Ahlaki yozlaşma ve Tiktok rezaleti
Sosyal
medyada popüler akımlar, canlı video paylaşımları ve uygulamaları toplumu
tehdit ediyor.
Toplum
ahlakına etkileri nedeniyle birçok ülkede yasaklanan Çin menşeli TikTok
uygulaması Türkiye'de de ahlaki yozlaşmanın baş adresi olarak toplumu
zehirlemeye devam ediyor. Dolandırıcılık ve teşhir başta olmak üzere birçok
suçun ev sahibi haline gelen platforma tepkiler büyürken, TikTok'un
kapatılmasını isteyenlerin sayısı her geçen gün daha da artıyor.
Son
günlerde ülke gündemini meşgul ve işgal eden popüler uygulama “TikTok”
cinsellik vurgusu yapılan videolarla toplumun ahlaki değerlerini içten içe
çökertiyor.
TikTok
dijital ağın Türkiye’de bizim ananelerimize, kültürümüze, örfümüze, dinimize ve
hiçbir toplumsal norma uymayan ahlaki yozlaşmasına artık dur demenin zamanı
geldi de geçti…
Tanınmış
kişiler bir yandan, fenomenler bir yandan her bir taraftan ne olacak bu ahlaki
yozlaşma seli?
Denizbank'ın,
futbolcuları dolandırılması, kendi başına ayrı bir ahlaki ve yozlaşma konusu.
En ahlaksız olanı, TikTok'ta göğüs dekoltesi ile para kazanan kadının tekrar
yayın açıp: Akıl vermeyin, para verin demesi; paranın esareti karşısında
insanoğlunun ne kadar aşağılık seviyede olduğunun en büyük göstergesi.
Kapitalizmin
başardığı şeylerin başında ahlaki yozlaşma geliyor. Kapitalizmin insanın
insana yapabilecekleri konusunda özgürleştirici bir tarafı
olduğu düşünülürse, bu potansiyeli kısıtlayıcı bir işlevi olan
ahlakla çeliştiği bu platformlarda fazlasıyla görülüyor. Kapitalizm yapısı
gereği değerleri öğütmek, dönüştürmek ve metalaştırmak durumundadır. Duygu
ifadeleri, maneviyat ve insani değerler ise ifadelerindeki güçlükler ve
muğlaklıkları düşünüldüğünde öncelikli hedefleridir. İlk hedef bireysellik
ikincisi ise yeni metalara sahip olmaktır.
Bireysellik
kapitalizmin olmazsa olmazıdır.
Yalnızlaştırılan
birey, ekonomik özgürlüğüne kavuştuğunu düşünerek ‘her koyun kendi bacağından
asılır’ felsefesiyle ahlaki yozlaşmışlığı meşrulaştırıyor.
TikTok,
ahlaki ve sosyal yapının bozulmasına sebep olduğu kadar, bunun yanı sıra kara para aklama, fuhuş, teşhircilik, vergi
kaçırma ve yasa dışı bahis gibi birçok suç unsurunu da barındırması sosyal
krizlere yol açıyor.
Yaş sınırı
olmayan TikTok’ta, çoğu ahlaka mugayir ve uygunsuz olan yayınlar yaparak
kontrolsüz para kazananları kendine rol model alan gençler, aktif iş hayatına
girmekten vazgeçerek gönüllü işsizliği de bilerek isteyerek kabul etmiş
görünüyorlar. Saatlerce telefon başında yayın açan gençlerde psikolojik
sorunlar da görülüyor. Sosyal hayatı bir kenara bırakan Z kuşağı âdeta telefon
ekranlarıyla nefes alıyorlar.
Birçok
ülke bu sorunlar yüzünden uygulamaya yasak getirdi. Ülkeler uygulamayı bir bir
erişime engelliyor. Avrupa Birliği, İngiltere, ABD, Yeni Zelanda, Danimarka,
Azerbaycan, Afganistan, Kanada, Tayvan , Nepal ve Bangladeş'in ardından 120
milyon kullanıcısı bulunan uygulama Hindistan'da da yasaklandı. Artık Türkiye
de yasaklanma zamanı geldi.
“Dijital
Dünya” 2023 raporuna göre, Türkiye’de nüfusun yüzde 67,5’i sosyal medya
kullanıyor. YouTube, 57,9 milyon kullanıcıyla ilk sırayı alırken, Instagram
55,7 milyon, Facebook 34,4 milyon, TikTok 32,2 milyon, Twitter 20,4 milyon,
Snapchat 16,6 milyon, Messenger 16,1 milyon, Linkedin ise 14 milyon kullanıcı
sayısına sahip. Ancak denetimsiz içerikler ve kontrolsüz kullanım toplumu
tehdit ediyor. Özellikle sosyal reklamlar üzerinden her kesime ulaşan uygulama
çocuk istismarına da çanak tutuyor. Cinsel içerikli yorumlar ve görüntüler
“eğlence” adı altında milyonlarca kişiye ulaştırılıyor.
Özellikle
gençlerin bu tuzağa bilinçli olarak çekildiğini görüyoruz. “Kendilerini fenomen
yapmak isteyen yüz binlerce genç telefon başından ayrılmıyor. Dışarıda
sosyalleşmiyor, hatta arkadaşları ile görüşmüyor. Beğeni alma çılgınlığı
psikolojilerini bozmuş durumda. Kitlesel bir beğeni açlığı oluştu. TikTok’a
mahkûm edilmiş gençlerimizi ve insanlığımızı kurtaralım.