AK Parti İstanbul Stratejisi
Makalemi kaleme aldığımda, İSTANBUL sonuçları henüz kesinleşmemişti. İstanbul seçimleri 31 Mart gecesi bir derbi maçı gibiydi. Çekişmeli ve kıran kırana bir mücadeleydi. Başa baş gidiyordu. Seçim tekrarlanırsa bir derbi heyecanı olmayacak. Çünkü; Ekrem beyin şımarıklığı, balonun patlamasına ve büyünün bozulmasına sebep oldu. Seçim tekrarlanırsa; Binali bey 1. Lig takımı adına, Ekrem bey ise 3. Lig takımı adına sahaya çıkacak. Maalesef Ekrem bey kendisinden bekleneni veremedi. Hemen şova başladı. Klasik CHP zihniyetini de çok çabuk dışa vurdu. Ayrıca, ortakları; PKK (HDP), Saadet Partisi, İYİ Parti, … kendi tabanlarını tekrar yönlendirmekte zorlanacaklar. Hatta bir kısım CHP’li vatansever de PKK ile ittifaktan dolayı son derece rahatsız ve bundan dolayı da Binali beye oy verecek. Sonucu belli bir seçim olacak. Binali bey fark atarak İstanbul’u alacaktır.
Ama, YSK kararı ne olursa olsun, herkes hukukun üstünlüğüne bağlı kalmak zorundadır. İster yenileme kararı alsın, ister Ekrem beyi başkan ilan etsin. Hepimiz bu sonucu kabul edeceğiz.
Eldeki bilgi ve belgelere göre, YSK’nın İstanbul seçimlerini tekrarlama kararı alacağını ve Ekrem beyin mazbatasının da geri alınacağını bekliyorum. Mazbata geri alınırsa, Ekrem bey, İstanbul’un en kısa süreli (geçici de olsa) belediye başkanlığı yapan kişisi olarak tarihe geçecektir.
Gelelim AK Parti ve ERDOĞAN’ın yenilenecek/tekrarlanacak olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri stratejisine.
Her şeyden önce strateji, tamamen Anadolu (Türkiye) İttifakı üzerine kurulmalıdır.
Anadolu (Türkiye) İttifakı demek; AK Parti, MHP, İYİ Parti, Hüda-Par, DSP, BBP, Kürtler, Saadet Partisi, … ve CHP’nin PKK’ya mesafeli vatansever tabanı demektir. AK Parti ve Erdoğan da Anadolu İttifakı üzerinden hareket etmelidir. Anadolu İttifakının dışında sadece; PKK (HDP), bir kısım radikal Türk Solu ve Atatürk sömürüsü yapan bir kısım CHP tabanı kalıyor. Geriye kalan herkes Türkiye (Anadolu) İttifakındadır.
İstanbul seçimleri, Türkiye (Anadolu) İttifakı ile Ekrem bey ve arkasındakiler arasında olacaktır.
CHP ve adayı Ekrem; PKK tabanı ve CHP’nin PKK’ya yakın olan tabanıyla seçime giriyor. Bu da CHP’nin İstanbul’u almasına yetmez. Yani CHP ve adayı Ekrem bey, sadece CHP’nin bir kısım tabanı ve PKK tabanı ile tekrarlanacak olan İstanbul seçimlerine girecektir. CHP yöneticilerinin bir kısmının boykot istemesinin en önemli sebebi de budur. Yani, CHP kendi tabanından bile ciddi bir oy kaybetmekle karşı karşıya.
İYİ Parti, Saadet Partisi, … ve CHP tabanının bir kısmında şimdiden bir pişmanlık gözlenmektedir. Bu seçmen kitlesi önemli ölçüde Binali beyi tercih edecektir.
Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, AK Parti; PKK oylarına değil, Kürtlerin oylarına taliptir. CHP ise PKK’nın oylarına taliptir.
HDP seçmeni kabaca 3 gruba ayrılmaktadır;
1. PKK’ya körü körüne bağlı, intikamdan/kandan yana (Kürt/Ermeni ırkçılığı) ve tam bir İslam düşmanı, kazanılması neredeyse imkansız komünist/dinsiz grup, % 1-2
2. PKK şiddetine mesafeli ama, milliyetçilik ile ırkçılık arasında gidip gelen, ırkçı/faşist grup, % 2-4
3. HDP’nin, Kürtlerin sorunlarını çözeceğine, PKK’ya silah bıraktırıp barış getireceğine inanmak isteyen (milliyetçi/muhafazakar/mütedeyyin) grup, % 5-10
AK Parti ve Erdoğan; HDP tabanının 2. ve 3. grubundakilere göre strateji belirlemelidir. Özellikle kadınlar üzerinden hareket edilebilir.
