Dolar (USD)
34.61
Euro (EUR)
36.32
Gram Altın
2928.19
BIST 100
9659.96
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
12 Aralık 2021

Ah Hasan Ağabey, Ah!..

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşmasında, “Siyasal olarak iktidar olmak başka bir şeydir. Biz bunca yıldır kesintisiz iktidarız ama sosyal ve kültürel iktidarımız noktasında sıkıntılarımız var.” diye mevcut durumdan şikâyetçi olunca…

“Oh beee” demiştik,

“Kültürel iktidar, kültürel iktidar dedik dedik, bu mesele, Memleket’in En Üst Yöneticisi tarafından da dile getirildi!..”

O gün, Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Kültürel İktidar” eksikliğine vurgu yapmasının önemli adımların atılmasına vesile olacağına inanmış, daha doğrusu inanmak istemiştik ama…

Bugün, geldiğimiz noktada bakıyoruz ki…

Bu konudaki bütün sıkıntılar devam ediyor.

Ben, meseleye bir “parti” meselesi olarak bakmıyorum.

Mesele, “Anadolu’nun İktidarı” meselesidir.

Anadolu’da, “köy-kent” kültürünün birçok yerini ele geçirdiği

bugünkü Anadolu değildir.

“Beton Uygarlığı” değildir,

“Kadim Anadolu Medeniyeti”dir.

O medeniyet, bilhassa münevverleriyle ve o münevverlerin eserleriyle gösterir kendisini.

Bugün, beş yüz sene, bin sene evvel ortaya konulan eserlerle iftihar ediyoruz.

Bugünden beş yüz sene, bin sene sonraya kaç “eser”imiz kalacak?

*

Bırakın onu bunu…

Bırakın beş yüz sene, bin sene sonrasına nice eser bırakmayı…

Hani…

Devran dönse ve politikadaki güç dengelerinde “büyük bir değişim” olsa…

“28 Şubat Ruhu” yine iktidara gelse…

Neler olur bu memlekette?..

Yok, yok…

Olan “yine” altta kalana olur!..

Her dönemin “işini bilir ultra zenginleri” o dönemde de işlerini tıkır tıkır yürütürler!

Rahmetli Erbakan Hoca’ya, Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu Başkan’a bütün güçleriyle cephe alan “Patronlar Kulübü”nün meşhur ağır topları, sonraki yıllarda da büyüdükçe büyümediler mi?

Nitekim Sayın Cumhurbaşkanı, bir konuşmasında bunlara sert çıkarken, Beyefendi, 17 yıl önce Türkiye'nin kişi başına milli geliri neydi, bugün Türkiye'nin kişi başına milli geliri ne? Sen o gün neredeydin ekonomik olarak, bugün neredesin? O günden bugüne sadece firman ne kadar büyüdü? Arkadaşların ne kadar güçlendi, onu hiç masaya yatırmıyorsun.” demişti.

Yani…

“Bizim dönemimizde ve bizim sayemizde daha da büyüdünüz… Bir de nankörlük ediyorsunuz!” demeye getirmişti.

Gerçekten de Ak Parti’nin siyasal iktidar yılları boyunca “onlar” büyüdükçe büyüdü.

Hatta ve hatta…

28 Şubat sürecinde büyük mücadele veren, hani şu “bizim” “Muhafazakâr Patronlar Kulübü” ile arasındaki makas iyice açıldı.

“Patronlar Kulübü” şimdi dün olduğundan çok daha güçlü!..

Ve o gücüyle…

Bu zor günlerde…

Yüklendikçe yükleniyor!..

Ne işler bu işler, öyle değil mi?

*

Bu söylediklerimi başka başka yerlere de teşmil edebilirsiniz.

Bunları yazdığım için bana kızanlar olabilir.

Öyle ya, “Dünya iki kulplu bir kazan, tut bir ucundan sen de kazan!” demişler!..

“Bindiği arabanın düdüğünü çalan duruma uygun tipler”, yarın öbür gün, yani vakti gelince yeni döneme de bir güzel uyum sağlarlar.

Birilerinin sırtından oraya buraya ateş açmak ve bu işlerden büyük “menfaatler” elde etmek varken, bunları söylemek…

Rahmetli Hasan Celal Güzel Ağabey’in dediği gibi “enayi” işi!

Bakın, Rahmet istedi demek ki, yazıyı nasıl da Hasan Celal Güzel Ağabey ‘e getirdik.

Madem öyle yaptık…

Merhum Hasan Celal Güzel Ağabey’in “Sabah Gazetesi”ndeki köşesinden aldığımız şu cümlelerle bitirelim bugünkü yazımızı:

“Sevgili okuyucularım, bu yazdıklarımı okuyup da sakın bütün bunlardan pişmanlık duyduğumu sanmayınız. Enayilik öylesine içime işlemiş ki geriye dönmek mümkün olabilse gene aynısını yapardım.
Beni bütün 'enayiliğime' rağmen kimseye muhtaç etmeyen Yüce Allah’ıma hamd ediyorum.”