler gibi "yaşlandırmaya" çalışmaktansa, biz "gençleşmeye" bakalım.

Dostlar,

Gençlerimizle mutlaka "arkadaş" olmalıyız.

Yoksa...

Yoksa...

İşi siyasete dökmeyelim ama, bir gerçek olduğu için ifade etmeden de geçmeleyim:

Yoksa...

2019 ve sonrası çok zorlu olur!

GENÇLER İÇİN REHBER KİTAP

Söz gençlerden açılmışken:

Kardeşlerime bir kitabı tavsiye etmeden geçemeyeceğim.

Doç.Dr. Kudret Bülbül,"Hatırat, hikaye, kariyer rehberi" karışımı nefis bir kitap kaleme almış...

Mardin'deyken bir çırpıda okudum.

Kitabın adı: "Küresel Çağda Nasıl Bir Gençlik?"

Sayın Bülbül, gençlere "tecrübe ve gözlemlerinin" hasılatı olarak, nice faydalı tavsiyelerde bulunuyor.

Küresel Çağın Genci...

Kendini nasıl yetiştirmeli?

Neleri mutlaka yapmalı ve neleri kesinlikle yapmamalı?..

Nelere dikkat etmeli?..

Masabaşı çalışması değil, "ahkam kesmece" hiç değil.

Pratik bilgiler ve tavsiyeler sunan bir kitap.

Harf Yayınları'ndan, (0312) 437 08 85-86 nolu telefon var kitapta, harfegitim.com.tr de web adresi, 120 sayfalık bir kitap, kafa ütülemesi yok, temiz, gayet faydalı.