Ağız torba değil ki
Değerli okurlarım atasözleri ve özlü sözlerin çoğu anonimdir. Bizim kültürümüzde ise atasözlerinin bambaşka bir yeri vardır.
Sosyal medyayı soysuzlar arenasına çeviren sureti insanların
paylaşımlarına bakıldığında makalemin başlığında kullandığım atasözünün cukkada
oturduğunu görmemek için kör olmak gerekir.
Güncel birkaç örnekle meramımı daha iyi aktarabilirim.
İran geçtiğimiz hafta acı bir olay yaşadı ve Cumhurbaşkanı
Reisi düşen helikopter kazasında vefat
etti. İran’ın talebi üzerine Devletimiz düşen helikopteri aramak için İHA
gönderdi ve saatler içerisinde de kaza mahalli tespit edildi.
Buraya kadar her şey normal ve insani.
Bundan sonrası ile ilgili yaşananlara bakınca insanın nutku
uçuyor ve küçük dilini yutacak kadar şaşkınlık içinde kalabiliyor.
Bir tarafta gerçekler, diğer tarafta ise ne ararsan var.
Yok yok…
İran genelkurmayı acziyetini örtmek için alel acele cılız
ve talihsiz bir açıklama yapıp Cumhurbaşkanlarını kendi İHA larının bulduğunu
iddia etmesine mal bulmuş mağribici gibi sahip çıkan yerlilerimizin sosyal
medya paylaşımlarını görünce şok oldum.
Dünya basını böyle bir insani olayda, ülkemizi ve İHA mızı
bu acı olayda gösterdiği başarıdan dolayı yere göğe sığdırmazken içimizden bazı
gafiller İHA mızı tiye alıp yok gözü Kanada’dan, yok gövdesi filan yerden türü
açıklamalarla aslında siretlerini suratlarına vurup rezil oldular.
İran dendiğinde nefretinden tüyleri diken diken olan bu
güruh ne ara kimlik ve kişilik değişimine uğradı ve bu değişimin sebebi ne ola
ki, sorular sorular…
Omurga insana mahsus hem biyolojik hem de psikolojik anlamı
olan bir kavram. Omurgasız tabirinin anlamı da hiç hoş değil.
Bizim azımsanmayacak kadar çok sayıda omurgasızlar güruhu
insanımsılarımız var. Ülkemiz adına olumlu olacak her şeye anında kaşı çıkan bu
güruhun başka özellikleri de var. Birçoğunda aşağılık kompleksi hastalığı var
ve hastalıklarından memnun oldukları için tedavi olma düşünceleri de yok.
Bu güruh aynı zamanda Erdoğan düşmanı.
Düşmanlıkları öyle şedid ki, Ülke batsın ama Erdoğan gitsin
diyecek kadar alçalanlara bile rastlamak mümkün.
Bu güruhu tanımak isteyenlere bir ip ucu daha vereyim.
Birçoğunun ortak özelliği din düşmanlığı.
Din düşmanlıklarında samimi olsalar yine bir şey söylemek
yanlış olur ama samimi değiller.
Nereden belli oluyor bu samimiyetsizlik?
Öldüklerinde musalla taşına ve Müslümanlara musallat
olmalarından.
Dinde yaya imanda piyade olduklarının bile farkında değiller
ama kalplerinin temizliğinden dem vurarak kendilerini aklamaya çalışmaları ise
bambaşka bir garabet.
Daha sayılacak başka özellikleri de var.
Yalanı su gibi içmeleri, içip içip sarhoş olmaları ve dün
söylediklerini bugün inkar etmeleri, iftira pazarına mal taşımları en gülüncü
de dindar olduklarını söylemeleri.
Çoğunun anası baş örtülü, dedesi hacı hoca ve kendisi de
samimi Müslüman.
Din muameledir.
Din asla yalan söylememektir.
Din samimiyettir.
Gözümüzü dört açalım, kulağımız kabarık olsun aklımız
zekanın dümen suyuna gitmeden başımızda olsun ki, her gördüğümüz sakallıyı
dede, her ağzı laf yapanı da âdem sanmayalım.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle…