Dolar (USD)
35.22
Euro (EUR)
36.82
Gram Altın
2978.03
BIST 100
9743.37
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
28 Aralık 2021

Ahmet Oğuz da göçtü

Son günlerde dünya hayatına veda eden aşina isimleri duydukça, üzüntümüz çoğalsa da onların yaşadıklarıyla toplumda güzel yerleri edinmelerinden ve yaşadıklarıyla örnek şahsiyet olduklarını düşününce ferahlıyor ve dualarla anıyoruz. Hafızamızı yoklayacak olursak Sezai Karakoç, Yavuz Bahadıroğlu, Mustafa Yazgan, Güldal Akşit ve Alaeddin Yavaşça ilk aklıma gelenler.

Refah Partisi’nin Anayasa Mahkemesince kapatılması, Fazilet Partisi açılması gibi yakın tarihimizde yer alan olayları birlikte yaşadık. Aynı masada buluştuğumuz öğle yemeklerinde sohbetin derinliklerine dalıp gittiğimiz çok oldu. Meraklandığınızı duyar gibiyim, çalkantılı yıllarda milli görüş çizgisindeki her kuruluşta tuzu biberi bulunan Ahmet Oğuz’dan söz edeceğim.

Merhum Erbakan’ın talimatları doğrultusunda etkin görevlerde bulunduğumuz Basın Koordinasyon Merkezi’nde Akif Gülle’nin koordinasyonunda sadakat ile çıktığımız yolda aksatmadan vazifemizi yerine getirdiğimiz günlerde Fazilet Partisi’nin idari işlerinden sorumlu olduğundan görüşmelerimizi sıklaştırdığımız isimlerdendi.

Müslümana yakışan tavrımızla kırmadan, dökmeden nezaket çerçevesinde Ak Parti’de aldığımız görev döneminde ayrılığımızı hissettirmemiştik. İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi’nde öğrencilik yıllarında Milli Nizam Partisi’nin (MNP) İstanbul Kartal gençlik kollarının kurucusu Oğuz, Milli Selamet Partisi (MSP) Kartal gençlik kollarının da başkanlığını yaptı. O yıllarda yol arkadaşı Beyoğlu Gençlik Kolları başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı.

Mezuniyeti sonrası elektrik mühendisi olarak özel sektörde bir yıl kadar çalıştı. Ama aklı ve fikri siyasî hareket olduğundan MSP Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın çağrısıyla Ankara günleri başladı. Partisinin gençlerine yönelik hazırladığı saha çalışmasını raporlayıp Erbakan’a takdim etti. Bu çalışmasıyla Milli Selamet Partisi Gençlik Teşkilatı Genel Başkanlığına getirildiğinde İstanbul Gençlik Teşkilatı Başkanı da Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dı. Yani o dönemde Ahmet Oğuz Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanıydı. 12 Eylül’de tutuklanıp Mamak Askeri Cezaevi ve Dil İstihbarat Okulu’nda o günlerin sağcı-solcu liderleriyle koğuş arkadaşlıklarını daha sonra hatıralarında anlattı.

Onunla abi-kardeşliğimiz asla tükenmedi. Ak Parti’nin miting ve organizasyonlarında görev aldığım günlerde Esenboğa VİP Salonu’na girdiğimde Saadet Partili aşina isimlerle sohbetimize Ahmet Oğuz’la mitinglerle ilgili konuşmuştum. Bir ara cebinden iki adet okaliptüslü şeker çıkarıp avucuma sıkıştırırken “Miting öncesi birini sen, diğerini de selamımı söyleyerek Reis’e ver” diye tembihlemişti. Erbakan’ıngeldiği haberi ile ceketimdeki Ak Parti rozetimi “Hocamıza ayıp olur, elini öperken görmesin” diyerek çıkartmıştım. O esnada beni ve geçmişimi bilmeyen bir delikanlı; “Hocam hainleri unutmaz, merak etme tanır” lakırdısını ettiğinde umursamamıştım. Hocamızın elini öptükten sonra sözleriyle beni taciz edene: “Bak delikanlı, hain değilmişim, beni tanımadı elini de öptüm” demiştim. Antalya miting alanındaki hazırlanan TIR’ın arka odasında Erkan Mumcu da vardı. Tayyip Erdoğan’a Erbakan ile havaalanında görüşmemi aktarıp Ahmet Oğuz’un selamını almış, şekeri “İkisini de sen ye” diyerek almamıştı.

Ahmet Oğuz ağabeyle TBMM de görev yaptığımız günlerde anlatır gülüşürdük. Geçtiğimiz hafta Cuma namazında secde halinde vefat etti. Allah hepimize böylesi güzel ölüm nasip etsin temennileriyle Ankara Karşıyaka mezarlığında kılınan cenaze namazında Bülent Arınç, Fatih Erbakan, Lütfü Esengün, Zeki Karabayır, Bedrettin Yıldırım ve Hüseyin Tanrıverdi gözüme ilişenlerdi.

Allah rahmet etsin, makamı âli olsun. Ailesine ve sevenlerine tekrar başsağlığı diliyorum.