Afganistan'daki 'eğitim' kampları

ALGI OPERASYONU sadece ÜST AKLIN yapabileceği bir şey.

Örnek mi?

"KRALİÇE" diyoruz ya! Direkt olarak bir kişiyi kast etsek de arkasındaki gücü temsil ediyor o kişi. Algımız bizi gücü temsil eden kişiye götürüyor.

"AFRİKA" diyoruz mesela. Koca bir kıtanın adını kullanıyoruz, bu kıtadaki küçücük bir köyde yaşayan sefalet içindeki insanları anlatırken. Algımız burada da koskoca bir kara parçasından bizi alıp karnı içine göçmüş bir çocuğa götürüyor.

Algılarımız bize DİKTE edilen FİKİRLER ile işliyor. Mantığımızın düzenli çalışması sırasında anlayabileceğimiz kırıntılar atılıyor önümüze.

Sadece düşünenler; algılatılmak istenen ile gerçekte var olanı ayırabilir.

"TÜRKİYE" kelimesinin bizde ve bizim dışımızdakiler için hissettirdiği duygular nasıl farklı farklıysa, "AFGANİSTAN" kelimesi de ortalama bir dünya insanı için sadece tek bir anlam taşır: TERÖR

Algı operasyonunun bir parçasıdır bu. Afganistan'ın terörle anılması küresel güçlerin işine gelir. Çünkü bir yer ne kadar güvensiz ise o kadar kullanışlıdır onlar için.

Açık bilgi kaynaklarından gelen bilgilerle hareket edelim. Reina katliamına imza atan Abdulkadir Masharipov, Afganistan'da 2 yıl eğitim görmüş.

2 kez gezme fırsatı bulduğum Afganistan, üzerinde kirli oyunun kanlı biçimde oynandığı mazlum bir coğrafya. İnsanları merttir. Türkiye'yi bir ağabey olarak görürler ve çok severler. Ama aralarına nifak tohumları ekilmiştir.

Sizlere bugün Afganistan'ın Celalabad kentinden bahsetmek istiyorum. Zamanında Taliban'ın, sonraları da DEAŞ'ın kontrol altına aldığı kente giden birkaç gazeteciden biri olma şansını yakalayan bendeniz burada korkunç bir tabloyla karşılaştım.

Pakistan sınırına çok yakın olan Celalabad sınır geçişlerindeki otorite boşluğu nedeniyle adeta bir küresel terör yuvası haline dönmüştü. Özellikle şehrin güney ve doğu mahallelerinde kontrol tamamen terör örgütlerinin kontrolündeydi.

İşte Reina katliamını gerçekleştiren Masharipov'un da büyük ihtimalle bu bölgedeki kamplarda eğitim görmüş olabileceği belirtiliyor.

Peki, bu ne eğitimi ve kim tarafından veriliyor?

Sorunun yanıtını yine açık kaynaktan bulalım. Afganistan'da Taliban ve DEAŞ militanlarını, gizli servislerle yakın ilişkide bulunan özel şirketler eğitiyor. Kimi İÇERDEN gibi görünüyor, kimiyse hiç kendini gizlemeden silah, bomba, terör eğitmeni olarak çalışıyor.

Bunun gizli saklı bir yanı yok.

O halde önümüze DEAŞ militanı olarak sunulan katile eğitim verenlerin kimliğinin ortaya çıkarılması olayın ardındaki gerçeklerin de aydınlatılması anlamına geliyor.

İşte algı operasyonu bu işe yarıyor. "Afganistan'da eğitim" denince ardındakini sorgulama gereği duyulmuyor. Oysa işin aslı orada bulunuyor.

Bu arada sıcak bir not daha iletelim.

Emniyet kaynaklarının verdiği bilgiye göre yılbaşı gecesi asıl hedeflenen BİRDEN FAZLA REINA SALDIRISI yapmaktı.

19 Aralık günü yani yılbaşına 10 gün kala 2 canlı bomba daha yakalandı. Bu da hedefin çok daha kanlı ve büyük eylemler yapmak olduğunu ortaya koymakta.

Bir olalım, iri olalım, diri olalım, hep birlikte Türkiye olalım. Başka şansımız yok.