Dolar (USD)
35.22
Euro (EUR)
36.80
Gram Altın
2978.63
BIST 100
9763.11
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
15 Ağustos 2019

18’lik AK Parti

Devlet her zaman 18 yaşındadır, denir. Bu ifade ile onun daima diri, güçlü ve genç olduğu vurgusu yapılır. Şimdi 18. yaşını kutlayan AK Parti, bu daimilik, yani gençlik vurgusunu yapıyor. Bu söylem elbette dikkat çekicidir.

AK Parti, gençliğin önünü açacak hamleler yaptı. Seçme-seçilme yaşından başlamak üzere gençliğe yatırım yapan AK Parti, eğitimden spora, yurtlardan üniversitelere, burslardan kurslara varıncaya kadar birçok vaadini yerine getirdi. Tüm bu vaatler zinciri ile gençliği yakalama arzusunu sürekli gördük. Gençlerimizin önündeki tüm engelleri aşma ve onlara gelecek planlama noktasındaki atılımlar, bugün itibariyle karşılıksız kalmış denilemez ama tam da hedeflenen noktaya varılmış sayılmaz.

AK Parti, dinamizmi ile gençliğe en yakın partidir. Gençlik Kolları Başkanlıkları üzerinden gençliğin frekansını yakalamak yeterli değildir. Bu potansiyeli harekete geçirmek için siyasal alanlarda buluşmak yeterli değildir. AK Parti, elinde bulundurduğu ve sahip olduğu imkânları tam manasıyla toplumun her kesimiyle buluşturabiliyor mu? Asıl soru budur, asıl tartışılması gereken de budur. Seçim sloganlarında, “Birlikte başardık” diyen AK Parti’nin şunu da demesi gerekiyor: “ Birlikte paylaşacağız”

Her parti iktidar olmak için yola çıkar. İktidar olduğunda da kendi seçmen kitlesinden başlamak üzere topluma açılır, toplumun taleplerini yerine getirme çabasındadır. AK Parti, kurulduğu günlerde merkez bir parti görünümündeydi ve liberal politikalar izliyordu. Şimdi de liberal politikaları izlemekte ama “merkez” görünümü devam ediyor mu, etmiyor mu sorusunun cevabını bulmak zorlaşmıştır. AK Parti, Türkiye’nin en büyük partisidir ama en eski partisi değildir. Türkiye’de partiler müzesi kurulabilinecek sayıda çok parti vardır. Kapanan, tabelada kalan, unutulan birçok parti mevcuttur. AK Parti, bu gerçeği gördüğü için asırlık projeler üretiyor, iddiası asırlık oluyor. Hep yeni, daima genç ve yenilenen bir görüntü çizmek isteğinde. Ancak tüm bu adımlara ve yatırımlara rağmen gelinen noktada gençliğimizin adresi değişiyor, eğilimleri ve tercihleri başka adreslere kayabiliyor.

Partileri sandıkta ölçüyoruz. Hiçbir araştırma şirketine güvenmeden sadece sandık sonuçlarına bakarak söyleyeceğimiz çok söz var. Son seçimlerde, özellikle İstanbul seçimlerinde negatife giden bir durum var. Bu sonuçlar, AK Parti’nin bazı sosyal olayları masaya yatırması gerektiğini göstermiştir. 18’lik partide, gerçekten gençlik ruhunun iksiri var mıydı, varsa İstanbul gençliği kimi tercih etti? Aday belirlemelerde gençliği heyecanlandıracak, gençliğin söylemini ve eylemini yakalayabilecek, gençliğin frekansını tutturacak şekilde düşünüldü mü? Şimdi, biz bunları söylerken hemen refleksle şunu diyebilirler: “Biz, sizin kadar düşünemiyor muyuz, siz gelirken biz gidiyorduk.” Tabii ki siz de düşünüyorsunuz ama dışarıdaki adam düşünürken siyasetçinin akıl almaz hesaplarıyla düşünmez.

Siyasette ayak oyunları, yer kapma savaşları, adam yerleştirme, ekip kurma ve söz sahibi olma mücadeleleri bitmiyor. Bitmediği için de şu kafa galip geliyor: Biz kazanırsak da arkadaşımızla kazanacağız; kaybedersek de arkadaşımızla kaybedeceğiz. Bu akıl siyaseti değildir. Ha, kazanmak da yeterdi değildir. Zira nice yüksek oyla seçilen başkanlar, ikinci kez aday gösterilmedi. Demek ki iyi adayla kazanmak lazım! Zaten nasıl olsa AK Parti, Erdoğan rüzgârıyla kazanıyor demek yetmiyor artık. Sayın Erdoğan’ı yoran da bu düşünce olmuştur. Sayın Erdoğan’ın dinamizmini şahsî gelecekleri için kullanan siyasetçiler çoğalmıştır. Bu tipler kazanmışlardır da. Ancak Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılardan bihaber yeni bir gençlik var artık. Dedelerinin, babalarının, annelerinin sıkıntılarını hesap ederek siyasî tercihini belirleyen genç sayımız son derece azdır.

AK Parti, çıtayı yükseltmiştir. Şimdiki gençliğe hiçbir şey yetmiyor. Dava, mukaddesat, darbe, 12 Eylül, 28 Şubat, başörtüsü, kat sayı, imam hatip vb. söylemlerin günümüz gençliğinin kafasındaki karşılığı nedir? Gerçekten AK Parti, çok büyük engelleri aşmıştır. Gençliğimiz özgürdür, keyfine de laf söyletmiyor. Gençleri yönlendirmek oldukça zorlaşmıştır. Son seçimler özelinde konuşulanlar düşündürücüdür. Anne-baba AK Partili ama çocuklar? Evet, çocuklar başka tercihlerde. Bu sosyolojik bir değişimdir. AK Parti’nin bu değişimi ve dönüşümü hesap edeceğine inanıyoruz.

AK Parti’nin 18. yaşını kutluyoruz. 18 yaşında devletimiz, 18 yaşında devleti yöneten parti var. Hayırlı olsun!