Dolar (USD)
35.21
Euro (EUR)
36.74
Gram Altın
2964.09
BIST 100
9701.99
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
13 Temmuz 2021

​15 Temmuz işgal denemesi

15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında bir dönem İstanbul Belediye Başkanlığı görevinde bulunan (1984-89) Bedrettin Dalan’laYeditepe Üniversite’sindevermek istediğim kişisel gelişim ve motivasyon eğitimimle ilgili görüşmek üzere bir arkadaşın aracılığıyla randevulaşmıştım. Selçuklu mimarisinden izler taşıyan binanın dış yüzeyinin Anadolu’dan getirilen doğal taşlarla kaplı olduğu, kurulan güneş enerji sistemi ile kendi enerjisini ürettiğini öğrenmemiz sohbetin eğitim dışına çıktığı dakikalardaydı. Söz dönüp dolaşıp ülkemizi işgal hareketine teşebbüs eden Fetö terör örgütüne gelmişti.

Eğitimin ciddi ve kutsal bir iş olduğunun altını çizen Bedrettin Dalan 15 Temmuz darbe teşebbüsünü kitaplarında yazdığını söyleyerek kitabından bazı bölümleri okuyup, “Keşke yazdıklarımdan etkilenenler olaydı ve bu olaylar olmasaydı" açıklamaları karşısında söylediklerini yazabilme müsaadesi de almıştım. Anlattıkları üzerinden uzun zaman geçtiğinden hafızamda kalanları yazacağım.

Oyunun 30 yıldır farkında olduğunu ifade eden Dalan, "1985 yılında cemaate rakip olarak okullarımızı açtık. Hala rekabet devam ediyor. Biz doğru yoldayız, eğri yolda olanlar belasını buldu" derken sözünü kesip örgüt başının kendisini davet edip etmediğini sorduğumda, “Etti, etmez olur mu? Elindeki okulları bana vermek istediğini söylemiş, gelsin görüşelim deyince ‘tamam’ dedikten sonra konuşmak üzere akşam yemeğine gidecektim. Fakat sonra düşündüm bizim okul sayımızla onun okul sayısı arasında fark çok diyerek adamın bizi oyuna getirecek elimizdeki okullarımızı da alacak diyerek davete aracılık edene telefonla hakaretamiz ifadelerle gelmeyeceğimi söylemiştim.” dedi.

Türkiye'yi hiçbir düşmanın bölemeyeceğinin altını çizen Dalan, Ergenekon davasında adının geçtiğini ve hakkında kırmızı bültenle arama kararı çıkarıldığını, örgütün devlet içindeki yapılanması yıllardır anlattığını ve yetkili mercileri o günlerde uyardığını “Kaçmadım, hicret ettim. Asıl terörist hâkim ve savcılara talimat verenlerdir. Ergenekon Ortadoğu’da şekillendirilmek istenen büyük projenin bir parçasıydı. Bu projeyi görseniz gece uyuyamazsınız” dediğini söylerken Fetö’ye duyduğu kin ve nefret yüz hatlarından okuyordunuz.

Bedrettin Dalan’ın bana ayırdığı zaman bittiği halde “Seni sevdim, Ankara Altındağlı’ sın Yenidoğan’da bizim şıhbızın aşiretini de biliyorsun”diyerek sohbeti koyulaştırmıştık. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve bazılarının darbe girişimine tiyatro dedikleri hatırlatmasını yaptığımda başkanlık döneminde Haliç’e benzetilen gözlerini açıp, kaşlarını çatıverdi ve “Bak delikanlı, hiç kimse ama hiç kimse ailesini bile bile sonu ölümle sonuçlanacak bir olaya sokmaz, tiyatro falan değil buz gibi darbe girişimidir” demişti.

Kalkışmayı dış basındaki okumalarından tahmin ettiğini, zamanını kestirmenin zor olduğunu söylemişti. Teknesini kullanan kaptana deposunu devamlı dolu tutması talimatı vermiş. “Evet, bizi Bulgaristan Varna limanına götürecek kadar yakıtımız vardı. 15 Temmuz günü askerler köprüyü kesip darbe emaresi belirlenince ailemle birlikte tekneye binip açık denizde demirledikten sonra, darbenin rengi belli olunca sabaha karşı dönüş yaptık. Çünkü darbe girişimi başarılı olsaydı ilk önce beni öldüreceklerini biliyordum.” dedi. Fetö’nün tek bir derdi var o da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı alaşağı etmektir sözlerine kafamı sallamıştım. Keşke öngörülerim doğru çıkmasaydı diyen Bedrettin Bey, bilgileri kimseye anlatamadığını söylemişti.

19 Haziran 2016 da Mehmet Barlas’ı rahatsızlığı nedeniyle hastaneye ziyarete gittiğinde Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceğini, medyanın yanlış anlayacağını düşünerek ziyareti kısa kestiğini, Canan Barlas’a hainlerin kalkışma yapabileceklerini Cumhurbaşkanına iletmesini söylediğini anlatmıştı. Bedrettin Dalan’ın uyarısını sayın cumhurbaşkanının tebessüm ederek inanmadığını ima ettiğini anladığını Canan Barlas’ın daha sonra kendisine söylediğini belirtmesiyle sohbetimiz düşünce dünyamızda Fetö’nün insanımıza yaptığı zararları sıralamakla devam etmiştik ve’s-selam.