AK Parti MKYK'sında kimler olmalı?
Gündemde 24 Mart’ta yapılacak AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi var. AK Parti’nin 50 kişilik asil, 25 kişilik yedek MKYK üyeleri seçilecek, parti vitrini yenilenecek. Büyük bir revizyon bekleniyor. Kongrenin kodları “değişim ve yenilenme” olacak. AK Parti teşkilatlarında yüzde 70 oranında bir değişikliğe gidildi. Gençlik kolları ve kadın kolları genel başkanları değişti. BaşkanErdoğan, bu değişimi “Yeni bir anlayış getiriyoruz” diye tarif ediyor. Yani 75 kişilik kadroda artık asiliyle, yedeğiyle çalışmayan kimse kalmayacak. 75 kişinin çalışacağı bir kadro geliyor. Görev taksimatı da buna göre yapılacak. Mümkün olduğunca parlamentodan listeye pek kimse alınmayacak gibi. Başkan Erdoğan “Parlamenterler Meclis’te olmalı. Ama kadın kolları da, gençlik kolları da Türkiye’yi dolaşmalı. Biz Türkiye’yi dolaşacak bir kadro kurmak istedik.” diye bu hususa özellikle vurgu yaptı.
****
Kulis bilgilerine göre Başkan Erdoğan’ın “Yeni bir anlayış getiriyoruz” sözü bir şifre. Çünkü yeni dönemde AK Parti MKYK’sında büyük çoğunluk olarak aktif siyasette olmayan ama toplumda karşılığı olan, geçmişi temiz, bilgi ve oy potansiyeli olan, kötü ve kötülüklere bulaşmamış isimleri görürsek şaşırmayalım. Hatta Başkan Erdoğan’ın, MYK üyelerinden toplumda karşılığı olan isimleri yani Ömerleri bulup parti yönetiminde yer alması için öneri getirmelerini istediği de gelen kulis bilgileri arasında. Çünkü 2023 seçimleri ve AK Parti’yi 2023 seçimlerine taşıyacak parti yönetimi tarihi bir önem taşıyor. 2023 tarihi, tam bağımsızlığın, vesayet zincirlerinin tamamen kırıldığı bir tarih, bir kader seçimi olacaktır. Bütün Erdoğan yeminli Erdoğan karşıtları bu seçime kilitlenmiş bir vaziyettedir.
****
İlçe ve İlçe teşkilatlarının yüzde 70’ini
değiştiren AK Parti’de kulis bilgilerine göre parti üst yönetiminde de yüzde 70’den
fazlası değişecek, yenilenecek. AK
Parti üst yönetiminde bakan ve milletvekillerine sahaya ve halka daha fazla zaman
ayırsınlar diye “sınırlı sayıda” yer
verileceği konuşuluyor. AK Parti MKYK’sının değişim kodu, geçtiğimiz günlerde
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kamuoyuna açıklanan insan hakları eylem
planının kodları olan “ özgür birey,
güçlü toplum, daha demokratik Türkiye” olacağı, gerek MKYK değişiminde gerekse
de muhtemel kabine revizyonunda insan hakları eylem planın ruhunun ve özünün
yol gösterici ve ön açıcı olacağı konuşuluyor. Başarı yapılacak doğru değişikliklerden
geçecek.
****
Ne
kadar şerh konsa da yeni siyaset modelinden bahsedilse de Türkiye’de siyaset
halk nazarında halen de eski sisteme ve bölgesel dengelere göre analiz
ediliyor. MKYK üyeliği noktasında,
yeni dönemde Doğu-Güneydoğu’ya jest yapılmalı, şans verilmeli! Özellikle AK
Parti’nin bölgeye bakışıyla alakalı oluşturulan kötü algının dağılması
açısından Bölgesel dengelerin gözetilmesi
noktasında da önem arz edici bir hamle olur! Özellikle HDP’nin Doğu’daki etkisini büyük oranda kıracak ve AK
Parti’ye karşı mesafeli veya kararsız duran muhafazakâr Kürtleri de ikna
edebilecek, devletine ve bayrağına bağlı, en riskli ve kritik zamanlarda bu
halkı korkmadan sahada savunmuş, yanında durmuş, terör ve kaosa meydan okumuş
AK Parti ideolojisine uygun “muhafazakâr demokrat insanlara” MKYK listesinde
ciddi oranda yer vermesi çok fayda sağlayacaktır.”
****
Kibir abidesi, ne oldum delisi, halka ve teşkilatlara tepeden bakan, tevazuu unutan, teşkilatların sorunlarıyla bir abi, bir abla gibi ilgilenmeyen, risk ve sorumluluk almayan, en zor zamanlarda sahada ve teşkilatların yanında olmayan, tepki çeken isimlere yer verilmemeli. Dava adamlığından ziyade şahsi menfaati ve çevresini önceleyen, halktan kopuk, dışlayıcı ve ötekileştirici söylem ve eylemlerle büyük bir küskünler ordusu yaratan insanlar var. Kaliteli, geçmişi temiz, kötülüklere bulaşmamış, birikimli ve ehliyetli samimi dava adamlarını dışlayan, desteklemeyen hatta rakip ve hasım gören isimler var. Özellikle Doğu ve Güneydoğu’da AK Parti’nin bayrağını canları pahasına, büyük risk alarak sallayan, büyük tehditler almasına rağmen devletinin yanında durmaya devam eden nice dava adamları var. Neden bunları kimse görmüyor, iyi yerler için elleri tutulmuyor, görüş ve önerilerine kulak kabartılmıyor? Bu dava adamları yaşadıkları zorluklar ve gördükleri engeller karşısında artık umudunu, heyecanını ve davaya olan inancını yitirmektedir.