Ahirete yatırım
Bilmem yanılıyor muyum?
Sanki yatırım yoğunluklarımızdan ‘tek dünyalı’ bir
yaşam felsefesi ile hareket ediyoruz… Öncelikli yatırım yerimizin ahiret
olduğunu unutuyoruz…
Dünyalık yatırımlarımızda oldukça hevesli ve kararlı,
ahiret yatırımlarına gelince niçin mesafeliyiz? Üzerinde düşünmemiz gerekmiyor
mu?
Dikkat buyurun! Hırs, heves, ihtiras, iştah, tamah
neye yönelik?
Kazanım, donanım, birikim, başarı ibremiz hangi
dünyalara işaret ediyor?
Döviz, borsa, altın, bitcoin, konut veya menkul, gayrı
menkul çabalarımız bizi refaha mı, felaha mı taşıyor?
Büyüyen bütçe, kabaran bilanço rakamları yarınlarda
başımıza bela olmasın sakın!
Elbette yatırımcı olacağız, ancak Yaratıcı’yı hesaba
katmak zorundayız… Tek dünyalı yatırımlarla kendimize yazık edemeyiz…
Yatırımlarımız büyürken kendimizi bitiremeyiz…
Vicdanla cüzdan arasında sıkışmış insanımıza asil
olanın Mizan olduğunu hatırlatmak zorundayız…
Yatırımlarımızın kârını-zararını hesaplarken
sevabını-günahını teğet geçemeyiz…
Yatırımlarımız bizi yutmadan, yüzümüzü sonsuzluk
yurduna yöneltmeliyiz… Yoksa yoldan çıkarız… Yakıtı insan ve taşlar olan
ateşten nasıl kurtuluruz?
Acilen yatırımlarımızı ahirete kaydırmamız gerekiyor…
Zenginliğimizi ahirette de sürdürebilmenin girişlerini başlatmamız lazım…
Ahiret zenginliğinden daha büyük zenginlik mi olur?
Tüm sermayemizi sonlu ve sınırlı bir hayata
bağlayamayız…
Sonsuzluğu öncelemek ve kalıcı olana odaklanmak
durumundayız… Ucu cennete ulaşacak uğraşlar içinde olmalıyız… Yoksa ahiret
utancımız büyük olur.
Yarın pişmanlıktan parmaklarımızı ısırmamak için
sonsuzluk yatırımlarına ısrarcı olmalıyız…
Peki, biz ‘yarın’ımızı biliyor muyuz?
Rabbimiz buyuruyor:
‘Herkes
yarın için ne hazırladığına baksın.’ (Haş, 18)
Peki, akıllı yatırımcı kimdir? Cevabını Rasullah
(sav)’dan alalım:
‘Akıllı kişi devamlı kendini hesaba çeken ve ölüm
sonrasına yatırım yapandır.’ (Tirmizi)
Aklıselim ve kalbi seliminde onayladığı yatırım işte
budur…
Bereketli yatırımın şifresi de buradadır…
Yatırımda yanılgı noktamız, yarını unuttuk… Çünkü
‘şimdi’ci, ‘hemen’ci, ‘burada’cı olmaya başladık…
Peşinciyiz ya!.. Veresiye çalışımıyoruz ya!.. Dünya
peşin, ahiret veresiye oluveriyor…
Mantıklı yatırım yapmak adına, ahiret akçemizi zay
ediyoruz… Ahiret müflisi olmaktan korkuyorum…
Mal, mülk edinmek uğruna, Malik’el – Mülkü unutuyoruz…
İş insanları olarak bilmeliyiz ki, işlerin sonu
Allah’adır.
Aslında dünyadaki tüm iş girişimlerimizi ahiret
azığına dönüştürebiliriz… Yeter ki;
Kazancımız helal olsun…
Yatırımcımız halis olsun…
Hedefimiz esenlik olsun…
Sermayeye sevap yükledikten sonra sonsuz güzellikler
bizi bekliyor… Cirolarımızdan sadaka-i cariyelerimiz arttıkça ne mutlu bizlere!
Öyle ki, hayat defterimiz kapansa bile, amel
defterimiz açık kalacak…
Biz ki yatırımı sadece dünya olan Karun’un nasıl
kahrolduğunu az okumadık. Fakat nedense Karun kompleksinden bir türlü
kurtulamıyoruz…
Salebe’nin kendine
nasıl yazık ettiğini unutmadık fakat hâlâ Salebe özentisinin atamıyoruz…
Aslında temel sorun ahiret inancında ki ciddiyet
meselesi…
Ahirete iman ettik… Bizden istenen yakini bir imandır…
İhsan kıvamında bir imandır… Yani gözümüzle görüyormuşçasına…
Nedir ahiret?
Yarım kalan hesapların kapanacağı yerdir ahiret… Sümen
altı edilen, zaman aşımına uğrayan dosyaların yeniden yargıya sunulacağı mekândır
ahiret. Evrakta sahteliklerin, yalancı tanıklıkların, haksız kazançların,
iltimas ve imtiyazların temizleneceği adrestir ahiret…
Ektiğimizi biçeceğimiz yerdir…
Onun için ahiret yatırımı reklam gerektirmez…
Ahirete yatırım herkese lazım… ‘Yarım hurma’ ile de
olsa ahirete yatırımı ihmal edemeyiz…
O halde Ahiret yatırımımız olacak; terimiz, tozumuz,
gözyaşımız, mürekkebimiz, kanımız, nefesimiz olsun…
Derdimiz, davamız, dersimiz, davetimiz, duamız,
duruşumuz, duyarlılığımız eksik olmasın…
Ahirete yatırım insana yatırımı gerektiriyor…
Bir insanı dirilten tüm insanlığı diriltmiş sayılıyor…
Gençliğe yatırım sadece yakın gelecekte değil, sonsuz
gelecekte de güvencemiz olacaktır…
Kıyamet kopuyor olsa da yatırımdan vazgeçemeyiz…
Elimizdeki fidanı dikmek zorundayız…