3 MİLY0N 700 BİN KİŞİ BORCUNU ÖDEYEMEDİ
Son 5 yılda 3 milyon 700 bin kişi bireysel kredi ve kredi kartı borçlarını ödeyemediği için yasal takibe girdi.
Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi'nin "Negatif Nitelikli Bireysel Kredi ve Kredi Kartı İstatistikleri" raporu açıklandı.
Buna göre, bireysel kredi borcundan dolayı yasal takibe girip hala yasal takipte olan kişi sayısı, ekimde bir ay önceye göre yüzde 4,0 artarak 1 milyon 800 bin kişiye ulaşırken, bireysel kredi kartından dolayı yasal takibe girip hala yasal takipte olan kişi sayısı yüzde 1,0 azalarak 1 milyon 900 bin kişiye geriledi.
Rapora göre, bireysel kredi borcundan dolayı yasal takibe alınan kişi sayısı yılın ilk on ayında, geçen yılın aynı dönemine göre 10 bin kişi artarak 714 bine yükseldi.
Kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe alınan kişi sayısı ise aynı dönemler itibarıyla 118 bin kişi artarak 1,1 milyon kişiye ulaştı.
Borcunu ödeyemeyenlerin sayısındaki artış düşündürücü ve ürkütücü boyutta.
Milyonlarca insan neden borcunu ödeyemiyor?
2013'te yüzde 13,4' e kadar düşen tasarruf oranını yüzde 19'a çıkarmayı hedefleyen hükümetin, bu sorunun cevabını araştırmadan ve gereğini yerine getirmeden atacağı adımlar amaca hizmet etmeyecektir.
VERGİLERİ BİR AVUÇ MÜKELLEF ÖDÜYOR
10.Kalkınma Planı çerçevesinde kamu görevlileri, akademisyenler ve sivil toplum örgütlerinden katılımcıların yer aldığı Özel İhtisas Komisyonu Raporu yayımlandı.
Türkiye'de verginin çok az sayıda mükellef tarafından üstlenildiği bir kez daha ortaya çıktı.
Rapora göre 100 mükellef; 2011 yılında beyan edilen gelir vergisinin yüzde 8'ini, kurumlar vergisinin yüzde 39'unu, KDV'nin de yüzde 33'ünü ödemiş.
İlk 1500 mükellef ise; gelir vergisinin yüzde 21'ini kurumlar vergisinin yüzde 64'ünü, KDV'sinin de yüzde 53'ünü sırtlamış.
Rakamlar çarpıcı.
Vergilerin büyük bir bölümünü birkaç bin mükellef ödüyor.
Milyonlarca mükellef ise kalanını üstleniyor!
Verginin tabana yayılmadığını ve vergi yükünün dağılımındaki adaletsizliği gözler önüne seren rakamlar karşısında bir an önce harekete geçmek gerekir.
Raporda bir de uzlaşma ile ilgili rahatsız eden bir tespit var.
Vergide uzlaşma müessesesi; kanuni düzenlemeleri yeterince anlayamama ve bilgisizlik gibi nedenlerden dolayı ağır vergi ve cezalara muhatap olan iyi niyetli mükellefler için getirilmiştir.
Ayrıca idarenin ve yargının iş yükünü hafifletmek de amaçlar arasındadır.
Ancak uzlaşma müessesesinin af niteliğine dönüştüğü anlaşılıyor.
Rapora göre; 2011'de Merkezi Uzlaşma Komisyonu'ndaki 85 uzlaşma sonucunda 1 milyar 28 milyon lira vergi aslının 83 milyon liraya, 1 milyar 428 milyon lira tutarındaki cezanın da 1 milyon liraya düşürüldüğü belirtiliyor.
Vergi ve cezalar hangi gerekçeyle adeta sıfırlanmıştır?
Merakımızı mazur görün.
Orta ve küçük çapta vergi ve ceza uzlaşmalarının yapıldığı İl Uzlaşma Komisyonlarında bu boyutlarda indirimlere rastlanmazken, Merkezi Uzlaşma Komisyonu'nun yaklaşımının nedenini merak etmemiz normal karşılanmalıdır.
