7 Ekim saldırısının 'Ne'leri
Geçen yazımıza “şimdilik bu kadar” diyerek son vermiştik. Şimdi kendi yorumumuzla
devam edelim.
Bana Filistinli sivillerden gelen ve
kendi kanaatleri olan bilgilere baktığımızda doğrusu da yanlışı da, eksiği de
fazlası da vardı. Neticede ülkemizdeki hadiselerle ilgili bizler de bazı
hususları bilsek bile gerisi hakkında tahminler yürütüyoruz. Ancak Kassam
Tugayları saldırısı bu kadar basit ve sıradan bir hadise değil. Bu yüzden bu
konuyu derinine deşmek gerek.
7 Ekim Kassam Tugayları saldırısının
hazırlıkları bütün istihbarat örgütlerinin cirit attığı bir şehirde yapılmış.
Yani bu saldırının hazırlıkları kimsenin fazla önemsemediği, periferide olan
kuytu bir yerde değil; ABD ve bütün Avrupa ülkelerinin, Rusya, Çin, İran,
Mısır, Türkiye, BAE, Suudi, Katar ve daha pek çok ülke istihbaratının bulunduğu
40 km uzunluğunda, 6 km genişliğindeki Gazze’de yapılmış. Dolayısıyla geçen
yazımızda belirttiğimiz “Yer altında” hazırlık
yapılması, “arazi kavgası” ile
örtülmesi, “bazı komutanların devre dışı
bırakılması” gibi çok sıradan gerekçelerle bu büyük saldırının gizli
tutulması mümkün değil.
Bu tür ekstrem durumlarda bir ülkenin
istihbaratının olayı ıskalamasını anlamak mümkün lakin Mısır hariç birbirinden
güçlü istihbaratların tümünün bu saldırının hazırlıklarını atlaması akla ve
mantığa sığmıyor, sığamaz.
Bakınız;
Daha önceleri yaşandığı gibi bir ya
da 3-5 militanın Yahudi sivillere ya da İsrail karakoluna saldırısından
bahsetmiyoruz. 3 yıl süren bu korkunç saldırının hazırlıkları için ne çapta
çalışmaların gerekli olduğunu bilmek için istihbarat uzmanı olmak şart değil. O
zaman ne/den?
Bu kadar istihbarat servisinin en az
yarısı tarafından saldırının hazırlıkları bilinmesine rağmen, bu servisler bile
bile saldırıyı neden gizlemiş olabilirler?
Cevap çok basit:
ABD, İngiltere savaş gemilerini bu
bölgeye neden getirmişlerse bu saldırı da onun için gizlenmiş dememiz mümkündür.
Yani, bu savaş gemilerinin buraya gelmesi boşuna değil, birkaç amaca binaen
buraya gelebilmeleri için bu saldırı gerekli görülmüş olamaz mı? Hani ABD’nin
Suriye'ye gelebilmesi için İŞİD gerekliydi ya, işte şimdi de ABD’nin bu
coğrafyaya daha sağlam(!) gelebilmesi için bu saldırı gerekli görülmüş olabilir.
Burada şunu demek istemiyorum: Kassam
Tugayları ABD ve diğer batılı devletlerin talimatı ya da yardımlarıyla bile
bile bu saldırıyı gerçekleştirdi. Hayır, asla böyle bir düşünceye sahip
değilim, lakin Kassam Tugayları ya da HAMAS’ın, “Her hazırlığımızı takibe alan büyük güçler aylar geçmesine rağmen,
sonra 2 yıl, üç yıl geçmesine rağmen böyle devasa bir hazırlığı fark etmemeleri
normal mi?” diye düşünmesi gerekirdi. Belki de düşünmüşlerdir, bilemem.
Olayın nasıl gerçekleştiğine
yoğunlaşırsak asıl sorgulanması gereken “NEDEN
gerçekleşti”kısmını atlarız ki
o zaman tam bir boşluğa düşeriz.
Evet,
Bu saldırı neden gerçekleşti?
Filistinlilerin dediğine göre, “Biz yıllardır her gün bombalanıyoruz, her
gün ölüyoruz. Baktık ki çare yok, biz de çaresizlik yokluktur deyip beraber yok
olalım dedik…” yaklaşımları konusunda Gazzelileri anlıyorum lakin bu “neden” sorusunun tam cevabı olmaya
yeterli bir açıklama olamaz. Çünkü Gazzeli biliyor ki böyle bir saldırı sonrası
işler eskisinden çok daha kötüye gidecek. Ama doğrusu empati konusunda yetersiz
kaldığımızı da düşünüyorum, onların halet-i ruhiyesini bilmemiz mümkün değil
ancak yine de bu saldırının sadece ve yalnızca HAMAS’ın ve tabi ki bir kolu
olan Kassam Tugayları’nın hiçbir ülkeden ya da ülkelerden, bu ülkelerin
istihbaratından destek almadan gerçekleştirmesi mümkün görünmüyor. Ama öbür
yandan ona destek veren ülke/ler var ise, o ülkelerin mesela İran’ın, “Ben böyle bir saldırıya katkı sunuyorum
ama bu saldırının faturası bana da çıkacak” diye endişelenmeyeceğini
düşünemeyiz çünkü İran bu sorunların en tecrübeli devletidir.
O zaman bu saldırıya katkı sunan
devletlerin bu saldırı ile kazançlı çıkması gerekiyor. İşte tam da burada
aklımıza Müslüman devlet/lerden ziyade Müslüman olmayan devlet/ler geliyor.
Sorular bununla bitmiyor ki…
Mesela HAMAS gibi bir örgütün
Müslüman olmayan bir ya da birkaç devletten destek alarak İsrail’e böyle bir
saldırı düzenlemesini düşünmek de akla ziyan.
Neden bu devletler 1500 İsraillinin
ölümünü istesin?
Diyeceksiniz ki;
Bu şekilde olmaz, şu şekilde olmaz,
öbür şekilde hiç olmaz diyorsunuz;
Peki, bu saldırının hazırlıkları ne
şekilde olmuş?
Ben de diyorum ki;
Bu sorunun cevabını bilen var mı ki?
Ama son bir soru sormaz isem rahat
etmem:
Sizce Amerika'nın çıkarları mı önemli
yoksa İsraillilerin hayatımı?
Bence olayı retorikten çıkarıp
çözümlemeye çalışırsak daha sağlıklı akıl yürütebiliriz.
Allah Tebarek Teâla mazlum ve mağdur
Filistinli kardeşlerimizi ve hepimizi korsan devlet İsrail’in ve onun
destekçilerinin şerrinden muhafaza buyursun.