Adayımız Çıngar
Değerli okurlarım, şaka gibi gelecek ama gerçek bu maalesef.
Aylardır ülke gündemini işgal eden masa ve etrafındakilerin buldukları son çözüm çıngar çıkartmak oldu.
Ey vatandaş, biz aday olmaya ve bulmaya muktedir olamadık. Ancak beyanatımızdan da anlaşıldığı gibi karşımızda kaya gibi sağlam dimdik duran Erdoğan’ıçıngar çıkartarak darmadağın etmek için bulduğumuz bir formül var, formülü sizlerin yüksek takdirine sunuyoruz.
Puslu havayı seven sırca köşklerinden olanı biteni izleyen şucularabuculara adeta davetiye çıkartıldı.
Her zaman olduğu gibi yine ittifak taraftarları sükûtu hayale uğratıldı.
Biz anlaşamadık ama siz anlaşın ve dalga dalga sel olun engin dağlara sığmayıp taşın taşırın ve tüm ülke sathında var gücünüzle çalışarak birlik hamurumuzu sulandırma pahasına Erdoğan aday olamaz diye höykürün.
Masa böyle bir çözüm bulmuş.
Dağ bir kez daha irice bir fare doğurdu sizin anlayacağınız.
Bildirinin altındaki imzalardan anlaşıldığına göre kararoybirliği ile alınmış.
Şimdi sıra algılarda kurgularda ve planlı programlı yalanlarda.
Zaten aylardır provaları yapılıyordu.
Kahır ekseriyeti Müslüman olan milletimiz aylardır salyangoz satıcılarının istilası altında. Kimi 6 yaşında evlendirilen(!) çocuktan, kimi açlık ve yokluktan bitap düşen karnı toklardan, kimi de karne hediyesi olarak alınan bir parça etten ortalığı toz duman ediyordu.
Şimdi son alınan bu karar ile vatandaşı sahaya yeniden sürecekler.
Güçleri yeterse gezide millete yaşattıklarının tekrarını bile denemeye çalışacaklar.
Gezicilerin içinde zaten o günlerden bir ukde kaldı ve ok gibi bir yerlerine batıp duruyor. Masa sakinleri gezicilerin içinde kalan bu kin ve garazı yeniden alevlendirebilir.
O günleri hafızalarımızdan çıkartarak yaşananları yeniden hatırlayalım.
Ne diyorlardı.
Havaalanı inşaatı derhal sonlandırılsın.
Üçüncü köprü iptal edilsin.
Kanal İstanbul yapılmasın.
AKM ye dokundurmayız.
Talepler saçma sapan akla mantığa aykırı olmasına rağmen, günlerce Taksim meydanı yakılıp yıkılırken malum kesimin el altından ve el üstünden destekleri zirve yapmıştı.
Ha gayret deniyordu.
Ecnebi televizyonları zafer işaretleri yapıyor başardık başarıyoruz diye naralar atıyordu.
Eylemcilerin birçoğunun olan bitenden haberi dahi yoktu ama maskeli troller üstlerindenha bire talimatlar alıyor ve masum gençleri alanda piyon olarak kullanıyordu.
Az kaldı ha gayret düştü düşecek diye meşru hükumeti devirmek için her türlü kepazeliği göstermekten geri kalmıyorlardı.
Ekmek elden su göldendi.
Aynı güruh bugünde görev başında ve üstlerinden emir bekliyorlar.
Ekmekçilerde hazır, sucularda hazır.
Masanın aldığı bu son karar beni sade bir vatandaş olarak hayıflandırdı.
Pireden deve üretmek gibi gayrı insanı bir yetenek bu güruhun ruhuna uygun.
Kökü dışarıda olan merkezler bu filmi tekrar sahneye koyarlar mı bilmem ama gözleri dönmüş her türlü kepazeliği yapmaya müsait azgın azınlığın trollerinin emrini bekleyen geniş bir kesim var.
Eski Türkiye’de bu işi vesayetçiler ve cuntacılar daha kolay yoldan yapabiliyordu.
Terör ve ekonomik krizler en önemli bahaneler olarak hazır kıta beklerdi.
Yeni Türkiye’mizde terörün T’si kaldı.
Ekonomik krizde çok şükür yarasız beresiz atlatılıyor.
Vatandaş bilinçli.
Ekmeksiz yaşayabilirim ama özgürlüğüm olmadan dış güçlerin hegemonyası altında yaşayamam diyor.
Esaret benim ruhuma aykırı diyor.
Velhasıl önümüzdeki günler çok ama çok dikkatli olmamız gerekiyor.
Üzüm yemek varken bağcıyı dövmeye yeminli satılık kalemleri ve kelamları çok ama çok sık göreceğiz.
Bir kısmı haktan hukuktan, bir kısmı adaletten, bir kısmı yokluktan yoksulluktan dem vurarak saman altında su yürütecek.
Aman dostlar dikkat dikkat.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle.