AK Parti neden kaybetti?
Seçim sonuçları açıklandığından bu yana ülkenin çeşitli yerlerinden gelen telefonlar, bildirimler, "Abla bunu yaz lütfen, genel merkeze ulaştırmamıza yardım et" yollu ricalar devam ediyor. Türkiye'nin farklı bölgelerindeki AK Parti tabanından gelen tüm ifadelerin benzerliği, aynı sebeplerin sadece farklı cümlelerle kurulmuş olması sorunların her yerde aynı olduğunu anlatıyor.
Gelen şikayetler teşkilatlardan başlıyor. Seçimlerden yaklaşık üç ay önce tüm ülkede yenilenen il, kadın ve gençlik kolları teşkilatlarına yönelik şikayetler had safhada. Seçime bu kadar kısa bir süre kala ülke sathında silbaştan kurulan teşkilatların hangi kriter baz alınarak kurulduğunu kimse anlayamıyor.
Eski yönetimden iz kalmayacak şekilde bir yenilenmeye gidilen teşkilatlarda özellikle Milli Görüş kökeninden gelen, Erdoğancı, eski AK Partililerin pasifize edildiği iddialar arasında. Teşkilatların Milli Görüş, Has Parti, eski AK Partililerden arındırılıp Demokrat Parti geleneğine yakın, şimdiye kadar aktif bir siyasi hayatı olmayan kişilerden oluşturulduğu iddia ediliyor. Teşkilatlarda revizyona gidilirken eski yönetimlerin tamamen diskalifiye edilmesi bir tarafa -birçok yerde- seçim sürecinde partiye destek vermeleri, sahada çalışmaları, seçim çalışmaları yapmaları da engellenmiş.
Teşkilatlardaki sorunlar bununla bitmemiş tabiiu2026 Yeni gelen tecrübesiz ve siyasi birikimden uzak teşkilatlar -buna il, kadın ve gençlik kolları da dahil- kendi bünyelerinde hiçbir ön çalışma, bilgilendirme yapılmadan sahaya sürülmüş. Bakmayın 'sahaya sürülmüş' dediğimize; zaten seçime ancak bir ay kala seçmenle buluşmak için dışarı çıkan teşkilat, gittiği yerlerde bırakınız parti hizmetlerini anlatmayı, siyasi gündemi yorumlamaktan bile aciz kalmış.
Bu başarısızlıkta, teşkilatları kontrol altında tutmak isteyen AK Partili belediye başkanlarının hatrı sayılır orandaki etki ve yönlendirmelerinden bahsetmemiz de zorunlu. Bunlar gerek milletvekili aday listelerinin belirlenmesinde gerekse teşkilatların tanziminde erklerini koruma ve sürdürebilme maksadıyla belirleyici olabilme adına tüm bağlantılarını, güçlerini seferber ettiklerini unutmamak lazım.
Gelelim milletvekili aday listelerineu2026 ilginçtir, teşkilatlardaki Milli görüş tabanından, HAS Partiden gelenlerin geri plana atıldığı iddiaları milletvekili listeleri için de telaffuz edilmektedir. Listelerdeki yanlış sıralama, güçlü adayların çeşitli baskı ve parti içi denge(!) mekanizmaları gözetilerek ikinci, üçüncü sıraya çekilmeleri, bazı birikimli ve tabanı olan u2013teşkilat değil- adaylara hiç yer verilmemeleri bunlardan bir kısmı.
Listelerin belirlenmesi sırasında yerel yönetimlerin iktidarlarını pekiştirme amaçlı, yönlendirme ve taleplerle güçlü değil kontrol edebilecekleri adayların listelere girmesi için çalışmaları da listelerdeki memnuniyetsizlik sebeplerinden birini oluşturdu. Hasılı güçlü değil kontrol edilebilir, ehliyet değil yakınlık gözetilen, inanmış değil ithal adaylarla oluşturulan listeler tabanda istenir ve beklenir sonuca ulaştırmadı.
AK Partinin en büyük eksikliklerinden biri de 12 yıllık dönemde ekonomik ve demokratikleşme alanında atlanan seviyeyi ilk kez bu yıl oy kullanan 1 milyon 300 bin genç seçmene anlatamamış olması. Beceriksiz ve deneyimsiz teşkilatlar, genel merkezin hazırladığı eski Türkiye'yi gösteren üç-beş dakikalık CD'yi gittiği evlere izletip bir hatırlatma yapamamışsa bunun kabahatini nerede aramak gerekir? Hiçbir hizmet içi eğitim vs ile bilinçlendirmeden teşkilatları paldır küldür sokağa yollayan, teşkilat içi organizasyonlarda hatta yemek davetlerinde dahi "benim adamım ve ötekisi" üzerinden liste hazırlayan il başkanlarının kulaklarını çınlatmamak da mümkün müdür?
Partinin, medyada kendisini temsil izni verdiği ve tabanın hiçbir vakit benimsemediği, sevmediği, samimiyetini sorguladığı bencil, çıkarcı tiplerin verdiği zararın boyutunu hesaplamak biraz zor. Gazetelerin köşebaşlarının, ekranların en büyüğünün emirlerine verilerek statü ve kimlik kazandırılan bu tiplerin gemiyi ilk terk edecekler olduğunu bütün millet biliyordu zaten. Nitekim Sevilay Yükselir'in köprüyü geçerken yön değiştirmesi buna verilecek en somut örnek oldu. Lakin bir Sevilay gitmiş olsa da daha başkaları bünyede yer almaya devam ediyor ve bunun verdiği rahatsızlık, zarar sürüyoru2026
Parti içi sebeplerin üstüne üst aklın yerli işbirlikçilerle yürüttükleri propaganda, medyayı başarılı kullanımları, 'AK Parti gitsin de ne olursa olsuncuların' ittifakları bu seçim tablosunu ortaya çıkardı. Basının algı operasyonları üzerinden oluşturdukları olumsuz düşünce, israf ve kibir algısı vs de önemli sebeplerden bazılarını oluşturdu.
Tüm bunlara rağmen seçimden %41 ile çıkan bir partinin yaşadığı kendi tarihi içerisindeki bir hezimet olsa da milletin kendilerine teveccühünü göstermesi için önemli. Tabana daha çok kulak uzatan, sahip olduğu mekanizmaları profesyonel olarak kullanabilen, temsil izni verdiği kişilerde ehliyet ve samimiyet arayan, teşkilatlarda, vekillerinde inanmışlık arayan bir AK Parti olası bir erken seçimde %50'leri zorlayacağına seçmenin inancı tam; sıra şimdi parti genel merkezinde, iş orada bitiyor çünküu2026
Twitter.com/sabihadogann
