Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

24 Aralık 2022

Afganistan'ın on günü

30 Ağustos 2021’de Afganistan’daki son işgalci ABD askeri ülkeyi Taliban’a terk ettiği gün arkasında büyük bir boşluk, kaos, yokluk ve belirsizlik bıraktı. İlk iktidarlarına sert yöntemlerle gelen ve toplumla sağlıklı bağ kuramayıp şiddetle çözüm aramaya çalışan Taliban iktidarı hayal kırıklığına neden olmuştu. İkinci kez birdenbire neredeyse iktidara gelen Taliban hareketi kucağında ABD tarafından el konulan milyar dolarlar sonrası boş bir kasa, ekonomik ve toplumsal kriz ve yaklaşan kış mevsimini buldu. Batı, belirsizliklerin içine yuvarlanan Afganistan’ın çöküşünü izlemek için avuçlarını ovuşturmaya başladı.

Öyle olmadı! Taliban bir buçuk yıldır elinden geleni yapıyor. Muhaliflere, yurdu terk edenlere yapılan geri dönüş çağrıları karşılık buluyor. ABD işgalindeyken Dünya uyuşturucu üretimin merkezi olan Afganistan, uyuşturucu ile yapılan devasa mücadeleye şahit oluyoruz. İnsan kaçakçılığının, cinayetlerinin bıçak gibi kesildiği ülke ekonomik olarak toparlanmaya başladığı süreçte İran ve Pakistan’la yaşanan sınır anlaşmazlıklarına ek olarak uluslararası güçler de DAEŞ’i devreye sokarak ülkenin güvenliğini tehdit ediyor.

12 Aralık 2020’de Kabil'in Şehri Nev bölgesinde Çinli iş insanlarının yoğun olarak kullandığı Longan Hotel’e DAEŞ saldırısı olmuş ve güvenlik güçlerinin müdahalesiyle teröristler öldürülmüştü. DAEŞ’in Horasan grubu oldukça aktif. Pakistan ve Rus Büyükelçiliği’ne; Mezar-ı Şerif, Kabil, Kunduz ve Kandahar’da Şiilere ait camilere ve Taliban liderlerine de saldırı düzenleyen örgüt, Afganistan’da istikrarsızlık olsun diye farklı zamanlarda uyuyan hücrelerini devreye sokuyor. İşte böylesine istikrarın temeline dönük saldırıdan sonraki Taliban Hareketi’nin son 10 günlük icraatlarını paylaşmakta fayda var. Şehit ve Engelliler Başkanlığı 8 aylık eğitim sonrasında kurslara katılan, elektrikli ev aletlerinin tamiri eğitimine katılan 70 erkek ve kadının mezun oldu. Narkotikle Mücadele Dairesi Başkanı Mevlevi Sürur Sadık, Konar eyaletinde 22 dönümlük esrar çiftliğinin imha edildiğini duyurdu. Tarım Bakanlığı yetkilileri Mohamandara ilçesindeki su şebekesi inşaat projesinin tamamlandığını paylaştı. Helmand’da 120 kişinin istihdam edileceği bir Pamuk fabrikası faaliyete geçti. 54 kadının el ürünlerini satabileceği kadınlar için bir alışveriş merkezi inşası tamamlandı. Son 9 ayda İran ve Pakistan’da yaklaşık 700 bin Afgan mültecinin geri dönüşünün sağlandığı bildirildi. Mihtarlam şehrinde iki adet güneş enerjili su temin şebekesinin inşası bitirildi. Kandahar’da 5 yolda yenileme çalışmaları başladı. Kabil Belediyesi iki döner kavşağı yeniden inşa etti ve süsledi. Küre şeklindeki döner kavşak, dakikada 12 kere dönebiliyor. Kuzeyde bulunan Cevzcan eyaletinde 835 metrelik su kanalının açılışı gerçekleştirildi. Paktia şehrinin iki ilçesinde ilk kez telekominikasyon ağları devreye girerek 3G hizmetleri devreye girdi. Madenler ve Petrol Bakanı Şey Şahabuddin Dalawar vatandaşlara küresel piyasadan %60 daha düşük fiyatla kömür tedarikinin yapıldığını ve bunun denetlendiğini kamuoyuyla paylaştı. Parwan’da selden etkilenen 500 aileye Kuveyt’in yardımı ulaştırıldı. Pek çok kentte içme suyu şebeke çalışmaları ve trafo üssü oluşturma çalışmaları da devam ediyor. Penşçir vadisinin turizme kazandırılmasıyla ilgili çalışmalar yürütülürken bir yandan da Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Molla Abdülgani Birader’in başkanlığında oluşturulan komite ile ihalelerdeki şeffaflığın takibi, hizmet kalitesinin tespiti amacıyla bir komite oluşturuldu.

