Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
29 Eylül 2018

​​​​​​​ABD’yi boş bırakmaya gelmiyor

2011 yılının son günleriydi. Heronların kontrolü onlarda iken yanlış istihbarat verip kaçakçılık yapanları katlettirdiler. Amaçları Kürtlerle Türkler arasında düşmanlığı artırmaktı. Aradan çok zaman geçmeden kurdurdukları DEAŞ’ı, Suruç’un karşısındaki Ayn el-Arap yani Kobani’de PYD/YPG’nin üzerine sürdüler. Sonra da Barzani ve Türkiye’yi devreye sokarak güya Kürtleri kurtardılar. Bu, onları avuçlarının içine almalarının yöntemiydi. DEAŞ kontrolden çıkıp katliamlara başlayınca, dünya kamuoyunun baskısı ile Rakka’yı yerle bir ettiler. DEAŞ’ı buharlaştırdılar, yerine PYD/YPG’yi koydular.

Gizli piyonları da vardı. Talimatla Türk hükümetinin ruhu bile duymadan Türk jetleriyle Rus uçağını düşürdüler. Türkiye - Rusya ilişkilerini sıfır düzeyine indirdiler. Mısır’daki gibi içimizdeki kansızlara darbe yaptırmaya kalktılar. Türk insanı imanlı göğsünü siper etti. Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısının hiçbir suçu yokken, tutuklayıp yargıladılar. Hâlâ hapiste tutuyorlar. Asıl suçlu olan Reza Zerrab’ı ise itirafçı numarası ile serbest bıraktılar. Baktılar olmuyor, Rusya ile ilişkiler gelişiyor, piyasaya bir piyon daha sürüp, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Karlov’u katlettiler. Biz PKK ile YPG’yi ayıracağız yalanı ile utanmadan PKK’nın Suriye koluna yüzlerce TIR silah verdiler.

***

En kuvvetli vuruşları, tam da Türkiye’nin sistem değiştirdiği zamanda geldi. Kolladıkları fırsat karşılarına çıkmıştı. Hükümetin yeniden şekillendiği, bakanlıkların birleşip yeniden yapılandığı boşluğu yakalayarak bu kez kur silahı ile vurmaya başladılar.

Dolar 4 liradan 6 liraya çıktı diye salça fiyatı iki katına çıkar mı? Çıktı bile… Bu kez içeride FETÖ’cülerden daha güçlü yandaşlar buldular. Kesesini doldurmak için fırsat kollayan, bunun için hiçbir ölçü tanımayan içimizdeki Amerikalıları keşfettiler... Tıpkı İstiklal Harbi’ndeki gibi… Vatan evlatları canıyla malıyla mücadele ederken onlar keselerini doldurmakla meşgullerdi. Şimdi de öyle oldu. Garibana, ihtiyacı olana zerre kadar acımaları, merhametleri yoktu. Dışardan Amerika, içerden onlar vurdu... Üstelik domates tarlada yok fiyatına satılırken… Ucuz fiyattan salça fabrikalarına kamyon kamyon domates sevk edilirken, marketin 5 liradan sattığı teneke kutudaki kiloluk salça 10 liraya çıkıverdi! Sanki tavuklar dolarla yumurtluyormuş gibi yumurtanın fiyatı iki haftada iki katına fırladı!

***

ABD, Orta Doğu’ya yönelik planları bozuldukça Türkiye’ye bel altı vuruşlarını artırıyor. Barzani’yi bağımsızlık için kışkırttılar, Türkiye engel olunca bozuldular. Büyükelçiliklerini Kudüs’e taşıdılar, en büyük tepki Türkiye’den geldi. Meksika’dan yahut Kanada’dan ABD’ye teröristler girmeye kalksa iki ülkeyi de tarumar ederler.

Türkiye’deki 3,5 milyon Suriyeli’nin önemli bir kısmı Fırat’ın doğusundan, YPG/ PYD teröründen kaçıp ülkemize sığınanlar… Tel Abyad, Kamışlı, Rasulayn, Ayn el-Arab (Kobani)’deki terör ve zulümden dolayı geri dönemiyorlar. Afrin ve Cereblus gibi oraların da güvenli hale gelmesi gerekiyor ki, vatanlarına geri dönsünler. Çünkü kişi için esas olan vatanıdır.

Türkiye, Rusya ve İran’la bu konuda işbirliğini artırarak, Avrupa ülkelerini de yanına alarak Suriye’de en kısa sürede yeni anayasal düzene geçmelidir. Halkın Esed zulmünü bitirmesine önayak olmalıdır. Bunu yaparken, diplomasinin tüm imkânlarını zorlayıp dünyanın desteğini de yanına alarak…

Diğer şekilde olan Türkiye, Lübnan ve Ürdün’e oluyor. Ceremesini üç ülke çekiyor, yarın barış sağlanıp imar hareketleri başlarsa en önde Suriye’ye girecek olanlar yine batılı şirketler olacak.