Dolar (USD)
34.55
Euro (EUR)
36.18
Gram Altın
2983.08
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
21 Eylül 2022

AFRO-AVRASYA İttifakı Kurulmalı

ABD Türkiye’nin bu toplantıya katılmasından rahatsızlık duyuyordu ve bu toplantıyı sabote etmek için boş durmadı. Tam bu süreçte ABD'nin PKK ile Suriye’de tatbikat yapması, Ermenistan’ı Azerbaycan'ın üzerine salması ve en son 50 yıl aradan sonra GKRK’ye uyguladığı silah ambargosunu kaldırması Türkiye'nin bu toplantıya katılmasını engellemeye yönelikti.

Geçtiğimiz hafta, (15 Eylül)Semerkand'da yapılan Şanghay Zirvesi’nden söz ediyorum. 1996’da Rusya, Çin, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan tarafından kurulan örgütün el an 9 üyesi bulunmaktadır. İran, Pakistan, Hindistan ve Özbekistan’ın da katılmasıyla örgüt daha güçlü bir hale geldi.

Sınır güvenliği amaçlı kurulan Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİO) artık ekonomik ve askeri alanda da atılımlar yapacak duruma geldi. Gözlemci ve diyalog ülkeleri ile birlikte 21 ülkenin üye ve irtibatlı oldukları ŞİO, Batılı ülkeler tarafından yakından takip edilmektedir.

ŞİO henüz NATO alternatifi olmasa da ABD ve Avrupa’nın Yunanistan’ın doğusunu Doğu Medeniyeti olarak kabul etmesinden, kendi sınırlarını Meriç nehrinden ibaret görmesinden, NATO’yu bile (Türkiye'yi mümkün olduğunda örgütten çıkararak) Yunanistan sınırında tutmasından ŞİO’nun ilerideki misyonunu anladıklarını görebiliriz.

Aslında ŞİO üyelerinin tamamının ABD ile ciddi sorunları olduğu hatta bazı sorunların kangreni de geçtiğini biliyoruz.

İran ile ABD 42 yıldır düşmanlıklarını gizlemiyor. İran yıllardır ABD’nin haksızca yaptırımlarına maruz kalıyor.

Pakistan ABD ile ciddi sorunlar yaşıyor. Pakistan’ı kana bulayan örgütler ABD tarafından destekleniyor.

Çin ile Rusya ABD tarafından tehdit olarak ilan edilmiş. NATO da bu iki devleti böyle görüyor. Anlayacağınız artık yeni bir blok kurulmuş bulunmakta ve Şanghay İşbirliği Örgütü bu bloku temsil etmektedir.

Batı tarafından belirlenen saffı iyi bilen ŞİO kendi yol haritasını net olarak çizmiş bulunuyor.

Toplantıda alınan kararları yorumladığımızda bunu daha iyi görebiliyoruz: Ülkelerin kendi paraları ile alışveriş yapmalarına ilaveten savunma ve güvenlikkonularının altı çizildi.

ŞİO’nun ileriki dönemde adını AFRO-AVRASYA İTTİFAKI olarak değiştirip bünyesine alacağı ülkelerle alternatif bir güvenlik ve ekonomik örgütlenmeye hatta BM’ye de denk küresel bir örgütlenmeye gitmelidir.

Anlayacağınız bu yüzyılın ilk yarısına girmeden her yönüyle Doğu-Batı olarak ikiye bölünmüş bir dünya olacak.

Dostluğumuzu düşmanlığa eviren ABD

Artık ABD için hiçbir şekilde dost, müttefik, ortak kavramlarını kullanmayacağız; kahir ekseriyetin söylediği gibi ABD için sinsi tehdit, sinsi düşman dememiz gerekiyor. Çünkü;

Türkiye’nin Yunanistan ile yaşadığı asırlık sorundan dolayı NATO Türkiye’yi tehdit ediyor. Kendilerinden olmadığı için Türkiye’nin bütün düşmanlarını destekleyen bir ABD, AB ve NATO bizim için en büyük tehdit olmuştur.

12 bin km ötede bulunan ABD, Türkiye'nin sınır komşusu ülkelerin topraklarındaki terör örgütleri ile işbirliği yaparak Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışıyor. Türkiye'nin bu konudaki hiçbir itirazını kabul etmeyen ABD ile neyin dostluğu, neyin ortaklığı olur?

Keza;

ABD, Türkiye’nin kırmızıçizgisi olan Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne silah verme kararı alıyor.

Ermenistan'ın 30 yıl topraklarını işgal ettiği Azerbaycan'a bir kere bile olumlu, yapıcı bir mesaj bile göndermeyen ABD, Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi’yi Erivan’a göndererek Ermenistan'ın elindeki topraklarını azad eden Azerbaycan’ı saldırgan ilan ediyor. Ve hiçbir alakası yokken Ermenistan’ın açtığı Karabağ sorununu Türkiye ile ilişkilendiriyor.

Daha önce de ABD’nin FETÖ’ye verdiği ve el an sürdürdüğü destek, Suriye'de PKK ile tatbikat yapma gibi düşmanca tavırları Türkiye tarafından “düşmanca” kabul edildi.

Evet, yeni bir dünya kurulacak, Türkiye bu dünyada tarihine, kültürüne yaraşır bir yerde olacaktır.