ABD ve Avrupa’nın ikiyüzlülüğü
Soğuk Savaş'ın sona ermesinin ardından 1991'deki Birinci Körfez Savaşı'ndan bu yana Orta Doğu'da yerleşme politikasını güçlendiren ABD, bunun için her türlü oyunu oynamakta ve her türlü kirli işlerin içine girmektedir. Bir yandan Türkiye ile müttefik olduğunu söylerken diğer yandan Türkiye’yi zayıflatacak terör yapılarını desteklemektedir.
ABD’nin, ‘demokrasi getireceğim’ diye girdiği ülkelerin tamamında kan gövdeyi götürmektedir. Binlerce km öteden bir hınzır gibi girdiği orta doğunun neredeyse tamamında üssü bulunmaktadır. ABD'nin; Katar, Bahreyn, Kuveyt, Suudi Arabistan, BAE, Mısır, İsrail, Suriye, Ürdün, Irak ve Umman’daki üslerde askerlerinin tam sayısının ne olduğu belli olmamakla birlikte ABD Savunma Bakanlığına (Pentagon) göre, Orta Doğu'nun 11 ülkesinde yaklaşık 54 bin ABD askerinin bulunduğu belirtiliyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Orta Doğu'nun her alanında ABD’nin hâkim olduğu ve o ülkeleri karıştıracak olan terör yapılarının devam edeceğidir.
***
ABD bunu sadece Orta Doğu’da yapmıyor. Dünyanın birçok ülkesinde kendi çıkarları uğruna darbe planları ve darbeler yapmakta ve desteklemektedir. Venezuela’da, Arjantin’de, Brezilya’da, Şili’de, El Salvador’da, Guatemala’da, Nikaragua’da, Panama’da ve Uruguay’da aynı senaryoları yazıp oynadılar. 1947 ve 1989 yılları arasında Suriye (1949), Mısır (1952), İran (1953), Endonezya (1957–1959), Suriye (1956-1957), Kongo (1960), Laos (1960), Türkiye (1960), Dominik Cumhuriyeti (1961), Güney Vietnam (1963), Irak (1963), Endonezya (1965–1967), Yunanistan (1967), Bolivya (1971), Türkiye (1971), Türkiye (1980/12 Eylül Darbesi), Haiti (1991), Irak (1994–2000), Türkiye (28 Şubat 1997), Mısır (2013), Ukrayna (2014), Türkiye (2016/15 Temmuz Darbe Girişimi) başta olmak üzere başka ülkeler üzerinde 72 kez darbe veya darbe girişimi yaptılar.
***
Sınırımızda PKK/YPG yapılanmasını destekleyen ABD, Barış Pınarı Harekâtımızla bozulan oyunu karşısında yeni yeni oyunları devreye sokmaktadır. Türkiye’nin akıllı dış politikası ve dik duruşu sayesinde her dakika söylem değiştiren ABD, bölgeyi terk etmek istemiyor. Çünkü gelecekle ilgili bu bölgede planları var. Yıllardır sömürdüğü ve halkına kan kusturduğu bu toprakların sömüreceği yer altı zenginlikleri hâlâ bitmedi. Bunun için yeni yeni aktörler çıkarmakta ve her çıkardığı aktörle o bölgede terör yapısını güçlendirmekte, işi bittiğinde de kendi elleriyle yetiştirdikleri terör elebaşlarını defalarca öldürerek sözde barış getirdiklerini söylemektedirler. Bu bölgeyi yaşanmaz kılan ve sokakları kan gölüne çeviren terör unsurlarına her türlü silah ve teçhizatı verirken acaba niyetleri neydi bu ABD’nin.
***
Daha önce defalarca öldürdüklerini söyledikleri Bağdadi’yi bir kez daha yeniden öldürdüler. Suriye’de DEAŞ neyse, YPG-PYD de odur. DEAŞ’ı kim kurdu, silahlandırdı, bölgeyi kana ve ateşe boğduysa, bugün YPG-PYD’yi de onlar donatıyor, yönetiyor, yönlendiriyor DAEŞ, PKK/YPG ve diğer terör örgütleriyle mücadelede en büyük bedeli ödeyen Türkiye’nin önünde en büyük engel olan sözde müttefik ABD, Suriye’de düzenlenen bir operasyonla Bağdadi’nin öldürüldüğünü duyurdu. Peki, bu terörist elebaşını bugüne kadar kim büyüttü ve besledi. Barış Pınarı Harekâtına karşı olan ABD bunda başarılı olamayınca sözde teröre karşı oluşunu belgeleme şaşırtmacasıyla kendi eliyle yetiştirdiği terörist başını öldürerek dünyayı yanıltmaya çalışıyor. Bildiğim bir şey varsa o da ABD’nin bu coğrafyadan çekilmeden bu topraklarda kanın durmayacak olduğudur.
***
ABD ile birlikte Avrupa da aynı anlayışın mensubu. Orta Doğuda kargaşa çıkarıp o bölgenin kaynakları ile kendi ülkelerinde müreffeh bir hayat sürmek. Bu terör bumerang gibidir. Sonunda çıktığı veya beslendiği yere geri döner. Artık ülkemizde ve sınırlarımızda aktifliğini kaybetmeye başlayan terör yavaş yavaş Avrupa ülkelerine sıçramakta ve her gün ayrı bir ülkede terör gösterileri baş göstermektedir. Önümüzdeki günler bunların daha da artacağı günler olacaktır. Orta Doğuda aradığını bulamayan veya planları bozulan terör yapıları hayatlarını idame ettirebilmek için sahiplerine geri döneceklerdir. ABD ve Avrupa besledikleri terör yapısı içinde boğulacaktır.
Her iki yüzü de kirli ABD’nin. Çevir çevir tükür.