Dolar (USD)
32.59
Euro (EUR)
35.02
Gram Altın
2458.31
BIST 100
9772.98
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

09 Ocak 2022

Aile içi anlaşmazlıkların nedenleri-3

Biz, geçen haftaki yazımızda: “Aile içi talihsiz anlaşmazlıkların ortaya çıkmasında tarafların yani karı ve kocanın ne gibi kusur ve ihmâlkârlıkları vardır? Gelin beraber, aile içindeki davranış biçimlerimize samimi olarak bir göz atalım,” demiş ve erkeğin, hanımına karşı kusurlarını ondört maddede özetlemiştik. Bu hafta da nasipse, kadının kocasına karşı kusurlarını incelemeye çalışacağız. Kadının kocasına karşı kusurlarını şöyle özetlemek mümkündür:

1- Kocasının anne-babasına gereken saygıyı göstermemesi. Çünkü kocaya saygı, anne babasına saygıyı gerektirir.

2- Kadının, ev içinde ve kocası var iken kötü giyinmesi ve kendini güzelleştirmeye gayret etmemesi. Dolayısıyla kocasını; kendi güzellik ve zerafetinden mahrun bırakması.

3- Hiçbir zaman hiçbir şeyden memnun olmaması, hiçbir nimete şükretmemesi ve Allahü Teâlânın takdir ettiği nasip ve kısmete râzı olmaması.

4- Hizmet ettiği ve kendisiyle ilgilendiği için kocasına minnet etmesi. Yaptığı en ufak bir iyiliği başına kakması.

5- Kocasının şahsiyetini ve sosyal statüsünü dikkate almaması ve ona gerekli saygıyı göstermemesi. Ayrıca kendisine karşı anlayışlı olmaması.

6- Evin en ufak sorunlarını dahi başkalarına anlatması, aile sırlarını ifşa etmesi ve bu şekilde kocasını toplum nezdinde küçük düşürmesi.

7- Maddi durumunu ve imkânlarını hiç düşünmeden hergün kocasından yeni ve lüzumsuz birşeyler istemesi.

8- Kocasının kendisine olan sevgisini istismar edip ona karşı isyankâr davranması. Kendi bencil isteklerini yerine getirmedikçe, kocasının meşru hiçbir isteğine evet, dememesi.

9- Yatağa davet ettiğinde, yorgun veya başka bir işle meşgul olduğunu öne sürerek kocasının haklı isteğini reddetmesi.

10- Kocasının, üzerindeki haklarını bilmezden gelmesi ve bu konuda ihmalkâr davranması.

11- Kocasını psikolojik olarak rahatsız edecek ve kendisinden kuşkulandıracak şekilde zaman zaman evden izinsiz çıkması.

12- Sebepsiz olarak kocasını aşırı kıskanması, onun her halinden şüphelenmesi ve bu şekilde hayatı ona zehir etmesi.

13- Basit sebeplerle kocasıyla arasını bozması, ona küsmesi ve günlerce onunla konuşmaması.

14- Kocasını dinleme zahmetine katlanmaması ve yanlış da olsa hep bildiğini okumaya çalışması. Ayrıca hep kocasını değiştirmeye ve onu, kendisine uydurmaya çalışması.

Herkesin bildiği gibi aile; mutluluk, rahatlık ve huzurun kaynağıdır. Öyleyse eşler arasında cereyan eden bunca problem neyin nesidir? Acaba bu sıkıntıların nedenleri var mı, evet var. Bir kere içimize dönüp hal ve yaşantımıza bakarsak; Rabbimizin emirlerini yapmaktan ne kadar uzak ve manen ne kadar sefil bir durumda olduğumuzu görürüz. Yüce Rabbimiz, Kuran-ı keriminde şöyle buyuruyor: “Başınıza gelen her musibet, kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir. Kaldı ki, Allah birçoğunu da bağışlar.” (Şura 30)

Peki öyleyse neden sâkin bir kafayla durumumuzu gözden geçirip hatalarımızı düzeltme yoluna gitmiyoruz. Bize hayrı emreden ve şerri yasaklayan Rabbimizin Sırat-ı mustakimine neden dönmüyoruz.

Şayet karı da koca da, eşinin kendi üzerindeki haklarını bilse ve bu hakları ödemek için elinden geleni yapsalar; mutlu olup dünya ve âhiret saadetine ererler. İşte her ikisinin de bilmesi gereken o haklardan bir kısmı şunlardır:

Kocanın, karısı üzerindeki hakları: Kadın herşeyden önce “sâliha” olmaya çalışmalıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

“Dünya başlı başına bir metâdır. Dünyanın en hayırlı metâı ise, sâliha kadındır.” (Müslim)

“Sâliha kadından daha kıymetli bir dünya nimeti yoktur.” (İbn Mace)

“Allah kime sâliha bir eş nasip etmişse, dininin yarısına yardım etmiş demektir. O halde o da dininin diğer yarısını korumada Allah’tan korksun.” (Beyhaki, Şuabü’l-iman)

Sâliha kadın, herşeyden önce Allahü Teâlânın hakkına riayet eder. Sonra da elinden geldiği kadar kocasının hakkını gözetir. İslam âlimlerine göre sâliha kadının bazı özellikleri: O, evinde oturur, geçerli bir sebep olmadıkça dışarı çıkmaz. Onun derdi; çocuklarını güzel bir şekilde yetiştirmek, ailesinin esenliği için çalışmak ve itaatkâr bir kul olması noktasında kacasına yardım etmektir…

(Devamı haftaya…)