ABD ve iç savaş!
Amerika tarihinde başkanlık koltuğuna oturan 45 başkandan bazıları (Richard Nixon gibi) istifa etmek zorunda kalmış, kimileri de (Abraham Lincoln, John F. Kennedy) gibi öldürülmüştü. Yani ABD Başkanlık koltuğu daha önce ölüm ve istifalardan dolayı başkanlık süresi dolmadan boş kalmıştı. Lakin;
Bugüne kadar ABD Başkanları arasında azledilerek görevden el çektirilen bir başkan bulunmamaktadır. ABD’de bugüne kadar iki kere azil süreci yaşandı: 1968'de Andrew Johnson ve 1998'de Bill Clinton için başvurulan azil süreci sonunda iki başkan da Senato’da aklanarak görevlerine devam ettiler.
Şimdi ise ABD Başkanı Donald Trump’ın başı “azil” ile dertte. Aslında seçildiği günden itibaren Küreselcilerle başı dertte olan Trump hakkında defalarca azil ve farklı yöntemlerle görevden el çektirme konusu dile getirilmişti. Ama Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi’nin bu seferki hamlesi, Trump’ın başkanlığını sona erdirme konusundaki en ciddi teşebbüs oldu.
Ukrayna ile görüşme!
Trump’ın, Ukrayna Devlet Başkanı ile geçtiğimiz aylarda yaptığı telefon görüşmesinde “J.Biden’in oğlunun Ukrayna'daki faaliyetleri ile ilgili soruşturma başlatılmasını” istediği iddia edilmişti.
ABD basını gibi Temsilciler Meclisi de konuyu yakından takip edince Trump da mezkur görüşme için, “Tamamen Birleşik Devletler yasalarına uygun bir görüşmeydi” demiş ve Beyaz Saray da bu görüşmeye ait olduğunu söylediği dökümü yayımlamıştı.
Tabi, olay burada bitmiyor, “Trump’ın Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile görüşmesi Birleşik Devletler’in Ulusal Güvenliğine zarar verdi” diyen ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, “Trump hakkında azil süreci başlattık” diyerek Trump ve White House’ın açıklamalarını yeterli görmediklerini gösterdi ve bugün Trump’ın özel avukatını ifadeye çağırdı.
ABD yasalarında başkanın azledilmesi sanıldığı kadar kolay olmamakla birlikte imkânsız da değil. Azil sürecinde bu teklif Temsilciler Meclisi ve Senato’da ayrı ayrı oylanacak. İlk oylamanın yapılacağı Temsilciler Meclisi’nde karar için “basit çoğunluk” yeterli gelmektedir. Demokratlar Temsilciler Meclisinde çoğunlukta oldukları için buradaki oylamanın Trump aleyhine sonuçlanacağına kesin gözüyle bakılabilir.
İkinci oylama ise Senato’da yapılacak. Senato’daki oylamada azil için Temsilciler Meclisindeki gibi “basit çoğunluk” yeterli gelmemektedir. Senato’daki oyalamada azil için üçte iki çoğunluk aranıyor. Cumhuriyetçilerin Senato’daki 53’e 47 üstünlüğü göz önünde bulundurulursa Trump’ın azledilmesi için üçte iki yani 67 üyenin oyu gerekli ki bu da çok kolay olmayacak. Buna rağmen Trump oldukça huzursuz, zira Senato’da Cumhuriyetçilerden Demokratlara ne kadar oy gideceği konusunda şüpheleri var.
Azil süreci başladı gibi!
Bu aritmetikten olmalı ki Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin azil süreci ile ilgili açıklamasının ardından Beyaz Saray bir şok daha yaşadı:
Trump, ABD’nin azledilen ilk Başkanı olup olmayacağı hususunda oldukça endişeli. Beyaz Saray bu sorunun cevabı üzerinde kafa yorarken, Trump bu endişe ile Sosyal Medya hesabından, “Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Adam Schiff sahte ve korkunç bir açıklama yaptı, meclis kürsüsünde ABD halkını kandırdı ve bana ait olmayan sözleri söylediği için "vatana ihanetten tutuklanması gerekir" dedi.
ABD, dünyanın süper gücü “ihanet”, “azl”, “iç savaş” tartışmaları ile çalkalanıyor.
Trump, paylaşımlarını burada sonlandırmadı. Başkan Trump, Papaz ve televizyon programcısı R. Jeffress’in sözlerini paylaşarak, kendisinin görevden alınmasının "iç savaş benzeri bir kırılma” yaşanabileceğini vurguladı.
Trump azledilecek mi?
Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Senato buna onay verecek mi?
Bilmiyoruz,
Lakin bildiğimiz iki şey var;
Birincisi, azledilmese de ilerde Trump’ı zorda bırakacak yeni skandalların ortaya çıkması halinde Trump’ın istifa etmek durumunda kalmasının uzak ihtimal olmadığı,
İkincisi, bir topluluk, bir devlet, bir medeniyet gücünün zirvesine (kemal) erişmişse ve kendisini zamanın ruhuna uygun bir şekilde hem de adalet ile ayakta tutmaz ise batışının (zeval) kaçınılmazlığı…
ABD tam da bu noktada bulunuyor, hatta o nokta biraz geride bile kalmış.