AK Parti, Kürtlerin oylarına taliptir, PKK oylarına değil. PKK oyları da CHP’ye yetmez.
İstanbul seçimleri yenilenirse;
1. Mağdurluk Stratejisi: Mağdur olan Binali YILDIRIM’dır. Öncelikle CHP ve Ekrem’in mağdurluk edebiyatı yapmasının önüne geçilmelidir. Burada mağdur olan Binali beydir. Binali YILDIRIM’ın oylarının Ekrem’e yazıldığı, şaibeli bir seçim olduğu,… açık bir şekilde görülmektedir. MHP biraz geride durmalı ve (daha çok İstanbul dışında) yüksek oy aldığı illerde destek mitingleri yapmalı. Saadet Partisi ve İYİ Parti tabanında da bir pişmanlık görülmektedir. AK Parti ve MHP dışındaki diğer partilerin; SP, İYİ Parti, DSP, MHP, HÜDA-PAR, BBP,… tabanlarının desteği önemli ölçüde sağlanabilir.
2. Hedef: Ekrem yerine CHP ile uğraşılmalıdır. Ekrem fazla büyütülmemelidir. Ekrem’in soyadı ise hiç kullanılmamalıdır. Ekrem bey yeterlidir. Hatta belediye başkan adayı Kemal KILIÇDAROĞLU imiş gibi propaganda yapılabilir. Canan KAFTANCIOĞLU’nun yapmış olduğu hatalar bile tek başına CHP’yi batırmaya yeterlidir. KAFTANCIOĞLU üzerinden de hareket edilebilir. Hedef en az 1 Milyon fazla oy almak üzerine (strateji kurulmalı) olabilir.
3. Dip Dalga Stratejisi: İSTANBUL'u almak ANADOLU'dan geçer. İSTANBUL seçimleri yenilendiğinde; AK Parti'nin 81 ildeki bütün il ve ilçe belediye başkanlarının çoğu (özellikle Savcı SAYAN), İstanbul'da seçim çalışmalarına katılabilir. Erdoğan, İstanbul dışında da (İstanbul’u etkileyecek olan iller; VAN, Diyarbakır, Mardin, Trabzon, Sivas, Giresun, Kastamonu, …) bazı illerde İstanbul seçimlerine destek mitingleri yapabilir.
4.Gerçek Milli Görüş AK Parti’dedir: Necmettin ERBAKAN faktörü değerlendirilebilir. Saadet Partisi ile ilgili propaganda çalışmaları yapacak bir ekip kurulmalıdır. SP tamamen marjinalleşme tehlikesi ile karşı karşıya. Yenilenecek olan İSTANBUL Büyükşehir Belediye seçimlerinde, Saadet Partisi hiçbir aday göstermemeli. Aksi halde tamamen marjinalleşir. SP aday gösterirse ancak birkaç bin oy alır. Aday göstermezse, oyları zaten Binali beye gidecektir. Açıktan CHP adayını destekleme kararı da alamayabilir. Her durumda en kaybeden Saadet Partisi olacaktır. SP bundan dolayı tarafsız kalarak, seçmenini serbest bıraktığını açıklayabilir.
5. EKREM beyin ilk icraatları: Ekrem beyin ilk icraatları üzerinden propaganda yapılmalıdır. İlk icraatlarıyla; medya patronlarını tehdit etmek, belediyenin kozmik bilgilerini kopyalama girişimi, çay ocağındaki musakka şovu,… gibi şımarık hareketleri zaten yeterince puan kaybettirecektir. Bunlar üzerinden hareket edilebilir.
6. Gereksiz tartışmalardan uzak durmak: Kürdistan tartışmalarına hiç (MHP dahil) girilmemelidir. Pervin ve Sezai Temelli’nin Arzı Mevud (Vaat edilmiş topraklar) gibi hatalarının iyi işlenmesi yeterli olacaktır. AK Parti ve Erdoğan, Kürtleri PKK (HDP)’dan kurtaracaktır. ABD/İsrail ile işbirliği/ittifak yapan PKK (HDP), en büyük zararı Kürtlere vermektedir.
7. Anadolu/Türkiye İttifakı: Erdoğan ve AK Parti, herkesi kucaklayan bir seçim stratejisi izlemeli. Yenilenecek olan İstanbul seçimlerinde, Türkiye ittifakı (Anadolu İttifakı) söylemi sürekli kullanılabilir.
