Dolar (USD)
35.14
Euro (EUR)
36.74
Gram Altın
2964.86
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
30 Ekim 2021

3. Uluslararası Mehmet Âkif Ersoy Sempozyumu

2021 yılı, İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yılı olması sebebiyle 27-31 Ekim 2021 tarihlerinde Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleşen “İstiklal Marşı” temalı sempozyum için Burdur’dayız. Sempozyuma 25 ülkeden araştırmacı katılıyor.

Millî marşlar bir milletin bağımsızlığının sembolüdür. Sempozyumda sunulan bildirileri takip etme imkânımız oluyor. Görüyoruz ki Mehmet Âkif Ersoy büyük bir coğrafyayı etkilemiş. İstiklal Marşı’mız ise sadece Türk milletini değil, Müslüman diğer milletleri de tesiri altına almış. Birçok yönüyle ele alınan İstiklal Marşı, esaret zincirini kıran, hürriyetine âşık bir milletin tüm dünyaya haykırdığı kahramanlık destanıdır. Bu destanın faili aziz Türk milletidir. Dönemin şartları muvacehesinde değerlendirdiğimizde İstiklal Marşı, millet olma şuurunun gücünü, özünü izhar eder. Âkif, bilindiği üzere para ödülü olduğundan marş yazma yarışmasına katılmamıştı. Bilahare ikna edilen Âkif, kürsülerden ve Anadolu’nun birçok coğrafyasından Türk milletinin emperyalist Batı karşısında iman, tarih, vatan ve millet aşkıyla bu istilayı reddettiğini duyurmuştu. Millî Mücadele’ye destek vermesi için Mustafa Kemal Paşa tarafından Ankara’ya davet edilmiş, yer yer yalınayak yürüyerek Ankara’ya ulaşmıştır. Ankara, Taceddin Dergâhı bu mücadelenin manevî istihkâmıdır. Âkif de adeta menevî cephenin komutasını yürütmektedir. İstiklal Marşı, bu ağır şartları yaşayan Âkif’in kaleminden sudur etmiştir. Sonunda Mecliste alkışlarla kabul edilmiştir. Mevzunun tarihî kısmını hepimiz biliyoruz. Şimdi sempozyuma dair izlenimlerimize dönelim.

Sempozyumlar sadece bildiri sunulan veya akademik puan alınan bilimsel faaliyetler değildir. Burada alanınızdaki birçok bilim insanıyla tanışma imkânınız oluyor. Sahanın bilinen emektarlarıyla konuşuyor ve onların tecrübelerini dinliyorsunuz. Ciddi, seviyeli ve samimî mecralarda siz de kendinizi yokluyor, eksiğinizi görüyorsunuz. Usta-çırak ilişkisini her zaman önemsedim. Sempozyumlarda biraz da böyle bir hava oluşuyor. Güzel bir paylaşım ortamı doğuyor, böyle faaliyetlerin şehirlerimizde yaygınlaşması üniversite ve şehirlerin kaynaşmasını sağlayacaktır.

Burdur onlarca bilim insanını ağırlıyor. Misafirperverlik çok güzel. Üniversitenin yerleşkesine hayran olmamak elde değil. Türkiye’nin her yerinden ve yurt dışından öğrencisi olan bir üniversite. Her bakımdan gelişmek için kolları sıvayan bir ekip gördüm. Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz, sempozyum açılış konuşmasında üniversitenin vizyonunu ortaya koydu. Böylesi büyük bir organizasyonu kusursuz yürütüyorlar, tebrik ediyoruz. Üniversitenin isminin kıymetini bilen bir ekip var burada. Mehmet Âkif ismini layıkıyla temsil eden bir üniversite burası. Araştırma merkezleri, bilimsel faaliyetler, hayvancılık gibi alanlarda yapılanları gördük, umudumuz Akif’in ruhuyla da buluşunca katbekat arttı.

İfade ettiğimiz gibi sempozyumların bilim insanlarını bir araya getiren güzelliği vardır. Ben de o güzelliği fazlasıyla yaşıyorum. Yeni Türk Edebiyatı dersimize giren (96-97 dönemi) Prof. Dr. Fazıl Gökçek Hoca’m ile karşılaştım. Yıllar sonra buluşmak çok özeldi, güzeldi. Tevafuk ki Âkif’i kendisinden öğrenmiştik. Safahat’ı haftalarca okumuş, tahlil etmiştik kendisiyle. Sempozyumda tanıştığımız ve samimî sohbetleriyle gönlümüzün pasını açan Çiçek-Uğur Derman çifti. Uğur Bey’den 1950’lerden itibaren yaşadıklarını dinledik. Kendisi bir sanatkâr. Eşi hanımefendi de öyle. Osmanlı’nın bakiyesi bir kültür pınarı, başında bekleyip kana kana içtik. Nurullah Çetin Bey ile Âkif üzerine değerlendirme yaptık. Kahvaltı sofrasında bile kıymetli konuların konuşulması güzeldi. Üsküp’ten katılan Fatima Hoçin Hanımefendi ile tanıştık. Balkanlarda yaşayan bir Müslüman Türk’ün duruşunu dinliyoruz kendisinden. İmrenilecek Müslümanca duruş.

Ak Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş da bir konuşma yaptı. Âkif için Burdur’da olması güzel. Sempozyumu, siyasî ve idarî olarak herkes sahiplenmiş. Âkif’in birleştiren ruhu buraya da sirayet etmiş. Bu ruhu korumak, yaşatmak lazım. Dün Cumhuriyetimizin 98. yılını kutladık. Âkif’i konuştuğumuz böyle bir günde, Millî Mücadele’yi ateşleyen, bu uğurda canını veren tüm şehirlerimizi bu vesileyle rahmetle anıyorum.

Sosyal bilimlerin birçok alanından araştırmacının katıldığı sempozyum, Burdur için de unutulmaz bir bilim şenliğine dönüşmüş durumda. Burdur, tabiî güzellikleriyle de dikkat çeken bir il. İklimi ve bitki örtüsü güzel ayrıca Antalya’ya yakınlığı gibi avantajları var. Üniversite okumak için ideal bir il. Bizleri böyle güzel bir ilde ağırlayan, millî mutabakat metnimizin ruhunda buluşturan sempozyumun ismini sayamayacağımız tüm emektarlarına teşekkür ediyorum.