Abi, nasıl CHP’li olabilirim?

Oturduğum bankta düşünüyordum… İstanbul’da tesettürlü kızlara gözü dönmüş saldırgan bir kadının, saldırma hali, bana İşgal altındaki İstanbul yıllarını hatırlatmıştı. Üstelik saldırganın kadın olması bile ne kadar ilginç! Aslında kadınların kadınlara yaptığını hiç kimse yapmamıştır.

Kadınlar, taşıdıkları o analık ruhunu işletmiş olabilseydi, başta tesettür saldırganlığı olmak üzere, hiçbir istismar kadın için yapılamazdı, hiç kimse buna cesaret edemezdi. Mesela: Balolarda, azgınca eğlenceli, azgınca içmeli toplantılarda kadınlar dönemin idarecilerine: Hemcinslerimize yapılan bu yasakları kabullenemiyoruz; eğitimlerine ve her türlü özgürlüklerine mani oluyorsunuz. Kadınların, kızların yakasını bırakın istedikleri gibi örtünsün ve eğitim görsün ve hayatın bir ucundan tutabilsinler... Evet, böyle demiş olsaydılar ve gerektiğinde caydırıcı tavır takınsaydılar, ülkenin idaresinde, yönetim kademelerinde bulunan erkekler ne kadar karşı durabilirlerdi ki? Cumhuriyet döneminin köşe başlarını tutmuş kadınlar, eğer Osmanlı’nın mert kadınları gibi kararlılık gösterseydiler, başta kadınlar olmak üzere, hiç kimse inancından dolayı baskı görmezdi... İşte bunun için kadılarımızın inanç özgürlüklerine, hayat tarzlarına en büyük kazığı tokadı yine kadınlar atmıştır. Son örnek: İstanbul Karaköy'de şuuru kuduz, kelimeleri salyalı bir kadın saldırgan tesettürlü kardeşlerimize ve Peygamberimize Kudüs’e saldıran haçlılar gibi saldırmış. Hele geçenlerde metroda başının dışı sarıklı ama içi de alabildiğince edepli bir gencimizi tahrik etmek, işte gördünüz mü dindarlar böyle demek için fırsat elde etmeye çalışan, hoplayan zıplayan küstah kadına ne demeli? Erkek bir halt yapsa insan bu kadar yadırgamaz. Kadındaki zarafet ve analık duygusuna hiç anarşistlik ve Allah’a isyan yakışmıyor…

İşte tam bunları düşünürken, hiç tanımadığım bir delikanlı oturduğum bankın diğer ucuna oturarak, aynı şekilde pat diye bir soru sordu:

• Abi, sağlam bir CHP’li nasıl olabilirim?
• Sen bu soruyu bana neden sordun ki?
• Ne bilim abi, size sormak geldi içimden. Güvenerek soru sorulabilecek bir tipiniz var. Dedi. Bende şaşkınca:
• Estağfurullah! Gerçekten mi öğrenmek istiyorsun, yoksa bu bir şakamı?
• Evet, abi gerçekten öğrenmek istiyorum!
• Bu soruya her insaf sahibi ancak şöyle cevap verebilir… Madem sordun cevap verelim.
• Tamam!
• Bak delikanlı! Eğer sağlam CHP’li olmak istiyorsan, hakikatin zıttı ne ise onu bolca kullanman lazım! Asla gerçekleri kabul etmeyeceksin ve gerçekleri anlatmayacaksın!
• Yani yalan mı söylemem lazım? Ama ben yalanı sevmem ki.
• Ne dedim doğru olan ne varsa daima onun zıddını dile getireceksin, yalanı ustaca kullanacaksın… Kısaca; yalansız olmaz! Yalan şart! Ve o yalana başta kendini inandıracaksın! İnandıktan sonra geri adım atmaksızın, savunacaksın! Asla CHP ve müttefiklerinin zihniyetinden olmayan yayınları okumayacaksın, asla başka haberlere bakmayacaksın!

Evet, genç kardeşim; cesurca yalanları savunman için akşamları F. Portakal’dan gerekli vitaminini alıp, karanlık oda (OdaTV) midesiyle hazmedip, Sözcü’yle sözün cılkını çıkarıp, Cumhuriyetle BirGün içinde iftiraları ilan edeceksin, itiraz edenlere gerekirse küfredeceksin! Delikanlı; CHP hiçbir şey üretmeyi prensip edinmediği için e haliyle bir şeyde üretmesi lazım, bunun için çözüm; yalandır, iftiradır... Bu arada sıkılan yalanların dokunulmazlığı olsun diye daima Kemalizm kılıfını kullan, dürüstlükten dem vur! Karşı tarafın, insanları ne çok yalanlarla uyuttuğundan, adaletsiz işler yaptığından, bol bol kayırdığından, yandaşlarını köşe yaptığından bahset... İktidarın beyaz dediği her şeyin aslında siyah olduğunu millete inandır... Nasılsa CHP’in ispat etme derdi gibi bir derdi yok. Ha bu arada yeni bir moda oluştu: 17 yılda yapılanları rahatlıkla biz yaptık diyebilirsin. Tuncay Özkan: Marmaray'ı Bülent Ecevit yaptı demedi mi? Sende de diye bildiğin kadar; köprüleri, duble yolları, havaalanlarını milli silahı ve Türkiye’ye çağ atlatan her şeyi CHP yaptı de… Bu arada İslam’a ve Peygamberine saldırmayı da asla ihmal etme. Dindarları hor görebildiğin kadar hor gör ve yeri geldiğinde bizde Müslüman’ız de. Son söz: Erdoğan ne yapsa zıddını söyleyeceksin. Bir icraatta bulunsa; niye yaptın? Yine birilerini zengin ettin! Yapmadığında ise; neden yapmıyorsun? Kimden korkuyorsun? Diyeceksin. Her ne hata yapsan Kemalizm’in arkasına sığınarak durumu kurtaracaksın. Özgürlüğü savunacaksın ama bir kesimin özgürce hareket etmesini asla kabul etmeyeceksin! Sadece İslamiyet’i yaşamaya çalışan insanları hor göreceksin. Camilerin ahır yapılmasını, Kur’an’ların yakılmasını hep inkâr edeceksin, eskiden yapılan zulümlerin konuşulmasına fırsat vermeyeceksin!...

Genç yerinden fırladı ve gözleri dehşet içindeydi:

• Abi, hiç böyle medeni insan, özgürlük ve demokrasi yanlısı olunur mu? Asıl gericilik budur! Hayır! Hayır! Hiçbir insan böyle bir CHP’yi kabullenemez dedi ve düşünceli bir şekilde yanımdan ayrıldı…