Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
25 Aralık 2019

‘Abi ne vereceksin?’

İddia o ki; CHP eski milletvekili Sinan Aygün’den Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş TOGO ikiz kuleleri için 25 milyon rüşvet istemiş. Valla ne diyelim ki? Bizim mahalleye tavsiyem; bu habere temkinli davranıp, neticeyi uyanık şekilde beklemeleridir. Kim bilir ne oyunlar dönüyordur… Belki de ileride Mansur Yavaş’ın çok yavaş geçen belediye başkanlığına bahane olsun diye:

“Ne yapalım kardeşim? Bir fırsat vermediler ki hizmet edelim… İddialar… İddialar…” Evet, uyanık olmakta fayda var. Rüşvet iddiasının iki jönü de CHP’li... Seçimden önceki yanlışa düşmeyelim, neticeyi bekleyelim. Bırakalım birbirlerini boğsunlar; memleket meseleleri özellikle şimdilerde çok daha önemli! Yinede bu rüşvet hadisesine farklı bir bakış atalım…

“Abi ne vereceksin?”

“Valizle mi? O günah valizle taşınmaz! Rüşvet dünyanın kemiklerini kıracak bir ağırlıktadır…”

“Abi ne vereceksin?”

“Valla ne vereyim ki? Kılıçdaroğlu duyarsa bizi kıtır kıtır keser… Sen bilmiyor musun adamın nabzı ‘Adalet!... ‘Adalet!..’ diye atıyor… Adalet için geceleri bile ayakta uyuyor…

“Abi 25 milyon!”

“Koçum; bırak buradan İstanbul’a yürümesini, Kılıçdaroğlu dünyanın etrafını 25 defa turlar ama haram zıkkım olan ve ocak batıran rüşveti asla tasvip etmez; duyar ise benim adım Kemal diye öyle bir nara atar ki; Ankara semalarında F-16'lar dolaşıyormuş gibi olur... O bilir; cehennemim dizginlenemeyen alevlerinin rüşvetçilerin gövdesini nasıl yalayacağını... O bilir; devlete ve millete zarar vermemin karşılığında geçmiş ve gelecek olanların hepsinden tek tek helallik alınması gerektiğini… O bilir; Allah ve Peygambere muhabbeti olan birinin rüşvet lağımına düşmemesi gereğini… Kılıçdaroğlu, hiçbir CHP’li belediyenin rüşvete bulaşmasını, rant kavgalarına girişmesini asla kabul etmez, lime lime olmak ister ama bu alçaklıkları asla kabul etmez… O zaten kiri yıkamaya, CHP’yi liflemeye geldi… Adamın adı Kemal…

“Abi ne vereceksin?”

SSK’yı başarıların zirvesine taşıyan, tertemiz hastanelerde, hastaların en modern şekilde tedavi görmesini sağlayan bir Kılıçdaroğlu virüsten çok daha tehlikeli rüşveti hiç sever mi? Tek bir yakınını SSK’ya koymamış, çocuklukları hiç SSK’lı yaptırmamış ve SSK’nın temiz kalması için gece gündüz emek vermiş büyük emekçi ve ezilenlerin gür sesi; Kılıçdaroğlu böyle bir rezilliğe asla razı olmaz!...

“Abi ne vereceksin?”

“Kardeşim, siz ne istiyorsunuz? Burası CHP değil mi? Tarihi şanlı, karnesi tertemiz… Zerre kadar millet malına tamah etmemiş, haşirde hesap gününe ödü kopan ve kuvvetli inancı olan ve putçuluktan nefret eden bir parti hiç rüşvet ister mi?” Yetimin tüyünü dilinden düşürmeyen bir CHP bu alengirli ve hukuksuz işlere bulaşır mı? Sicili her şeyde olduğu gibi rüşvet hususunda bile lekesiz, kirsiz olan CHP, rüşvet alacak kadar bu millete düşman değildir… Hele Benim adım Kemal diyen pırıl pırıl birinin CHP başında olması demek, başımızı rahatça yastığa koymamız demek… CHP ve kemal var ise ülke her alanda güvende demek… Hatta İHA ve SİHA’nın yapılmasına bile gerek yok; bırakın bir defa ‘benim adım Kemal’ desin ve uf olan eli ile bir kere kürsüye vursun, ne rüşvetçiler kalır nede gözünü topraklarımıza diken düşmanlar… Güvendeyiz; CHP ve Kemal var (!)

Son söz: Şaka bir yana; Bir devlet rüşvetin önüne geçemiyor ise en parlak zaferleri kirlenir, gölgede kalır... Kim olursa olsun, rant ve rüşvet peşinde ise çoluğundan çocuğundan çıksın, rezil – rüsva olsun!...