Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

16 Mayıs Milat Olabilir mi?

Amerika Başkanı Trump'ın Ortadoğu'da izleyeceği politikaların ne olacağı, seçildiği günden beri tartışılmaktadır. Seçim kampanyası sırasında ve seçildikten sonra Trump yönetiminin net ve öngörülebilir bir Ortadoğu politikası ortaya koymaması, bütün dünyada endişelere neden olmuştur. Özellikle Irak ve Suriye konusunda izlenecek politikaların ne olacağı bütün dünyada merakla takip edilmektedir.

Rusya'nın Suriye'de başat aktör olarak öne çıkması, Amerika'nın etkisizleşmesi olarak yorumlanmaktadır. Astana toplantısından çıkan çatışmasızlık bölgelerinin Rusya, Türkiye ve İran'ın garantörlüğünde kurulması kararına, Amerika yönetimi İran'dan dolayı soğuk baktığını ilan etmiştir. Trump yönetiminin Ortadoğu politikası konuşunda söylenebilecek en kesin şey, Amerika'nın yeni dönemde İran'la gerilim ve çatışmaya odaklı hamlelerde bulunacağıdır. Nükleer antlaşmanın iptal edilmesi, bu bağlamda en hassas konuların başında gelmektedir.

16 Nisan referandumu sonucunda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçen Türkiye'de gerçekleşen sistem değişikliğine Amerika yönetiminin itiraz etmediği görülmektedir. Referandum sonuçlarını Amerika değil, Avrupa'nın tartıştığını söyleyebiliriz. Referandum sonuçlarından sonra Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ı tebrik etmek için Başkan Trump'ın telefonla araması, önemli bir gelişmeydi. Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Başkan Trump'la 16 Mayıs'ta Washington'da önemli bir görüşme gerçekleştirecektir.

16 Mayıs görüşmesinin gündem maddeleri büyük sorunlara odaklanmaktadır. 15 Temmuzda ülkemizi darbeyle işgal etmeye kalkan FETÖ çetesinin ele başı ve kurmay kadrosu, Amerika'da üslenmiş bulunmaktadır. Türkiye, FETÖ elebaşının ve kadrolarının Türkiye'ye iadesini ısrarla talep etmektedir. Amerika, DAİŞ'le mücadele kapsamında Rakka'ya büyük bir operasyonun yapılmasını planlamaktadır. Türkiye, Rakka operasyonuna YPG'nin katılmasını istememektedir. Ayrıca Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısının Amerika'da tutuklanması, iki ülke ilişkilerinde ciddi bir sıkıntı kaynağı oluşturmaktadır. Amerika, Türkiye'nin bu sorunlarla ilgili taleplerine etkin ve olumlu karşılıklarda bulunmuş değildir. Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 16 Mayıs görüşmesinde Türkiye'nin bu konularla ilgili görüşlerini Başkan Trump'a aktaracaktır. Başkan Trump'ın Cumhurbaşkanımızın görüşlerini dikkatle anlaması ve politikaya dökmesi halinde Türkiye-Amerika ilişkilerinde yaşanan tıkanıklığın aşılması mümkün olacaktır.

Amerika, Rakka operasyonunu beraber yürüttüğü Suriye Demokratik Güçlerine ağır silahlarla destek olma kararı vermiştir. Türkiye, SDG'nin ana omurgasını oluşturan YPG'nin terörist olduğu ve bu silahların ileride ülkemize karşı kullanılması ihtimalinden dolayı, bu karara şiddetle itiraz etmektedir. Amerika, Türkiye'nin endişelerini giderecek önlemleri alacağını ilan etmiştir.

Türkiye, endişelerinin giderilmesinden ziyade Amerika'nın Suriye'de kiminle müttefik olacağı konusunda bir seçim yapmasını istemektedir. Türkiye, NATO'da müttefik olduğu Amerika'nın kendisi ile çalışması gerektiğini, bir terör örgütüyle ilişki kurmamasını söylemektedir. Türkiye, Amerika'yı kendisi ve SDG-YPG arasında bir seçim yapmaya zorlamaktadır.

Türkiye, SDG'nin silahlandırılması kararına rağmen, Amerika ile ilişkileri koparma noktasına henüz varmış değildir. Sağduyulu ve soğukkanlı bir şekilde hareket eden Türkiye, kamuoyu baskısına rağmen İncirlik, Diyarbakır ve Batman üslerini Amerika uçaklarının kullanımına kapatma şeklinde bir kararı henüz almış değildir. Amerika'nın SDG'yi silahlandırma kararı, Türkiye-YPG arasında yeni çatışmalara neden olmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Türkiye, Amerika'ya rağmen Karaçok ve Şengal bölgelerini bombalamış, Afrin başta olmak üzere birçok bölgede YPG'ye karşı saldırılar düzenlemektedir. YPG-DSG'yi silahlandıran Amerika, aslında Suriye'de Türkiye-YPG savaşının fitilini ateşlemektedir.

Amerika, Rusya ve Çin, YPG-SDG güçlerinin Rakka operasyonu başta olmak üzere DAİŞ'e karşı girişilecek harekatlarda kara gücü olarak kullanılmasını desteklemektedirler. Ağır silahlarla SDG'nin desteklenmesi, aslında Suriye Demokratik Güçlerinin düzenli bir şekilde ordulaşmasına imkan veren önemli bir adımdır. Rusya ve Amerika'nın Suriye Demokratik Güçlerini desteklemesi, ülkemizin tezlerinin dünya kamuoyunda yeterli desteği bulmasının önünde büyük engel oluşturmaktadır.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, büyük sorunların yaşandığı bir ortamda Washington'a gitmektedir. Cumhurbaşkanımız, Trump'la formalite bir görüşme değil, sonuç almaya odaklanan bir görüşme gerçekleştirmek istediğini söylemiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan-Trump görüşmesi, Türkiye-Amerika ilişkilerinde yeni bir milat olacak potansiyele sahiptir. 16 Mayıs görüşmesinin Türkiye-Amerika ilişkilerinde yeni bir milat mı veya kırılma mı oluşturacağı, Başkan Trump'ın Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ı anlayıp anlamadığına göre değişecektir. 16 Mayıs sonrasında Türkiye-Amerika ilişkilerinin yönünü Amerika'nın takip edeceği politikaların belirleyeceğini söyleyebiliriz.