AK Parti, aldanmaz ve aldatmaz adaylar bulmak zorunda
Yerel seçimler yaklaşıyor…
Siyasi partiler gösterecekleri adaylar için süreci başlatarak çalışmalara devam ediyor.
Bu seçimlerde de en iddialı parti, yine AK Parti.
Süreci dikkatli yönetmek durumunda…
Son genel seçimlerde aynı zamanda parti genel başkanı da olan Sayın Erdoğan’a halkımızın verdiği destek oranı ile Meclis için verdiği destek oranı arasındaki makas…
AK Parti açısından seçimlerin önemlilik derecesini kat be kat artırıyor.
Cumhurbaşkanımızın “analitik tahlil ve analiz gücünün çok iyi olduğu” herkesçe malum…
Sayın Erdoğan, bu hususla ilgili seçim gecesinde “gerekli mesajı aldık” demişti.
Ve kabinenin oluşturulmasında bunda ne kadar ciddi olduğunu da gösterdi.
Üstün teknik ve çapraz yöntemlerle alt yapı çalışmalarının ve aday belirlemesinin yapılması gerekiyor.
Bu noktada; “benim yakınımdır, referansımdır yaklaşımıyla bana gelmeyin” mesajı da Sayın Cumhurbaşkanımızın nasıl hareket edeceğini, nasıl önem verdiğini çok net bir şekilde ortaya koyuyor.
Sayın Erdoğan, bu seçimde aday belirlemede “olası isabetsizlik kredisinin” olmadığının farkında… Hem de çok farkında…
Analizi iyi yapmak gerekiyor…
Şöyle ifade edeyim:…
Meclis desteğinin Cumhurbaşkanlığına göre oldukça düşük olmasının neticesi olarak şu durum karşımıza çıkıyor: Demek ki, milletimiz gösterilen aday listelerinden memnun kalmadı…
O halde şöyle bir tanımlama ortaya çıkıyor:…
Adayda aranan kriterler, adayın kriterlere uygunluğu ve aday belirlemede karar verme süreci.
AK Partinin aday belirleme kriterlerinin optimum ve yüksek düzeyde olduğunu, hatta evrensel olduğunu hepimiz biliyoruz.
O zaman sorun nerde… Ve sıkıntı nerede yaşanıyor… Teşhisi ve tedavisini iyi çözmek ve çözümlemek gerekiyor…
Meclise verilen desteğin nispeten düşük olması; adayın kriterlere uygunluğu veya karar verme sürecinde bir aksama olduğunu gösteriyor.
AK Parti’yi bugünlere getiren temel ve en önemli özellik; kendini yenilemesi ve özeleştirel yapısıyla sorunlarını gidermede gösterdiği esnekliktir…
Millet siyaset yapan aday istemiyor…
Bu ara başlığı bilerek özellikle kullandım.
Sayın Cumhurbaşkanımız, milletimizin deyim yerindeyse “siyaset yapan değil, hizmet veren aday” istediğini net olarak gördü, bence…
Gözlemlediğim kadarıyla Milletimiz;
• Yeni yüzler istiyor…
• Güvenilir, dürüst, bilgili, vizyon sahibi Kahramanlar istiyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız da buna “misyon” ekliyor. Ki olmazsa olmaz şartlardan biri, bence…
Geçmişi başarılı, dağın zirvesine ya da başarıya sürünerek yani zahmetini çeke çeke, yaşaya yaşaya çıkmış, millet aşkıyla dolu adaylar bulmak ve göstermek zorundayız.
Aksi takdirde halkımıza açıklama yapmak çok zor olacak.
Hak aldatmaz…
Doğru olan, mutlaktır. Göreceli değildir…
Eğer doğru aday belirlenebilirse hiçbir zaman aldatmayan doğru ve doğruluk milletimizin yüreğinde, kalbinde karşılığını bulacaktır.
Adayların sadece “aldatan olmaması” yetmiyor.
Aynı zamanda bilgisi, tecrübesi, zekası, müspet kurnazlığıyla ve en önemlisi belağatı ve fıtratı çözmüşlüğü, milletimizi, tarihimizi anlamışlığı ile “aldanmaz” bir yapıda da olması gerekiyor…
Eveet… Doğru, aldatmaz… Doğruları bilen, yaşayan ve yaşatan da aldanmaz…
Çok mu oldu… Bilmiyorum…
Ama… Bunların birleştiği adayları tespit edemezsek… İyi bir sonuç elde edilebilir mi?...
İyi aramak… İyi düşünmek… İyi analiz etmek… Olası bilgi manipülasyonları gidermek suretiyle karar verme süreçlerini ve aşamalarını iyi yönetmek gerek.