8. CHP tabanına yönelik çalışmalar: CHP tabanının; vatansever ve samimi Atatürkçü tabanını kazanmaya yönelik, AK Parti bünyesinde; Atatürk adıyla bir dernek ya da bir düşünce kuruluşu kurulmalıdır. Atatürk CHP tekelinden ve sömürüsünden tamamen kurtarılmalıdır. Tekrarlanacak olan seçimlerde, samimi Atatürkçüleri üzecek davranışlardan kaçınılmalıdır.
9. İYİ Parti tabanına yönelik çalışmalar yapacak bir propaganda ekibi kurulmalıdır. İYİ Parti tabanı kazanılabilir. Meral AKŞENER hedef yapılmadan propaganda yapılmalıdır.
10. AK Parti propaganda ekipleri: AK Parti tabanı; Ekrem beyin büyüsünün çabuk bozulduğunu, şımarıklaştığını, İstanbul’u yönetmeyi hak etmediğini ve bir balon olduğunu bu balonun da mazbatayı aldığı gün patladığı üzerine propaganda yapılabilir.
11. DSP ve diğer partilerin tabanlarını kazanmaya yönelik bir ekip kurulabilir. DSP tabanına da Bülent ECEVİT üzerinden mesajlar verilebilir.
12. Alevileri kazanmak için bir ekip kurulabilir. Alevi vatandaşlarımıza cem evleri üzerinden mesajlar verilebilir.
13. AK Parti ve ERDOĞAN; AK Parti belediyeleri ve hükümetin 17 yılda yapmış olduğu hizmetleri, seçim sürecinde sürekli 81 ilde canlı yayınlarla, meydanlarda anlatmalıdır. İstanbul’u almanın yolu Anadolu’dan geçer.
*
Seçimler yenilenmezse:
İstanbul seçimleri yenilenemezse, muhtarlık seçimleri hariç, genel ve yerel seçimlerin birlikte yapılacağı, zamanlaması iyi yapılmış bir erken seçim düşünülebilir.
***
Haftanın önerileri
1. Anadolu Kredi Derecelendirme Kurumu: Türkiye; Anadolu (Dünya ) Kredi Derecelendirme Kurulumu/kuruluşları kurmalıdır. Ülke ekonomilerine olan güvenin belirleyicilerinden biri de Türkiye’deki kredi derecelendirme kuruluşları olmalıdır.
2. VEDÂ HUTBESİ (Ümmet/Müslümanlar) GÜNÜ: Veda Hutbesi Günü, Dünya İnsanlık Günü olarak kutlanabilir. VEDÂ HUTBESİ (9 Zilhicce l0 H./8 Mart 632 M. Cuma) Hz. Muhammed (s.a.s.) Vedâ haccında, 9 Zilhicce Cuma günü zevâlden sonra Kasvâ adlı devesi üzerinde, Arafat Vâdisi'nde 124 bin Müslümana hitap etmiştir. Bu gün; dünya İnsanlık Günü, ÜMMET Günü, Anadolu Günü olarak kutlanabilir.
*
Haftanın çağrısı:
Erdoğan’a çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı; Kürtleri büyük ölçüde PKK (HDP/YPG)’dan kurtardınız. CHP’yi de PKK (HDP)’dan kurtarın.
*
Haftanın notu:
T.C. Tabelası istisnasız bütün belediyelerde olmalıdır. Bütün (AK Parti belediyeleri de dahil) belediyeler, T.C. tabelalı olmalıdır. CHP ile seçim ittifakı yapan PKK (HDP) da bütün PKK (HDP) belediyelerine T.C. tabelası asmalıdır.
*
Haftanın komedisi ve dramı:
ABD, Komünist PKK askerlerinin maaşlarına zam yaptı. Bu dünyadaki bütün Komünistler için de Komünist PKK için de büyük bir utançtır.
*
Haftanın twiti:
Galip İLHANER @SelamAdalet , 4 Mayıs 2019
Tek parti döneminde gerçekleşen bazı olaylarda MHP,
CHP'nin geçmiş günahlarını kendi kendisinin üzerine alarak,
CHP'yi adeta geçmişinden kurtarıyor.
CHP, PKK (HDP) ile seçim ittifakı yapıyor ama,
yıpranan MHP oluyor.
MHP, CHP'nin geçmiş günahlarının bedelini ödüyor.