Dolar (USD)
32.55
Euro (EUR)
34.84
Gram Altın
2436.93
BIST 100
9645.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

31 Mart 2021

AK Parti'nin yeni MKYK'sı

AK Parti, kongreyle 2023 kadrosunu şekillendirirken partinin en üst karar organı Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nda, MKYK’da sürpriz görevlendirmeler yapıldı. Asil üye sayısı 50’den 75’e, yedek üye sayısı ise 25’ten 35’e çıkarıldı. AK Parti MKYK’ya özellikle yeni anayasa hazırlığı nedeniyle 23 hukukçu girdi. Bir önceki yazımızda gerek MKYK değişiminde gerekse de muhtemel kabine revizyonunda insan hakları eylem planının ruhunun ve özünün yol gösterici ve ön açıcı olacağını özellikle vurgulamıştık. 23 hukukçuya MKYK’da yer verilmesi bu hassasiyeti açığa vurmuştur. Bunların arasında, AK Parti’nin önceki yıllarda yürüttüğü yeni anayasa çalışmalarında da yer alan isimler bulunuyor. MKYK’da yer alan hukukçu üyelerden Hayati Yazıcı, Mustafa Köse, Ali İhsan Yavuz, Emine Zeybek, Fatih Şahin, Hamza Dağ kurulda daha önce de olanlar isimler. Bekir Bozdağ, Tahir Akyürek, Haluk İpek, Özlem Zengin, Belgin Uygur, Türk İslam Karakoç, Abdurrahim Fırat, Derya Yanık, Behiye Eker Albayrak, İsmail Cenk Dilberoğlu ise kurula yeni giren isimlerden.

****

AK Parti’nin kurucu listesinden 5 isim de MKYK’da görevlendirildi. Bu isimler, Binali Yıldırım, Hayati Yazıcı, Nurettin Canikli, Haluk İpek ve Ayşe Böhürler. Kongre öncesi MKYK’daki aktif siyasetçi ve milletvekili ağırlığının azaltılacağı ifade ediliyordu. Önceki MKYK’da 50 üyeden 40’ı aynı zamanda milletvekiliydi. 75 üyeli yeni MKYK’da ise 34 milletvekili bulunuyor. Bunlardan 9’u MKYK’ya yeni girdi. MKYK’nın 35 kişilik yedek listesindeki bazı isimler de dikkat çekti. Yine bir önceki yazımızda özellikle HDP’nin doğu’daki etkisini büyük oranda kıracak ve AK Parti’ye karşı mesafeli veya kararsız duran muhafazakâr Kürtleri de ikna edebilecek, devletine ve bayrağına bağlı, en riskli ve kritik zamanlarda bu halkı korkmadan sahada savunmuş, yanında durmuş, terör ve kaosa meydan okumuş AK Parti ideolojisine uygun “muhafazakâr demokrat insanlara” MKYK listesinde ciddi oranda yer vermesi çok fayda sağlayacaktır.” Şeklinde bir tespitte bulunmuştuk. Çünkü Kürtlerin en çok tercih ettiği iki partiden biri, hatta birinci parti halen de AK Parti. Ayrıca İstanbul seçimleri de gösterdi ki AK Parti Kürtlerden oy alamadığı seçimi kazanamıyor. Kürtlerin hem AK Parti yönetiminde hem de kabinede yeterince temsil edilmediği şeklinde algılar ve iddialar da vardı.

****

Bu eksikliği gidermek, bu algıları da ortadan kaldırmak için HDP’ye kapatma davasının açıldığı bir dönemde Başkan Erdoğan MKYK’yı muhafazakar ve demokrat Kürtlerle tahkim etti. Özellikle salt Urfa’da değil de Doğu ve Güneydoğu’da on binleri bulan ciddi bir seven kitlesi olan, mütevazı, dürüst, geçmişi temiz, kötü ve kötülüklerle anılmayan, 5 yabancı dili ile entelektüel bir kimlik sahibi, bütün maaşını fakir öğrencilere burs olarak dağıtma hassasiyeti gösteren Şanlıurfa milletvekili Mehmet Kasım Gülpınar;yine bölgede ailece ağırlıkları olan Şeyh Said’in torunu Abdurrahim Fırat; yıllardır bölgede Kürtlerin sorunlarına kafa yoran, Türk ve Kürt kardeşliğini ölümüne savunan, insan hakları aktivisti, bölgenin evladı dürüst adam Abdurrahman Kurt; 12 Eylül ceberut döneminin mağduru, yıllarca cezaevi yatmış, işkence ve kötü muamelenin yazar yaptığı, kitaplar yazdırdığı Orhan Miroğlu; muhafazakar ve demokrat kimliğiyle, sevecen ve babacan tavrıyla bölge gençliğinin gönlünde iyi yer tutmuş, kar-kış demeden bu davanın yükünü çekmiş, en zor şartlarda bu partinin bayrağını sallamış, kire bulaşmamış Alaattin Parlak gibi isimlere yer verilmesi beni çok sevindirdi.

****

Bölge insanı olmasa da tüm Türkiye’nin gönül dostu ve kardeşi, ekranların hararetli ismi, doğrularda AK Parti’yi savunmuş ve teşvik etmiş, yanlışlarda da eleştirmiş ve yol gösterici olmuş bir Mustafa ŞEN başkan ballı kaymak gibi oldu. Gökkuşağı rengi kattı. Ama bunun dışında AK Parti MYK yani Genel Başkan Yardımcılıklarına ve grup başkan vekilliklerine yapılan görevlendirmelerde pek değişim yaşanmaması, doğuyu temsilen birkaç isme yer yerilmemesiyle hayal kırıklığı yaşamadım desem yalan olur. Şahsen ben Mehmet Kasım GÜLPINAR gibi bir cevhere en azından bölgeye bir ses, bir moral olsun diye bir Genel Başkan Yardımcılığı verilir düşüncesi içerisindeydim. Ki sahayı iyi okuduğunu düşünen eski bir teşkilatçı hukukçu yazar olarak şunu gönül rahatlığıyla ifade edebilirim ki bu ziyadesiyle AK Parti’ye fayda, bölgeye daha iyi bir isteklendirme getirecekti. Artık bu hususta tüm gözler kabine de yapılacak değişiklikte olacak.