2023'e veda ederken
Cumhuriyetimizin 100. yılı nedeniyle iyimser bir havayla girdiğimiz 2023 yılı ne yazık ki 6 Şubat tarihinde meydana gelen büyük deprem yüzünden tarifsiz acılarla başladı. İnşallah böyle bir felaket bir daha yaşanmaz desek de bu da hayatın bir gerçeği. Dolayısıyla inşallah gereken tedbirler zamanında alınır diyelim.
Geride bıraktığımız yıla ait ekonomik
göstergeleri genel olarak değerlendirecek olursak;
Hatırlanacağı üzere geçen yılın başında
özellikle ihracat partnerimiz olan ülkelerde resesyon(durgunluk) bekleniyordu.
Bu durum doğal olarak büyüme rakamlarımızı da olumsuz yönde etkileyecekti.
Ancak Türkiye ekonomisi, iç talepteki canlılığın ve deprem nedeniyle yeniden hareketlenen
inşaat sektörünün de katkısıyla beklentilerin üzerinde bir büyüme performansı
sergiledi.
TÜİK’in verilerine göre Gayrisafi Yurt
İçi Hasıla (GSYH) 2023 yılı ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre
yüzde 4, ikinci çeyreğinde yüzde 3,9 ve üçüncü çeyreğinde yüzde 5,9 arttı.
İnşaat sektörü ise yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 8,1 büyüdü.
Büyüme oranlarına paralel olarak
işsizlik oranlarında da belirgin bir iyileşme kaydedildi. Uzun yıllar yüzde
10’un altına düşmeyen işsizlik oranı Ekim ayında yüzde 8,5 ile son 11 yılın en
düşük seviyesine geriledi. İşsizlik oranı son 6 aydır tek haneli seviyelerde
gerçekleşirken işsiz sayısı da 2015 Ağustos ayından beri ilk kez 3 milyonun
altına düştü.
Enflasyon oranı ise 2022 yılı Ekim
ayından itibaren düşüş eğilimine girmişti. Geçen yılın Ekim ayında yüzde 85,51
ile zirveyi gören TÜFE oranı 2023 yılı Haziran ayında yüzde 38,21’e kadar
gerilemişti. En son açıklanan Kasım ayı yıllık TÜFE oranı yüzde 61,98,
üreticilerin maliyetlerindeki artışı gösteren ÜFE oranı ise yüzde 42,25 olarak
açıklanmıştı. Pandemi sürecinde enerji ve emtia fiyatlarındaki artış enflasyon
oranını yükselten ana unsurlar olurken, salgının etkilerinin neredeyse tamamen
ortadan kalktığı son 1,5-2 yıldır ise hizmet enflasyonu ve fiyatlama
davranışlarındaki bozulma enflasyon için risk oluşturmaya devam ediyor. Haziran
ayında yeniden yükseliş eğilimine giren TÜFE oranının 2024 yılı Mayıs ayında
zirve yapacağı ve yıl sonunu yüzde 36 ile kapatması bekleniyor.
Enflasyonu düşürmek amacıyla
seçimlerden hemen sonra faiz artışına gidildi. Yüzde 8,5 olan politika faizi son
PPK toplantısıyla birlikte yüzde 42,5’e kadar yükseldi. Faiz oranlarındaki
artış ve kredilerdeki sınırlamalar özellikle konut ve otomobil piyasasını
etkiledi. Konut satışları Ocak-Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine
göre yüzde 14,9 azalışla 1 milyon 87 bin 349 olarak gerçekleşti. Kasım ayında toplam
konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 5,6’ya kadar geriledi.
Konut fiyatlarında ise düşüş olmasa da artış hızında belirgin bir yavaşlama
kaydedildi.
Tüketici güven endeksine bakıldığında
da; Mayıs ayında sert bir düşüş kaydedildiği, Ağustos ayından bu yana ise
belirgin bir yükseliş olduğu görülüyor.
Umuyoruz ki 2024 hepimiz için hayırlı
ve uğurlu bir yıl olur.