Yaşanan terör saldırılarına rağmen son 10 günün icraatlarına bakıldığında Taliban hareketinin halkın gönlünü almaya çalıştığı, hırsızlıklarla ve yolsuzluklarla mücadele ederek kalkınma temelli icraatlar üretmeye çalıştığı söylenebilir. Böylesine hareketli süreçler içerisindeki Taliban iktidarının en zayıf alanı, uluslararası gündemin de en çok uğraştığı, iktidarın yumuşak karnı mesabesindeki “kadın sorunu” olduğu gibi duruyor. Bu sorunu ilk aylarda çözmeye niyetliymiş gibi görünen Taliban’ın süreci doğru yönetemediğini de kayıt düşmemiz gerekli. İyiliğe Davet ve Kötülükten Sakındırma Bakanlığı geçtiğimiz senenin Mayıs ayında duyurduğu bir kararla, Afgan kadınlarına örtünmeyi zorunlu hâle getirdi. Sadece bununla kalmayan Taliban, kadınların çarşaf ya da burka giymelerini şart koştu. Bununla da kalınmayıp Kadınların, yüzlerini örtmesi istendi. Kurallara uymayanların önce uyarılacağı sonra işten atılacağı, bu hareketlerin devam etmesi durumunda babaları ya da eşlerinin tutuklanacağı bildirildi. Televizyon kanallarına gönderilen bir talimatnameyle tüm kadın sunucuların peçe takarak haberleri sunması istendi.

Kadın meselesi burada nihayete ermedi. Önceki gün Yüksek Öğretim Bakanı Nida Muhammed Nedim, ülke genelinde kadınların özel ve devlet üniversitelerinde eğitim almasını yasaklayan bir karar almasıyla ülke karıştı. 22 Aralık akşamı devlete ait Kanal 1’e konuşan bakan bu kararın gerekçelerini açıkladı: Kadınların başka bir şehrin iç mahallelerinde mahremsiz oturması haramdır diyen Nedim, çoğu kız öğrencinin Şeriat’ın gerektirdiği şekilde başlarını örtmediklerini bununla birlikte Mühendislik ve Ziraat gibi bölümlerin kadınlara uygun olmadığını söyledi. “Kur’an ve sünnetin gerektirdiği müfredatın hazırlanması için çalışıldığını söyleyen Bakan, şeriatın ışığında ve çerçevesinde kadınların eğitimi başlayacak.”

Taciz, tecavüz ve cinayet olaylarında had cezalarının hızla uygulandığı ve ülke genelinde güvenliğin üst düzeyde olduğu Afganistan’da kızların üniversitelerden uzaklaştırılması üzücü bir karardır. 20 yıllık direnişten, sayısız kayıptan sonra iktidara gelen Afganistan’ın tek tip ülke algısı gerçekçi değildir. Peçeyi, burkayı tesettürün tek biçimi olarak algılamak gelenekleri, töreleri dinleştirmektir ki, bu kararın sürekliliği mümkün değildir. Aslolan toplumsal ahlakın korunmasıdır. Kadınlara başörtüsünü dayatan İran’ın geldiği noktadan Taliban hareketinin ibret alması gerekir. Üstelik İran’daki yasaklar o kadar sıkı, yüzü örtecek şekilde olmadığı halde bu sorunlar yaşandı.

Uluslararası kuşatılmışlık içinde olan, sınır sorunları yaşayan, bir yandan da eski muhalifleri hareketlendirilen, ekonomik darboğazdaki Afganistan’da Taliban hareketinin daha basiretli davranmasını, Müslümanların kazanımlarının ziyan etmemesini, halkının gırtlağından elini çekmesini, icraatlarına ve ahlaki çalışmalara aralıksız devam etmesini diliyor alınan karardan tez vakitte dönülmesini talep ediyoruz.